5 Kasım 2011 Cumartesi

Kim Kızarsa Kızsın Söyleyeceğim İşte...


Her Kasım ayında mutlaka seyrettiğim filmdir V For Vendetta. V'yi o kadar severim ki hem çizgi romanını okudum hem filmini seyrettim. Kusura bakma ama... Şimdi filmi anlatacak hiiç halim yok. Bilenler bilir zaten. Bilmeyenlerse bir zahmet niyet edip ister çizgi romanını okusunlar, ister filmini seyretsinler. Bugün dert edemem.  Kısaca diyeceğim odur ki "fikirlere kurşun işlemez" o kadar... Evet gerçekten böyledir. Ben  her daim bunu bilir bunu söylerim. Tabii film boyunca maskesini çıkarmayan kahramanımız V, bu cümleyi söyler  söylemesine ama arkasından şöyle devam eder... "Fikirlere kurşun işlemez ve intikamı hiç bir şey unutturmaz." Bak şimdi... Filmini ve çizgi romanını çok beğeniyorum, V'yi kahraman olarak görüyorum diye illa  V'nin her söylediğine inanmam gerekmez ki. Tamam, V'nin ilk cümlesini yürekten kabul ediyorum. İkinci cümlesini ise ne yalan söyleyeyim kabul edemiyorum. İntikam iyi bir şey değildir. Evet, gerçekten intikam iyi birşey değildir. Neden mi?  Şeyyy..  Çünkü.... Bana öyle öğretildi. Ama her öğretileni araştırmadan kabul etmemeliydim öyle değil mi? Ne bileyim? Bu yaşıma kadar üzerinde düşünmüşümdür illa ki. Aslında sana bir şey söyleyeyim mi, intikam filmlerine de bayılırım öte yandan. Diyeceksin "bu ne yaman çelişki!" İnsanım işte... Gördüğün gibi ironiler zinciri... Hımm... Şimdi bu cümleyi nasıl bitireceğimi bilemedim. Aklıma başka bir filmin repliği geldi. Dur bakayım... Nasıldı?  Şöyle... "İntikam soğuk yenen bir yemektir."  Yoo... Olmadı. Zeytinyağlılar dışında soğuk yemeği asla yemem.. Öyle cümleler kurmalyım ki, söylediğimin arkasında durmalıyım. Dur, bir film repliği daha hatırladım. "İhanet kan doğurur.. Bu, Dokuz Klan’ın kanunudur.. Bu, ninjanın yoludur” Olmaaaz... Olmadı! Of, şöyle intikamın kötülüğünü anlatacak bir tek film repliği söyleyemiyecek miyim? Valla nedense intikamın neden kötü olduğunu anlatamayacağım şimdi. İntikamın kötü bir şey olduğunu kabul ediyorum. Kesinlikle kabul ediyorum. Ama içimden gelmiyor anlatamıyorum. Allahım yoksa ben intikam almayı seven biri miyim? Olabilir miyim?  Olabilirim inan ki. Çünkü yazı yazmaya başladığımdan beri kendimi daha iyi tanımaya başladım  biliyor musun? Sözlü ifade edemediklerim yazarken parmaklarımdan pıtır pıtır dökülüveriyor.  Kalakalıyorum. "Yarabbim... Ben kimim?" oluyorum... Neyse fazla geyik yapmayayım. Şu güzelim ve ciddi filmi daha fazla sulandırmayayım. Şimdilik intikam konusu kalsın aynen böyle. Bu minvalde  biraz daha devam edersem  iyice  çuvallayacağım kesin!  Ne diyordum? "Hatırla 5 Kasımı hatırla..." diyordum.


Onu bunu bilmem. Sana bir şey söyleyeyim mi V var ya acayip romantik biridir. V'nin maskesi bilindiği gibi hep gülümser. Filmin bir sahnesinde V maskesini bir kez çıkartır. Ben bu sahneyi çok önemserim. Çünkü sürekli gülümseyen bu maskenin  altında, esasında acı çeken ve ağlayan bir devrimci gizlidir. Ve bu sahnede  V, aşık kahraman vaziyetini çok etkili sergilenmiştir. İnan  şimdi düşündüğümde bile tüylerim diken diken oldu. Müthiştir.

