22 Temmuz 2010 Perşembe

"Oya" ve "Gülme Duvarı"

Bir keresinde hiç unutmam.. Geçtiğimiz kıştı.. İşten eve gelmiştim ki gözlerime inanamamıştım. Ellerimi yumruk yapıp, gözlerimi bastıra bastıra ovuşturmuştum. Bakmıştım tekrar tekrar.. Halen tezgahın üzerinde duruyordu. "Bu ne?" demiştim. "Bu ne?" Ne yapmış Rabia Teyze böyle? En büyük boy fasulye turşusunu göndermemiş mi bizim eve? Ne yapmıştım da, ödüllendirilmiştim acaba bu sürprizle? Biliyordum esasında... Rabia Teyze'yle aramızda telepatik bir posta bağlantısı vardı. Hem de sıradan hayatımı sırlayan bir sır büklümü halinde!. Her sene turşu canım isteyince, daha ben haber etmeden bana gönderir Rabia teyze.. Böyle işte.. Pekiii... Sonra ne olmuştu biliyor musun? Ertesi akşam.. Eve işten geç dönmüştüm.. Nasıl yorgundum anlatamam.. Duş alacağım... Yemek yiyeceğim... Kendimi hemen yatağa atıp, horul horul rüyalar aleminde dalacağım. Bitkin bir haldeyim.. Neyse... Kapıyı açtım. Sokak kapısının karşısı mutfak... Şimdi soruyorum, söyler misin lütfen, dünyada sadece "Ağlama Duvarı" mı var? Yooo... Eğer böyle biliyorsan, inan ki yanılıyorsun!.. İşte o günden sonra var ya, artık bizim mutfakta bir "Gülme Duvarı" var... Dinle şimdi... O akşam iş dönüşü, yorgun argın eve girmiştim... Bak... Bir gün önce eve geldiğimde mutfak tezgahının üzerinde Rabia Teyze'nin fasulye turşusunu görmüştüm de sevinçten çılgına dönmüştüm ya hani... Tamam... İyi de ertesi akşam eve geldiğimde bu kez tezgahın üzerinde koca bir kavanoz portakal reçeli bakmıyor muydu gözüme gözüme? "Yok artık!" demiştim. "Yok artık! Bu kadar da olamaz " İşte tam o zaman... Tam mutfağa girip, koca bir portakal reçeli kavanozunu görünce tezgahın üzerinde... Ellerimi kapamıştım yüzüme... Sonra dönmüştüm gerisin geriye... Kafamı mutfağın duvarına dayamıştım. Nerdeyse ağladım ağlayacağım... Diyorum ki, "Kızım sen gene hayal ediyorsun... Reçelin bitti ya Oya reçel yaptı da sana gönderdi sanıyorsun." Böyle olmalı diye düşünmüştüm yani anlatabiliyor muyum? "Yooo..." demiştim.. "Yoo!" "Hayal kepenklerimi kapatmalıyım bu gece... Olur mu böyle bir şey? Felek her gece bir kıyak çıkarır mı insanın önüne? Hele benim gibi cimri birine! Yokk artık, daha neler?" demiştim kendi kendime... Bak şimdi... Dönmüştüm tekrar geriye... Ellerimi yüzümden çekmemiştim de... Parmaklarımın arasından tezgaha bakmıştım. Hiç unutmam... Gözlerimle, kulaklarımla, tüm merakımla tekrar tekrar bakmıştım.. İnanamamıştım! Halen orada durmuyor muydu portakal reçeli? Yanında da bir tavşan kardeş vardı üstelik, elinde sepeti. "Nedir bu? Kamera şakası mı?" diye düşünmüştüm. Usulca tezgaha yanaşmıştım. Tek parmakla reçelden bir parça alıp, ağzıma atmıştım. Olamaz! Abraka dabra vaziyeti miydi bu? Bu... Bu... Oya'nın reçeliydi... Kesin... Eğilmiştim...Bakmıştım ki... Tavşanın elinde şöyle bir not vardı: "Selam Vildan, Rabia Teyze'nin koca turşu kavanozundan azıcık bile vermeye kıyamazsın bana biliyorum. Ne zaman sana gelsem turşuyu bucak bucak benden kaçırırsın. O sarmısak kokusuyla turşuyu nasıl gizleyebileceğini düşünüyorsun? Olsun! Yıllardır alıştım cimriliğine kardeşim, canın sağolsun. Sana sevdiğin portakal reçelinden koca bir kavanoz yaptım, afiyet olsun. Yanında tavşan kardeşi gönderiyorum. O da hediyem olsun! Sevgiler, Oya" Ben bunu okuyunca ne yapmıştım biliyor musun? Utanıp, ağlamam lazımdı öğle mi? Yooo! Kusura bakma valla... Kapanmıştım mutfağın duvarına... Sevinçten gülmüştüm katıla katıla... Onun için herkes bilsin istiyorum. Dünyada sadece "Ağlama Duvarı" yok. Bizim mutfakta "Gülme Duvarı" var.. Yaaaa! İyi ama ben şimdi bunu neden yazdım biliyor musun? Oya keşke bu yazımı okusa... Biliyorum geçen kış, Rabia Teyze'nin fasulye turşusundan Oya'ya hiç vermedim, hepsini ben yedim ama.. Olsun... Şeyyy! Reçelim bitti de... Acaba gene koca bir reçel kavanoz göndermez mi bana Oya? Gene kapansam bizim mutfağın "Gülme Duvarı"'na... Şöyle gülsem katıla katıla... Oyaaaa! Rabia Teyze'nin turşusundan vereceğim bu kış sana desem mesela... Şeyy.. Söz veremiyorum inan ki Oya... Diyemiyorum... Off... Karşılık beklenir mi hiç arkadaşlıkta?

