Paris’teyim,
anladın mı kardeşim, Paris’te. Ve pusulasız, direksiz bir gemi gibi
dolaşıyorum. Bu şehirde göze ilk çarpması icap eden şeylerin hepsini bitirdim.
Şimdi iki şey kaldı: Birincisi paranın verebileceği lezzetler ki onları hiçbir
zaman tadamayacağız, bir de şehrin kendisi ve alışmak.
..........
Paris
güzel dostlar, Paris güzel. Bir kere ağaçlı, sonra ilhamlı. Hakikaten bir
şeyler esen bir memleket. Siz ne haldesiniz?
................
Akşam
oldu mu, buralarda beni bir hüzün alıyor. Bir incir ağacı gözümde büyüyor, suya
doğru sarkıyor, karşı yakada ışıklar yanınıyor.
................
Ah,
kendime ve Paris’e bu kadar geç kalmasaydım.
paragraflar-ahmet hamdi tanpınar
başlık-cemil meriç
kitap-halil gökhan-türk edebiyatında paris
kitap-halil gökhan-türk edebiyatında paris