 
 

Şimdi  ben var ya, V'nin Evey'le dans ettiği sahneyi anlatmaya kalkarsam ağlayabilirim.Ve ben bu filmi böyle romantik filimmiş gibi anlatmaya devam edersem, düşman kazanabilirim. İş intikam almaya kadar gidebilir. İyisi mi ben yazıma  V For Vendetta'nın şu  meşhur sözleri ile  nihayet vereyim:

” Bu maskenin altında bir yüz var, ancak benim değil.
Ne altındaki kaslardan daha ‘ben’dir o yüz…
Ne de altındaki kemiklerden.
Bu maskenin altında etten daha fazlası var.
Bu maskenin altında bir fikir var!
Ve fikirler kurşun geçirmez. ”
(V)

Hayır!.. Ben asıl sevdiğim repliğe geçeceğim. Hani V ile Evey'in... Devrimden önceki muhabbetlerine...

- Benimle dans eder misin?
- Şimdi mi? Devrim öncesinde mi?
- Dans edilmeyen bir devrim olacaksa hiç olmasın daha iyi!
-Memnuniyetle.

Kim kızarsa kızsın, söyleyeceğim işte... V tanıdığım en romantik kahramanlardan biridir... Böyle biline!



19 yorum:

  1. en sevdiğim filmlerden biridir. Efsanedir. Güzeldir . Iyidır. Zekicedir. Haggard da ıyidır.

    YanıtlaSil
  2. İhanete uğrarsın, haksızlığa uğrarsın, canın yanar. Acını geçirmeyeceğini bilsen de en azından "Özür dilerim"i duymayı beklersin.

    Ama o cümle gelmez. Hatta karşındakinin/karşındakilerin hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam etmelerine deli olursun. Hırslanırsın, kinlenirsin. İşte o zaman intikam almak istersin.

    İntikam almak yaranı iyileştirmez ama benzer bir yarayı açabildiğini bilmek içini rahatlatır. Sana ne hissettirdiklerini anlamalarını sağlarsan, acı acı da olsa gülümseyebilirsin. Bu, sana verilen acıyla baş edebilmenin bir yoludur. Kötü olabilir ama kabul edilebilir bir gerekçedir. ;)

    YanıtlaSil
  3. Bugün Kasım'ın beşi ve bu çizgi roman/film kahramanının yolundan gidenler Amerika'daki Fox TV ile hesaplarını görecekler...

    Bakalım neler olacak.

    İzlemedeyiz.

    YanıtlaSil
  4. Çok başkadır.. Çok şahanedir.. Güzeldir.. Düşman mı dedin? Kim ne derse desin :))

    YanıtlaSil
  5. İki hafta önce çok aradım şu filmi izleyesim geldi..olamadı..

    bir de iyi bayramlar diliyorum..:)

    YanıtlaSil
  6. daha önce seyrettim filmi.fazla sarmamıştı.

    ahmet'le kansız bayramlar dileriz.
    sevgiyle.
    tolga

    YanıtlaSil
  7. Joujou çok güzel anlatmışsınız:)
    Ama bana bu anlattıklarınız gibi davranmak iyi gelmiyor. Yapamam yani. Bünyeme uygun değil.

    Ben neye inanıyorum biliyor musunuz, afetmek en iyi intikam yolu. Afederim,yoluma devam ederim:)

    Afetmenin nasıl güzel olduğunu, en son Jane Eyre'de seyretmiştim. İzlemenizi öneririm:))

    YanıtlaSil
  8. En güzel filmlerden biridir. Bu arada profil resmi güzel olmuş :) iyi bayramlar.

