tag:blogger.com,1999:blog-5627201698643848125.post3294302222931128295..comments2024-03-28T02:14:05.850+03:00Comments on Hayal Kahvem: Baki Kalan Şu Gökkubbede Bir Hoş Seda Olarak KalabilmekHayal Kahvemhttp://www.blogger.com/profile/02298871724082967673noreply@blogger.comBlogger2125tag:blogger.com,1999:blog-5627201698643848125.post-64549746728361459282010-04-10T19:48:24.190+03:002010-04-10T19:48:24.190+03:00Merhaba Öztürk, öncelikle hoş geldiniz!
Demek beni...Merhaba Öztürk, öncelikle hoş geldiniz!<br />Demek benim gibi kubbelerle ilgilenenler var.<br />Siz ve Japonlar:) Şaka bir yana Öztürk, ellerinize sağlık, yorumunuzla Hayal kahvem'e güzellik katmışsınız. Teşekkürler.Hayal Kahvemhttps://www.blogger.com/profile/02298871724082967673noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-5627201698643848125.post-13197243292599387932010-04-09T23:33:18.506+03:002010-04-09T23:33:18.506+03:00Hatırlarım, ilk Sultan Ahmet Camii'ne gittiğim...Hatırlarım, ilk Sultan Ahmet Camii'ne gittiğimde az kalsın boynum tutuluyordu. Çok ilgimi çekmişti. O koskoman kubbe, o dönemde nasıl yapılır ve daha sonra bundan daha güzeli-iyisi bir daha yapılamaz. Belki duymuşsundur, hep anlatılır; 2.köprüyü yapacak olan japonlara istanbul turu yaptırıyorlar. Sultan Ahmet'e gelince Japonlar ağızları açık kalıyor. Tabii merak ediyorlar 'bu yapıyı kime yaptırdınız?' diye sorunca bizim ecdadımız yaptı cevabını alıyorlar. Haliyle japon 'Bunu yapabilen bi ecdada sahipseniz, köprüyü neden bize yaptırıyorsunuz?' diyor. Yalnız değilmişim, benim merakıma Japon arkadaşım da ortakmış.Halil İbrahim Öztürkhttps://www.blogger.com/profile/15020126991454371770noreply@blogger.com