20 Kasım 2011 Pazar

Karamba Karambita!.. Bugün Büyük Şefler Toplantısı Var.



Ben Zagor okumayı seven biriyim. Okudukça maceralarından etkilenirim. Zaten hayalperest bir bünyeye sahibim. Kimi zaman sarmaşılara tutunup daldan dala atlamayı hayal ederim. Kimi zaman dövüş numaralarını uygulayabilirim. Bugün bizim sülalenin büyük şeflerini ağırlayacağım. Hazırlıklarım tamam. Nefis yiyecekler hazırladım hazırlamasına amaaa... Bir numara yapmalıyım. Şööleee artizlik bir numara olmalı. Hiç unutulmamalı. Zagor'un yaptıkları gibi... Bak şimdi... Zagor her yıl büyük kızılderili şefleriyle bir araya gelir. Kimi zaman Şeytan Kayasın'da yapılır bu toplantı. Kimi zaman da Yankı Tepesi'nde misal... Darkwood Ormanı'dır burası... Zagor ırk ayırımı yapmaz. İster kızılderili olsun, ister beyaz... Düzgün olan herkes onun dostudur. Kızılderili şefleriyle yaptığı bu toplantılarda, onların dertlerini dinler, dostluğunu bileyler... Filan... Ama benim için bu toplantıların güzelliği nedir biliyor musun? Zagor bu büyük şefler toplantısında illa artizlik bir numara yapar. Bu kez desteği Çiko değildir. Büyük kızılderili mucidi Dörtgöz'dür tabii.  Bir keresinde... Zagor'un Küçük Katiller adlı çizgi romanında, Kızılderili şefler nehir kıyısında buluşacaklardı. Dörtgöz ne yaptı biliyor musun? Dibi çıkarılmış kocaman bir fıçıyı ters çevirip nehrin atında taşla bağladı. Zagor bu fıçının içine girip saklandı. Fıçının içindeki havadan faydalanarak Zagor bir kaç saat nehrin altında kaldı. Büyük reisler teker teker geldiler. Halka şeklinde yere oturup dizildiler. Herkes tamam. Bir tek Zagor yok ya herkes merak ediyor tabii... Nehir desen dümdüz. Hiç bir kıpırtı yok. Birdenbiree!... Karamba karambita!... Nehir hareketleniyor. İçinden koca bir "AAHYAKKK!"çığlığı ile Zagor çıkıyor. Hahhaaa!... Şahane karelerdir bunlar. O görkemli, korku bilmez büyük reislerin herbirinin gözlerindeki şaşkınlık ve hayret ifadelerini çizgi roman karelerinde illa görmek gerekir. Çok severim... Çokk!  Ne artizdir Zagor... Öyle böyle değil. Düşünsene tüm büyük şefler efendi efendi gelip oturmuşlar. Bizimki karizmasının gereğini yerine getiriyor. Baltalı ilah ya! Kızılderili şefleri çoktan hazırlar böyle numaralara kanmaya... Hemen Zagor için  "Sulardan doğdu!" diye düşünülüyor. Ya da Zagor'a manitunun  gönderdiği en büyük kurtarıcı gözüyle bakılıyor.Müthiştir!


Bir keresinde de hiç unutmam. Sanırım toplantı  sisli tepeler ve esrarlı dağlar arasında kalan Yankı Vadisi'nde yapılacaktı. Gene Zagor'un kankası Tonka da gelmiş büyük şefler Zagor'un gelmesini bekliyorlardı. Ortada kocaman bir totem vardı. Dörtgöz totemin dibine kuru dallar koydurdu. Ateş yakıldı. Alevler gökyüzüne yükseldi. Etrafı duman kapladı. Böyle büyük şefler toplantısına Zagor elini kolunu sallayarak gelir mi hiç? Off! Koca bir AAHYAKKKK! nidasıyla ortalık çınlar önce.. Ardından tüm ihtişamıyla Zagor alevler ve dumanlar içinden çıkıverir. Tam artisttir Zagor, gerçekten… Düşünsene şeflerin şaşkın hallerini gene… UGH! “Mucize!” “Baltalı İlah topraktan doğdu!”, “Zagor gücünü gösterdi gene!” nidalarıyla şeflerin hayranlık dolu bakışlarını o Zagor macerasının karelerinde görmek lazım.. Zagor rolünün gereğini yerine getirmiş ve  gene tüm şefleri şaşkına çevirmeyi başarmıştır. Peki nasıl yapmıştır? Zagor o alevlerin arasından nasıl çıkıvermiştir? Tabii ki o koca tilki yok mu? Dörtgöz… Dörtgöz gene Zagor’a bir düzenek kurmuştur. Totemin gizli bir kapısı vardır ve içi boştur. Zagor oraya girip beklemiştir. Sonra alevler, dumanlar sarınca ortalığı Zagor tüm ihtişamıyla ortaya çıkmıştır… Müthiştir!.. Böyle ellerini kaldırır gökyüzüne.. Kendinden emin… “Dostlarım yeter, lütfen!” der.. Artistik bir duruşla artistik bir konuşma yapar ki.. Darkwood'un bütün davulları adına!.. Zagor yoksa Darkwood’un artiz mektebine mi gitmiştir! Tek kelimeyle harikuladedir! İşte şimdi sıra bende. Düşünüyorum. Bizim büyük şeflerin gelmelerine az kaldı. Aklıma bir numara geldi galiba. Du bi... Hemen hazırlanmalıyım:)


2 yorum:

  1. merak ettim şimdi acaba tavandan iple mi indin?zagor baltalı ilah ya sen de hayal dünyasının ilahısın.ilahi vallaha gece yarısı bu yazıyı gülümsemeyle okudum ve yatmadan önce behzat ç.'nin bünyede bıraktığı sıkıntı tortularını bir çırpıda attım.artık uyuyabilirim. :))

    YanıtlaSil
  2. Kara kitap, akşam Behzat Ç. mi vardı?
    Geçen yıl da bu yıl da tek dizi filmini seyretmedim. Sadece filmini seyrettim. Bana yetti:)

    Gülümsettiğime sevindim Kara Kitap.
    Ne güzel:)

    YanıtlaSil