16 Ekim 2010 Cumartesi

Çizgi Roman Seviyorum. İyi De Niye İlla Zagor Okuyorum?

 
"Kanat Atkaya'nın yazılarını okumayı severim. Hele eskiden kankaları Riko ve Topestolu yazılarına bayılırdım. Uzun zamandır Riko ve Topestolu yazılarına denk gelmedim. Kendine has muhabbetleri vardır. Mesela Topesto "iyi misin?" diye sorarsa, Kanat Atkaya "Bebek bisküvisinin kapak güzeli kadar gürbüzüm." diye cevap verebilir. Oturur günler boyu şampiyonlar liginde kimi tutacaklarını tartışırlar. Belki bu muhabbette Kanat Atkaya Liverpool'u sırf forması kırmızı olduğu için bile tutabilir. Bir Beyoğlu çocuğudur. Cimbom hastasıdır. Kahramanlarını saymaya kalksa, country şarkıcısı Johnny Cash'ten Rezervuar Köpekleri'nde Michael Madsen'ın canlandırdığı karaktere, Hegel'den Zagor Tenay'a kadar uzanan bir liste karşımıza çıkabilir. En sevdiği yemek yaprak sarma, en sevdiği yer Arkeoloji Müzesi'nin bahçesi, en sevdiği Türk filmi Neşeli Günler, en sevdiği Türk tiyatrocusu Ferhan Şensoy, sevdiği çizgi roman kahramanlarından bazıları Krazy Kat ve Pekos Bill... Ruh haline göre, seyrettikleri ya da dinledikleri değişebilir. Kimi zaman sadece Brazil filmini seyredebilir. Lee Perry'nin Kung Fu Meets The Dragon albümünü dinleyebilir. Evcimendir. Günlerce evden çıkmadan yaşayabilir. Hey! Martı Göve li yazılarını da unutmamak lazım. Bir de ev taşıma hikayelerini tabii... Ya müzik festivalleri nasıl seçilir, nasıl gidilir vaziyetleri... Ondan öğrenmişimdir inan ki. Şapka, çamura karşı lastik çizme, iki tişört, diş fırçası, bi bermuda, her gün için bi don, güneş gözlüğü ve yağmurluk. O kadar. Daha kısmet olmadı bir müzik festivaline gidebilmek. Gitmeye niyetlenirsem sayesinde neleri götüreceğimi öğrenmişim işte."  Buraya kadar yazdığım cümleleri, "hangi durumlarda baskı rejimine evet denir?" başlıklı yazımda yazmışım. O yazımdan cümleleri aynen  buraya alıntıladım. O günden bugüne ne değişti peki? Kanat Atkaya geçtiğimiz yaz  evlendi. En son evleneceğini düşüneceğim kişilerden biriydi. Neyse demek ki Kanat Atkaya kendine yeni bir yol seçti.
 
 
Bu sabah baktım ki o ne? "Hürmetler mütemadiyen ey Baltalı İlah!" diye bir başlık  yazmıyor mu gazetedeki köşesinde. Hey! İlgimi hemen o köşeye yönelttim. Bilirsin Zagor okumayı severim. İzmit'te Zagor satılmıyor. İstanbul'a her gidişimde mutlaka satın almaya çalışıyorum. Kitap okumak bir tutkudur bende. Tamam, iyi ama neden çizgi roman okumayı da çok seviyorum? Haydi çizgi roman okumayı seviyorum diyelim, peki neden okumak için illa Zagor'u seçiyorum? Bak şimdi... Hafta içi gün boyu çalışıyorum. Oldukça yoğun bir işim var. Bilirsin  satış mantığı, üzerine bir fiyat konularak serbest piyasaya arz edilen metalar arasında herhangi bir ayırım gözetmez. Elbise de bir metadır, kitap da, poliçede. Ben sigorta poliçesi satıyorum. Benim işimde serbest tarife sistemi işliyor. Hiç şikayetim yok. Gayet güzel. Çünkü rekabet müşteriye büyük avantaj sağlıyor. İyi ama her şeyin bir yolu yordamı olması gerekmez mi? Para kazanacağım diye bu kadar mı boğazlar insanlar biribirilerini? Dirsekleye dirsekleye, itişe kakışa mı iş yapılacak illa ki? İrili ufaklı dolaplar  çevirmeye kalkanlar, saçma sapan düzenlenmiş sözümona  tuzaklarla yenmeye, mat etmeye kalkmalar... Sonra ufak yer tabii... Herkes tanıyor biribirini... Karşı karşıya gelince de, sanki hiç bir şey olmamış gibi binbir şirinlik sergilemeler. İşte yaşam içinde karşılaştığım bu tip  insan zaafları, küçük kurnazlıklar, gülünç hileler zıvanadan çıkarıyor beni. Bunca yıldır çalışıyorum değil mi, alışkın olmam lazım aslında bu tip insan hallerine... Yok olmuyor... Alışmak ve kabullenmek istemiyorum. İşte gene böyle bir haldeydim geçtiğimiz günlerden birinde. Kafam karışık eve dönmüştüm. Elim Zagor'a gitti. Birbirini tamamlayan iki macerası Batı Yolu ve Sierra Balanca'yı arka arkaya okuyup bitirdim. Oh! Ne iyi seçim yapmışım. Tek kelimeyle şahaneydi. Hele bazı karelerinde inan bana kahkahayla güldüm. Zagor bu maceralarda Mormon göçmenlerine yardımcı oluyordu. Mormon göçmenleri bilirsin çok eşli ve çok çocuklu olurlar. Maceranın bir yerinde Mormon reisinin iki kızı ortaya çıkar. Sara ve Raşel... Sarışın olan peri kızı gibidir, diğeri ise kara kuru çiroz bir şeydir. Biri Zagor'a diğeri Çiko'ya takılırlar. Babaları kızlarının bekar olduğunu ve isterlerse kendileriyle evlenebileceklerini söyleyince, Zagor ve Çiko'nun halleri o kadar güzel çizilmiş ki çizgi roman karelerinde anlatamam sana... Kitapta görmelisin mutlaka... Zagor remen hapşırıyor.. "HAP-ŞUU!" diye... Anlayacağın Zagor evlenmek lafını duydu ya, bu soğuk espri resmen kanını donduruyor. İşte kimi zaman o kadar iyi gelir ki Zagor okumak bana. Resmen bezgin  ruhuma ilaç yerine geçiyor.
 