17 yorum:

  1. durum anlaşılmıştır,şimdi yaz geldi vişne reçeli eli kulağında...turşuları gözüme gözüme sokarak reçel isteme benden :=))yazın sıcağında turşu krizine girdim...hımmmm haklısın arkadaşlıkta karşılık beklenmez,ben raçel vermesem de bana turşu verirsin değilmi ????...

    YanıtlaSil
  2. Oyaa... Noolurr turşu isteme:) Baksana küçücük bir kavanoz zaten.. Hangimize yeter ki.. Bak şimdi aklıma ne geldi.. Ben Rabia Teyze'ye telepatik bir yolla mesaj göndersem.. Sana da yapsa keşke:) Aaa! Daha önce neden düşünmedim bunu.. O kadar memnun oluyor ki, turşusu seviliyor diye.. Tamam Oya.. İyi fikir bu.. Turşuyu elinde bil kardeşim:)
    O zaman var ya, beni sadece vişne reçeli kesmez... Oy oy oy! Şimdiden ağzım sulandı.. Ne şahane yaparsın hem vişne reçeli hem de şeftali reçeli.. Oyaaa... Vişne reçeli yanına şeftali reçeli vermeyi de düşünsene:)) Lütfen!

    YanıtlaSil
  3. Aaaa! Ne oluyor? Ne kadar çok vişne reçeli istedin. Geçen seneden beri dolapta bekleyen vişne reçelim var. Uzun zamandır reçel yerine acı biber yiyorum. Hani yani sende bu kadar reçel istiyorsun.neler oluyor bu komşulara? hadi sana Hamile misin yoksa:))) denebilir de bana ne oluyorsa???????? her neyse komşucuuum oya dan reçel gelene kadar bu vişne reçeli ile idare edebilirmisin yoksa İDARE EDEMEM ŞERAZA İDARE EDEMEM İŞTE diye söylenirmisin bilmem??????:)

    YanıtlaSil
  4. Vişne reçelini yapmaktan kolay ne var. Bakın size tarif ediyim yapıverin.
    Tarifin adı 5+7+5
    bir kilo vişneyi derin bir tencereye koy.
    5 dakika silkeleye silkeleye sersemlet.
    Bir kilo şekeri üzerine boca edip 7 dakika erimesini sağla..biraz limon sıkıp
    5 dakika da fokurdat
    Kızgınlığı geçince kavanozlara dök.
    İşte sana hamamdan yeni çıkmış dilber kıvamında
    bir reçel. Artık ekmeğe mi sürersin..seyrine mi dalarsın..yada banada kalite kontrol manasında bir tadımlık yollarmısın bilmem.
    Anladın sen onu :) ih..ih!! :)