    YanıtlaSil
  9. Şahanedir sahiden Doktor. Çok severim. Çook:)

    YanıtlaSil
  10. crazywomanrosemary, google a yazınca çıkması lazım:)

    iyi bayramlar.. sevgiler.

    YanıtlaSil
  11. Tolga, Ahmet'e selamlarımı söyleyin.
    Zevkler ve renkler tartışılmaz diyelim, iyi bayramlar dileyelim:))

    YanıtlaSil
  12. Öyledir Bolat. Teşekkür ederim.
    İyi bayramlar:)

    YanıtlaSil
  13. Jane Eyre'i 3-4 farklı yönetmenden izledim. Kitabını defalarca okudum. Çok sevdiğim bir romandır. Vendetta'yı da defalarca izledim. Bambaşka bir filmdir. Bir filmi her seyredişinde, insan aynı yerde gözyaşlarına boğulur mu? Ama oluyor işte... :)

    Affedebilenlere çok imreniyorum. Ben, özür dilenmediği sürece affedemeyen biriyim ne yazık ki... Zannederim içtenlik fazlasıyla önemli benim için. Beni incittiği için gerçekten üzgünse, evet, affedebiliyorum.

    YanıtlaSil
  14. Joujou, Filmekimi için şansıma denk gelen filmlerden biriydi Jane Eyre. En son versiyonu yani. Oyuncular mı çok etkiliydi, mekanlar mı, müzik mi, sanırım hepsi... Müthişti. Kaç kere okuduk, seyrettik değil mi? Türk filmi tadında:) Kör olma durumu var ya hani:)) Valla ben bıkmadan gene seyrettim. Zevkle!

    Diyeceğim, işte bu filmde affetmenin ne büyük güç olduğunu çok iyi gördüm. Çok taze diye bu filmi örnek verdim. Kolay değil affetmek Joujou, kolay mı, değil elbette.

    "Kırık Keşkeler, Ortaboy Pişmanlıklar, Dipten Giden İpince Sızılar... " Bunlarla mı yaşayacağız hep! Unutmak ve affetmek en büyük güç bana göre. Kolay değil ama galiba marifet bunu becerebilmekte. Bi de ne var biliyor musunuz?

    İnsanlık hali ya... Büyük konuşmamak lazım. "Ben böyle yapmazdım" dememek lazım. Eğer affetmezseniz aynı vaziyeti günün birinde siz birine yapabiliyorsunuz. Sahiden.

    Bakın unutmayın bu sözümü, "söylemişti" diyeceksiniz:)
    O sebeple "intikam" düşünmek iyi değildir. Affetmek iyidir:))

    Tabii bence...

    YanıtlaSil
  15. Kesinlikle katılıyorum. İnsanlık hali, herkes tabi ki hata yapabilir. Ama bundan üzüntü duyduğunu söyleyebilecek yürek de olmalı. Herkes sizin kadar olumlu değil çünkü. "Amaaan, n'apiyim, hata yaptım işte. Ucunda ölüm yok ya?!" diyerek, kolayca arkalarını dönüp gidiveriyorlar. İşte bu noktada ben kendimi aptal yerine konmuş gibi hissediyorum ki bahsettiğim de tam olarak budur.

    Ancak bu konu Michael Fassbander'ın önüne geçmemeli sanki. Kendisi X Men: First Class'tan beri baş tacımdır. :)) Eminim Jane Eyre'de de harikadır. Öyle miydi??

    YanıtlaSil
  16. Joujou haklısınız. Özür dilemeyi bilmek gerek:)

    Hımm... Michael Fassbande gelince..
    Yiğidin hakkını yiğide vermek gerek diyeceğim demesine:))
    Ama.. Sadece oyuncular değil zamanın ruhu müthiş yansıtılmıştı. Bütünüyle film nefisti. Oyuncu seçimleri dahil.

    İyi bayramlar Joujou, sizinle muhabbet zevkliydi:)

    YanıtlaSil
  17. Teşekkür ederim, sizinle de öyle...

    Sevgiler... :)

    YanıtlaSil