32. İstanbul Film Festivali kapsamında gerçekleştirilecek olan özel gösterimde bu yıl, Mimar Sinan Güzel
Sanatlar Üniversitesi Prof. Sami Şekeroğlu Sinema-TV Merkezi
tarafından restore edilen Lütfi Akad'ın o emsalsiz filmi Vesikalı Yarim'in izlenime sunulacağını öğrenince nasıl sevindim anlatamam. Düşünsene... Sait Faik'in Menekşeli Yarim öyküsünden sinemaya uyarlanan, Türkan Şoray ve İzzet Günay'ın başrollerini oynadıkları ve Şükran Ay'ın o etkileyci sesinden dinleyeceğim kalbimi kıra kıra şarkısı eşliğinde, bu filmi beyaz perdede seyretmek ne şahane olur öyle değil mi? Biliyorum... Eğer seyredersem... Mutlaka ağlarım. Mutlaka!.. Hey!.. Hep televizyonda ya da bilgisayar ekranında seyretme şansı bulduğum Vesikalı Yarim'i acaba beyaz perdede seyredebilecek miyim? Du bi... Şimdilik hayaliyle yetineyim. Ardından da "hayal et, olur elbet" diyeyim!
"Arkadaşımın
ismi Bayram'dı. İri kemikli bir adamdı. Arnavut şivesiyle konuşuyordu.
Bir zamanlar kuru bademi külle, kezzapla yaş badem haline getirir
satardı. Sonra piyango bileti sattı. Sonra arabacılık yaptı. Sonra da
zengin oldu diyebiliriz. Günde otuz, kırk lira kazanıyordu. Ben
kendisini bu ara tanımıştım. Eski adetlerini bırakmamıştı: Yine
külhanbeyi gibi giyinir, yine haftalık kazancını bir günde harcardı."
"En
kötü meyhanelerde en hoş kızları tanırdı. Onun tanıdığı kızlar içinde
bir Seher vardı. Sahiden seher gibi bir kızdı. Bayram Seher'le yaşamaya
başlamıştı."
"Seher'le
birlikte yaşayan Bayram çok kavgalar etti Seher yüzünden. Bıçaklar
çekti. Cürmü meşhudlardan kaça kurtula bir gün yakayı ele verdi. Yedi
sekiz ay yattı. Seher zaten pek düşkün olduğu üniformalının peşine
düştü. Asmalımescit'teki meyhaneye uğramaz oldu. İşte Bayram ondan sonra
çalışmadı... Sabahtan içmeye başlıyordu. Seher' aramaya koyuldu.
Kocaman bir bıçağı kuşağının arasından çıkarıp Seher'i böğründen
yaraladı. Ama Seher ölmedi. Kendisini kimin yaraladığını da söylemedi."
"Seher
hastaneden çıktıktan sonra meyhaneye geldi ama Bayram'la konuşmaz
oldular. İşte bu, Bayram'a büsbütün dokundu. Seher'in yaptığı erkeklik
de onun elini kolunu beygir bağlar gibi bağlıyordu."
Kadın-Benim yüzümden hep bunlar. Ya ölecek ya öldürüleceksin. Niye geldin? Gelmeyecektin.
Adam-Geleceğimi biliyordun ama, nedir istediğin?
Kadın-Bilmem, sıkıldım belki. Yetti belki. Herbirimiz yolumuza gitsek.
Adam-Yolumuz...
Kadın-Öyle...
Adam-Birleşti biliyordum.
Kadın-Yok
birleşecek gibi değil. Benim yolum başka. Seni tanıdıktan sonra
anladım bunu. Senle beraber olduktan sonra seni... Sevgi de
yetmiyormuş... Çok eskiden rastlaşacaktık...
Adam-?
Kadın-Nasıl olsa ayrılacak yolumuz...*
"Aşkı
anlatmak gerekiyor. Çok önemli aşkı anlatmak. Aşkı anlatmanın büyük
imkanlarından biri de ayrılığı getirmektir, yani aşkı beraberlik içinde
ancak bir süre anlatabilirsin. Nerede aşk doruğa çıkar? Ayrılık geldiği
zaman! İstediğinin dışında bir ayrılık, bir mecburiyet, zorunlu ayrılık
geldiği zaman! Ne kadar sevdiğin, ne kadar sevmediğin! Felaket orada
başlıyor, kaybettiğin zaman, ayrıldığın zaman!" *** SON
Menekşeli Vadi öyküsünden cümleler.
*Vesikalı
Yarim filminden replikler
**Filmde Şükran Ay'ın söylediği şarkının
sözleri
***Safa Önal'ın Ne Kadar Gamlı Bu Akşam Vakti adlı söyleşi
kitabındaki sözleri.