    YanıtlaSil
  5. ehem, bu yazıyı "kopyala-yapıştır" marifetiyle sonbahara koysam, acaba banada en azından boş bi kavanoz gelirmi :)) Yazının şifresini çözemedim ama, gizli bir mesaj içerdiğine dair şüphelerim var. Anahtar kelime hangisi acaba? "Acil susam Aciiilll" değildir sanırım. Çok kolay olurdu bu :))) Hıımmm... Halbuki tatlıyla da hiç aram yoktur... Dilek Hanım'ın köfte krizine benziycek benimkisi de :)) Aklıma düştü bi kere :)))

    YanıtlaSil
  6. Şimdi yazılan yorumları okudum. Bakın sizlere bir şey anlatmak istiyorum. Ben ömrümde bir kez bile reçel yapmadım. Gene yapmak istemiyorum. Baktım Dilek reçel tarifi yazmış hemen başımı çevirdim, ne yalan söyleyeyim okumak istemedim. Çünkü reçel nasıl yapılır bilmek istemiyorum. Ben Oya'nın reçelinden istiyorum. Zaten Oya bildim bileli en şahane reçelleri yapan biri... Ne zaman reçel yapsa bir kavanoz da bana verir.. Bu durumda reçel yapmaya gerek kalmıyor ki.. Oyaaaa..
    Lütfen üzme beni.. Çok istiyorum vişne reçeli:))

    Durumumun vehametini anlatmak için şöyle bir anımı anlatabilirim.. Bir keresinde hiç unutmam Oya'ya kahvaltıya gitmiştim. Masada çeşit çeşit reçeller vardı. "Oyaa, ne güzel, ne çok reçel yapmışsın!" dedim. Oya'da "Yok, onları ben yapmadım marketten aldım." dedi. Elimde ekmek ve bıçak vardı. Tam reçellerden birini ekmeğe sürmeye davranacaktım ki bu sözü duydum ya.. Ekmeği ve bıçağı elimden bıraktım. Çantamı aldım. Çıktım gittim. Oya şahitimdir:) O kadar yıkıldım yani anlatabiliyor muyum? Oya'nın kahvaltı masasında marketten alınmış reçel olur mu? Haksızlık ama bana bu!! Oya bilir bu durumumu:))) Böyleyken böyle yani daha ne diyeyim:))

    YanıtlaSil
  7. Bu durumda, bende o zaman "havamı aliyim de gidiyim" :)))

    YanıtlaSil
  8. Tomrukcan, ben size azıcık gönderebilirim.. Hele bir gelsin:) Olur mu? Hem belki Oya size göndermem için biraz fazla reçel verebilir. Daha önce göndermişti.. Tamam.. Merak etmeyin.. Bakın şu kadarını size söyleyeyim.. Hayatında reçel ağzına koymayan biri, bir yese Oya'nın yaptığı reçeli, hep ister inanın benim gibi:))
    Yaa.. Öyle böyle değil:))

    YanıtlaSil
  9. o kadar miyavladım ki, anlaşılan Vildan Hanım dayanamadı :)) Çok teşekkür ederim... Zahmet etmeyiniz lütfen... Fekat anladım ki, "oya demek, D'oya D'oya reçel yemek" manasına geliomuş... Kendimi çiko gibi hissetttim... Gnamm, gnamm... Mıykkkk.. Hatta miyafffffffffff :))

    YanıtlaSil
  10. Siz bilmiyorsunuz beni Tomrukcan.. Bir kere çıktı ağızdan.. Minik bir reçel gelecek size çaresiz:) İyi ama Oya'dan ses çıkmadı ki daha.. Sanıyorum yarın çıkacak Değirmendere pazarına.. Alacak vişneleri.. Sonraaa.. Hımm.. Şimdi demeyin sakın, bari vişneleri siz alın da Oya'ya verin diye bana.. Olmaz ki.. Ben vişne diye kızılcık filan alabilirim:)) Aaa! Kızılcık reçeli de olmaz mı.. Bu sıcakta şöyle ekşi ekşi... Hımm.. Oya keşke bu yorumları okusa:))
    D'OYA... D'OYA.. reçel yesek... Bayıldım...
    D'OYA..... D'OYAAAA!

