7 Haziran 2009 Pazar

Kendini İyi Yazmaya Zorlama Durumları

Ben varya şahane bir yazı yazmalıyım şimdi. Madem küçük yeğenim iyileşti. Düştü ateşi. Of, ne korkuttu bizi! Ne yapsak düşüremeyince ateşini, hastahaneye yatırmamız gerekti. Nasıl korkar doktordan, hemşireden, ilaçtan, iğneden... Korktuklarının tam ortasına düştü. Günde iki serum. Bir sabah, bir akşam! Bu durumda, "inleyen nağmeler" faslındandı, oğlanın sesi! İnletti, ortalığı inletti... Bitti, neyse, bitti... Düştü hem Ali'nin ateşi hem de benim tansiyonum vallahi!
Evet, evet, bugün... Şahane bir yazı yazmalıyım şimdi! Demeliyim ki, bilinmeli iyi günün kıymeti. Komik şeyler yazmalıyım komik... Okuyunca insanı güldürmeli... Nasıl anlatsam, nerden başlasam peki? Bazan eğlenceli yazılar yazmak çok zor, inan dünyanın en zor şeyi... Tamam, dur şimdi! İyi günün ne tuhaf bir şahanelik olduğunu anlatmalıyım belki. Demeliyim ki, bilinmeli deliksiz uykunun, keyifle alınan bir nefesin, ağza atılan lokmanın, içten bir gülüşün, sade senin değil sevdiğin herkesin sağlığının değeri... Gerçekten bilinmeli... Daha önemli bir şey yok ki! Of! Dehşet bir şey aslında birini sevmek! Birini, birilerini sevmek, müthiş bir lütüf, şahane bir kıyak değil mi? Öyle de, aynı zamanda korkunç bir şey birini sevmek! Dehşet verici bir film gibi!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder