23 Eylül 2011 Cuma

Heyy! Filmekimi 10.Yılını Kutluyormuş!



Gazetede "Filmekimi bu yıl 8-15 Ekim tarihlerinde 10. yaşını kutluyor.. " diye bir haber görünce kanatlanıp uçacaktım inan ki... Filmekimi vakti gene  geliyordu işte... Heey! Şahane... Hımm.. Bak şimdi... Gene bana "Ne işin var senin Filmekimi'nde? Özentiler gibi gitmek istiyorsun, istemekle kalmıyor, "gidecem de gidecem!" diye herkese duyuruyorsun.. Yok artık! Otursana köyünde!" gibi lakırtılar lütfen etme. Şunun şurasında yılda iki kere. Bir Ekim ayında Filmekimi'ne, bir de Nisan ayında İstanbul Film Festivali'ne... O kadarcık... Ne olacak ki? Bir gün olsun gideceğim! Hiiç boşuna itiraz etme. Artık hangi boş günüme uygun düşerse. O boş günümde şansıma hangi filmler denk gelirse.. Hiç aldırmam hiiçç hangi filmi seyredeceğim diye... Zaten baksana, neden film festivali yapıyorlar? Sinemayı gerçekten seven insanlar, seçilmiş filmleri festival atmosferinde seyretsin diye. Bana göre film festivalleri bir nevi sinema seveni ödüllendirme... Ne kadar çok katılım olursa her sene, o kadar coşkulu olmaz mı? Gideceğim... İstanbul'a... Beyoğlu'na... Sinemaya... Filmekimine... Hem de 10. yaşını kutlamaya... Ne hoş! Gideceğim işte!  Festival sevincimin üzerine, bünyeme ilaç gibi gelen uygarlık hissini içime çeke çeke... Şahane bir duygu bu. Hem bu sene heves etmedim ki Filmekimi'ne gitmeye... Geçen sene de gittim... Tamam işlerim yoğundu... Bir gün gidebildim. Aynı gün arka arkaya üç film seyrettim. Oh! Müthiş bir deneyimdi... İstediğin kadar gül ya da burun kıvır halime... Ben gideceğim kesinlikle... Oh canıma değsin... Vallahi tamamen kendi zevkim için sadece... "Her şeye heves ediyor" desinler, "köyden inmiş şehire" desinler isterlerse... İşte ilan ediyorum herkese... Hiç umrumda değil... Ne derlerse desinler... Duymak istemediğimi duymamak gibi bir meleke geliştirdim. Kısmet olursa... Ben var ya Ekim'de FİLMEKİMİ'ne gideceğim kesinlikle... Of, öyle şaşkın şaşkın bakacağına halime... Haydi... Silkelen... Sen de denesen keşke!



16 yorum:

  1. En güzeli de böyle zaten... planlı programlı şu gün şu saatli şeklinde hareket edecek vakit bolluğu nerde bir de?

    YanıtlaSil
  2. bence de hangi filmi zilediğimim önemi yok, o havayı solumak bile yeter bana... Ama yine de bir kaç film seçmeden edemedim:)

    YanıtlaSil
  3. Merhabalar,

    Festivallerin, fuarların, konserlerin, konferansların uygulandığı ve sergilendiği büyük şehirlerde yaşamanın avantajını elbette bu büyük şehirlerde ikamet edenler ile ikamet ettikleri halde bir de zamanı ve maddi durumu müsait olanlar faydalanabiliyor.

    Bizler de sizlerden istifade ederiz. Saygılarımla.

    YanıtlaSil
  4. biletini önceden almasak,öylesine bir hafta sonu çıkıp gitsek, hem sinema salonunu hem de filme bileti bulup bir film izleyebilir miyim acaba?