    YanıtlaSil
  11. ooo yorumları okuyorum da,cevap yazmak için ÖNCE yorumların keyfini yaşayayım dedim,yoksa kendimi naza çekmek değildir niyetim.:=))vildana vereceğim(önemli=fazla yapıp-onun hakkından fazlasını) recelden de artık Can Tomruğa da bi kargo yapar.yaaa vildan sana bi itirafım var..hani bunlar marketten dediğim reçeller var ya.onları bennn yaptım idi(senin gibi reçelçi biri hazırla-ev yapımını anlardı ama yüzlemedin galiba).bende fazla yeme faiziyle kilo olarak sana dönmesin diye,bu şekilde söylemiştimmm,eee arkadaş arkadaşın iyiliğini ister..vildannn sen yokmusun sennn ,cümle aleme beni yaptın reçelçi oya....durr bi düşüneyim bu işi,Hakan da öneri getirmişti nettte reçel işini..ana -oğul İşsiz başima illaki bi iş açacaksınız .:=)))

    YanıtlaSil
  12. Ohoo! Oya işi ticarete dökersen yandık vallahi:(
    Ne tadı kalır ne reçeli.. Olmaz ki!Tamam, girişimci kadınları arttıralım diye uğraş veriyorum vermesine amaaaa sen sadece bana yap Oya... Yiyeyim D'OYA D'OYA...

    Hay aklınızla bin yaşayın Tomrukcan:)Ne güzel buldunuz D'OYA D'OYA'yı:) Tamam, bak illa eğer şirketleşmek istersen isim de hazır...
    Oya'dan D'OYA D'OYA reçelleri:)) Eeee! Hakan
    Amsterdam'da satar belki:))Olur mu olur vallahi:)Memleketimin halis mulis D'OYA D'OYA
    reçelleri... Heyyy! Ben havaya girdim bile.. Sen önce gönderiver benim reçelleri:))

    YanıtlaSil
  13. Can tomruğa :=)) isim için telif hakkı ödemem gerekecek sanırım(bi kavonoz reçele bu iş olurmu?)..damağınızın tadı D'OYA D!OYA reçelleri--REKLAMCILIK İŞİNEDE Mİ GİRSEK ACABAAA..:=)))KİM TUTAR BENİİİ HEYY HATTT....

    YanıtlaSil
  14. aman efendim, ben yokkene buralar pek bi hareketlenmiş, yetişememişim :)) Dün gece bendeniz rüyamda sabahlara kadar reçel kaynattımm :)) 5 gün boyunca, 7 dağın ateşinde 5 kazan vişne reçeli kaynattım. Meğer 5-7-5 formülü buradan geliyormuş :) Demek reçellere isim teyzesi oldum. Ne güzel.. aman efendim, ne telif hakkı, reca ederim :))bi soğuk ayranınız varsa, içerim, o kadar :))

    Carte D'or dondurması gibi havalı olmuş isim de hani :)) Şimdiden hayırlı olsun :))

    YanıtlaSil
  15. Tomrukcan, Oya sadece bana reçel veriyorken, işi ticarete dökmeye heves etti.. Üstelik reçellere takdığınız ismi beğendi.. Her şey iyi güzel ama benim reçelim halen gelmedi..
    Çok fena:))

    YanıtlaSil
  16. Neler yazılmış böyle, reçel muhabbetine bayıldım...)Yorumlarınızı okumak inanılmaz keyifli. Allah ağzınızın tadını bozmasın.Ne güzel neşeli "bir grup arkadaşım" var...)
    Sevgili H.K. böyle neşeli yazılarınızı çok seviyorum doğrusu.

    YanıtlaSil
  17. Hımm! Reçel muhabbeti tamam.. Reçel yok daha:))
    D'OYA D'OYA reçel yiyemedim ki.. Of ya:))

    YanıtlaSil