28 Şubat 2012 Salı

Kahve Molası - Bir Fincan Kahve Daha!








Cemre önce havaya, sonra  suya düştü. Sıcaklık ise artacağına düştü. Bugün her yerde kar var. Bembeyazz... Az önce bir fincan kahvemi elime aldım. Sıcacık dumanı tütüyordu. Hevesle içime çektim. Hımm... Misss!.. Hemen bir yudum hüplettim. Of!.. Nefiss! Canım Bob Dylan dinlemek istedi. One More Cup Of Coffe'yi buldum. Şarkı başladı. Şahane... İyi ama hiç vaktim yok. Müşterim bekliyor. Gitmeliyim. Hayat bazen insanı başka birine dönüştürmek için ne çok uğraşıyor diye aklımdan geçirdim. Koştur koştur dur... Gaile diye bir kelime var ya hani... Sonra niyeyse aklıma Turgut Uyar'ın bir şiiri geldi...  "... işte insanlar bu minval üzre, allahım!.. kıt kanaat sere serpe yollar boyunca... sen, bizim için hâlâ o ezeli sırsın... sen de bizi bilmiş olsan başkalaşırsın... herkesin kederi gailesi boyunca... işte insanlar bu minval üzre, allahım!.."Şu hafıza ne tuhaf kutu... Yazının başında nerdeydim? Bakar mısın, şimdi nereye geldim? Masamdaki Edip Cansever'in Gelmiş Bulundum adlı kitabını elime aldım... Rastgele bir sayfasını çevirdim. "Boynu bükük duruyorsam eğer.. İçimden böyle geldiği için değil." dizelerinin altını çizmişim. "İnsan yaşadığı yere benzer... O yerin suyuna, o yerin toprağına benzer... Suyunda yüzen balığa... Toprağını iten çiçeğe... Dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine..." Hımm... "Göğüne benzer ki dalgalıdır bakışları... Denizine benzer ki gözyaşları mavidir... Evlerine, sokaklarına, köşebaşlarına... Öylesine benzer ki"  Kalktım koridordaki aynada suretime baktım... Acaba yaşadığım yere benziyormuyum? Göğüne... Denizine... Karlı dağlarına... Evlerine... Sokaklarına... Köşebaşlarına...  Geç kalıyorum... Hayat canıma kast edecek kadar başka birine benzetmeye çalışıyor beni... "Her yere yetişilir... Hiçbir şeye geç kalınmaz ama..." diye başlıyor şiir... Du bi... Tek kahve kesmedi... "Bir fincan kahve daha lütfen." diye içerime seslendim. 





11 yorum:

  1. Sonra çiftler birbirine benziyor:) Burası da bembeyaz oldu.Yumuşacık hava yürüsem keşke.

    YanıtlaSil
  2. Sertab Erener'in bu şarkıyı mahvetmişliği de olmuştur Oryantal keman nağmeleri üzerine çığırmak suretiyle. Bir daha Bob Dylan dinlemek isteyip dinleyemediğinde böyle bir versiyonun mevcudiyetini akla getirmenin bile unutmaya faydası olabilir:)

    YanıtlaSil
  3. ben yaşadığım yere benzerim. deniz çeker beni, martı çığlıklarını severim ve bunların hasretliğinin ne demek olduğunu bilirim. insan yosun kokusunu özler mi? ben özlüyorum.aynaya bir daha bak ama gönül aynana, mutlaka bir şeyler göreceksin.
    Bazen taşıyamayacağım kadar ağır geliyor külfetim.
    Karanlık değil henüz ama kararmak üzere…
    BURADA DOĞDUM,BURADA ÖLECEĞİM,irademin dışında bu.
    Hareket halinde gibiyim.Hiç kımıldamıyorum halbuki.
    Sinirlerim çırılçıplak ve hissiz.
    BOB DYLAN

    YanıtlaSil
  4. Selam Nehir İda, kaçırmasaydınız, çıkıp dolaşsaydınız keşke:)

    Bu sabah arabamın camlarını eldivensiz ellerimle temizledim. Sırf karı avucumda hissetmek için:)
    Siz bana bakmayın Nehir İda, tuhaf hallerim çoktur benim:)

    YanıtlaSil
  5. Selam Vladimir, Sertap Erener'den bu parçayı hiç dinlememiştim. Ne güzel şarkı ama Bob Dylan'ın sesinden öyle değil mi? Keman sesi sanki ağlıyor gibi... Çok severim:)
    Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  6. Selam jetlagis, Bob Dylan'ın bu şarkı sözü ne kadar Edip Cansever'in şiirini andırıyormuş değil mi? Belki siz de bu sebepten yazdınız.

    Neticede iki ayrı sanatçı, iki ayrı ülkede, ayrı zamanlarda aynı duygularla yazmışlar demek ki..

    Çok hoş bir tespit bu Jetlagis, teşekkür ederim:)

    YanıtlaSil
  7. cemreler düştü dediler ama kandırdılar bizi ! bence onları da çaldılar.. donuyoruz, cemreleri çalan geri versinn..

    YanıtlaSil
  8. Bu şarkıyı o kadar severim ki...

    YanıtlaSil
  9. Merve, benim balonlarım vardı, onları kimler aldı diye bir şarkı vardı.. O geldi aklıma:) Du bi.. Cemre daha toprağa düşmedi ki:))
    Az kaldı.. Sıcak havaların eli kulağında:))

    YanıtlaSil
  10. Evvet yaa..
    sen böyle bir yerden başlayıp, başka başka yerlere döne döne gelip, binbir çeşit deyişlerle koca bir girdap yaratınca..
    baştan yapacağım yorumu unuttum.
    Hangi birine yorum yapacağımı şaşırdım. Birdebire ben de döne döne girdaba kapıldım.
    Çıkamayınca da bıraktım kendimi.
    Şu anda
    Sözcüklerin arasında üç boyutlu streo seslendirmeli filin içinde
    farklı bir dünyada geziyorum.
    Üç vakte kadar benden haber alamazsanız ilgili merci olan Hayal Kahveme haber ediniz.

    YanıtlaSil