    YanıtlaSil
  5. şu an istanbul’da olup o tarihlerde burada olamamak ne acııı.. filmler de şahane mi ne..:)

    YanıtlaSil
  6. Evet, Vladimir, çalışınca çok fazla zaman ayırmak mümkün olmuyor. Hafta sonu olabilir elbet. Ama bana hafta içi daha uygun düşüyor. Şanslıyım. Kendi işyerimde çalışıyorum. Aynı güne üç film seyretmek,
    sinema kürü demek oluyor. Nefis:)

    YanıtlaSil
  7. Lalenin bahçesi, haklısınız. Zaten filmekimi'nin filmleri seçilmiş filmler oluyor. Ne yalan söyleyeyim, her seyrettiğim kendimi iyi hissettiriyor:)

    YanıtlaSil
  8. Yaz Blogçu, senede iki kez, ilkbahar ve sonbahar'da İstanbul'a film festivaline gitmek, benim gibi köyde yaşayan biri için inanılmayacak kadar hoş ve haz verici oluyor. Biletler daha uygun tabii. Kazancımdan ayırıyıyorum kendi keyfim için. Bu kadar şımartılmayı hak ediyor sene boyu çalışan ruhum. Ne yapabilirim:)

    YanıtlaSil
  9. Kara Kitap, illa bulursunuz diye düşünüyorum. Çünkü son anda gelemeyenler oluyor. Kapı önünde satılıyor.
    İyi niyetli insanlara denk geldim ben. Karaborsacı sinema bileti satıcısına asla denk gelmedim çok şükür:)

    YanıtlaSil
  10. Doktor Blue Balloon, olur böyle terslikler bazen.
    Olsun hayali bile güzel:)

    YanıtlaSil
  11. Gerçekleştirebiliyorsanız bunu çok tebrik ederim sizi. Ben filmleri seçenlerdenim. Her film bana uymaz. İyi film olsa da bilm-kurgu, korku falan izleyemem. Ama zaten filmlerin bir % 80-90'lık kısmının biletleri çıktıktan sonraki 1 saat içinde tükenir. Bu durumda gidecek film de kalmaz pek. İlk kez gittiğim geçen sene listemi çok önceden yapmış, satışın başladığı saatten önce internetin başına geçmeme rağmen kan ter içinde kalmış, zar zor 3-4 bilet almıştım. Site de çok ağır ve sorunlu oluyor tabii. Öte yandan biletix'e takılmayıp ilk elden almak isteyen tanıdıklar 8 (sekiz) saat kadar kuyrukta beklediklerini anlatmışlardı. Ama değmişti yine de onlara göre.
    Birazdan bu senenin listesini yapacak, başarabilirsem haftaya 3-4 bilet alacak, tüm programlarımı ona göre yapacağım. Hazırlık yapmak ve beklemek de dahil ne de olsa festival keyfine...

    YanıtlaSil
  12. Selam Işın, ben film seçen değil de gideceğim günü seçenlerdenim. Misal bu sene iki gün ve altı film hedefledim:) Bir de illa Beyoğlu'ndaki sinemalara gitmeliyim. Madem köyden şehre gidiyorum. Tam olsun istiyorum. Metin Üstündağ usulünde Beyoğlu'nda yürüyorum. Kendi kendime oluşturduğum törensel vaziyetlerim var yani:) Hey! Ben de şimdi filmlerimi seçeceğim. Bakalım istediğim günlere hangi filmler denk gelecek? Şimdiye kadar hiç hiç neden bu filmi izledim ki demedim:) Çünkü zaten seçilmiş filmler oynatılıyor. Haydi biletler bitmeden hemen girişelim:)) Sağolun.

    YanıtlaSil
  13. Tebrik ediyorm sizi. Biz böylesine gidemyoruz ve ihmal ediyoruz oğrusu..

    Bu arada;

    "Bir çocukluk hatırası.. Bir paylaşım.. Biraz da tebessüm…" başlıklı yazımla sayfamda dondurma ikramım olacaktır. Beklerim..

    http://mefkuremiz.blogspot.com/2011/09/bir-cocukluk-hatras-bir-paylasm-biraz.html

    YanıtlaSil
  14. Teşekkür ederim Profösör. Hemen okuyacağım. Geliyorum:)

    YanıtlaSil