 
Kanat Atkaya köşesindeki yazısında, İtalyan ekolünün en uzun soluklu, en sevilen kahramanı Zagor'un 50 yıl önce yazar Sergio Bonelli ve çizer Gallieno Ferri’nin ortak çalışması olarak doğduğunu ve memleketimizde 1962 den bu yana raflardaki yerini koruyan en uzun soluklu çizgi roman olduğunu  söylüyor. Peki neden benim gibiler Zagor maceralarını okumaktan hoşlanıyorlar? Çünkü Kanat Atkaya'nın dediği gibi  "Zagor'da  hem komedi hem korku, hem heyecan kasırgası, hem gizem vardır. Zagor nettir, ekleştirdi mi oturtur. Zagor problemi muhakkak çözer. Zagor dostuna gerçek dost, düşmanına beter böcektir. Zagor korkmaz, korkana da el uzatır. Zagor Baltalı İlah’tır ve baltası hedefi muhakkak bulur, nereye kaçarsan kaç!" 
 
 
 
 
Kanat Atkaya'nın yazısına bir kaç ekleme yapmalıyım. Zagor kadınlara karşı son derece zarif ve yardımsever biridir. En sinirli olduğu hallede bile ağzından küfürlü söz çıkan tek bir kare göremedim. Zagor'un uzun süren, çok ciddi aşk maceraları pek yok. Frida Lang ile evlenmekten son anda kurtulduğu, yakın dostlarından Kaptan Fisleg'in kızı Virginya'nın Zagor'un kitabını yazacak entellektüellikte tahsilli ve zeki biri olduğunu biliyoruz. Ayrıca Gambit, Elettra Warton, Margie'yi Zagor'un unutamadığı aşkları olarak sayabiliriz Evlilik lafının Zagor'a soğuk duş tesiri yaptığını ve sıcak havada bile kanını dondurarak hapşırttığını gözlerimle gördüm.  Resmen bu halinin şahitiyim. İyi ama Kanat Atkaya'da yalnız yaşamaya  düşkün, asla evleneceğine ihtimal vermediğim biriyken evlendi. Zagor'un yarın öbür gün fikir değiştirip evlenmeyeceğine kim garanti verebilir? Şaka bir yana... Ne olursa olsun... Şunu çok iyi biliyorum ki, Zagor kimi zaman bezgin ve kırgın ruhuma ilaç olmuştur. Kimi zaman da mutlu anlarımı paylaştığım çizgi roman kahramanım. Zagor'u ilgiyle okumaya devam ediyorum.  Böyleyken böyle  işte. Bende Zagor'lu vaziyetler bu merkezde.

NOT:  Zagor kareleri Zagor'un Sözü Bu! Bloğundan alınmıştır.

8 yorum:

  1. Valla ne diyeyim, Zagor Ten-Ay hakkında söylenen ne kadar büyüleyici söz varsa tam tersi benim adamımda olduğu için ben Bay No hastasıyım.:)) Hiç zarif değildir, epey terbiyesizdir. İçer eşşek yükü ile hem de. Bi güzel sızar sokağın ortasında. Tamam iyidir ve her halükârda iyilerin yanında yer alır. Yer alır ama, her zaman kazanmaz. Yarı yarıyadır Onun işleri. Aşk konusunda beceriksizdir eline yüzüne bulaştırır. Yetinmez bi güzel de aldatır. Bu deli dana bazen aldatılır da. Amazon nehrinin en berbat batakhanesinde bulursunuz Onu. Bazen de ormanların derinliklerinde. Cessnasının tamir bakım masrafları ile yakıt giderleri yüzünden tüm evcağızı, bir adet hamaktan oluşur. Yani ben bu adamı sevmeyeyim de kimi seveyim?
    son sözüm: Puxa Vida!!

    YanıtlaSil
  2. BENCE ÇİZGİ ROMAN DENİNCE AKLA İLK ZAGOR GELİR.HELEKİ ÇİZİMLER FERRİ.YE AİT OLURSA DEĞME KEYFİME ZAGORUN SİNİRLENİNCE ALDIĞI KASVETLİ YÜZ İFADESİ GÖRÜLMEYE DEĞER.DRAKULA SAYISI VE TROLLERLE YAPTIĞI MÜCADELE,SÜPERMIKE İLE YAPTIĞI MÜCADELE UNUTULURMU,ZAGORUN YENİLDİĞİNİ GÖRÜNCE ÇOK ŞAŞIRMIŞTIM,,KISACASI ÇOK İYİ BİR ÇİZGİ ROMAN İZLEYİCİSİ OLARAK..SIRALAMAYI AŞAĞIYA ÇIKARIYORUM..SAYGILARIMLA.(MARDİNLİ) 1)ZAGOR..2)MANDRAKE..3)MİSTERNO..4)KIZILMASKE..5)TOMMİKS..6)JUDAS..7)TEKS..8)TEKSAS..9)REDKİT..10)SWİNG VE TOMBRAKS

    YanıtlaSil
  3. Aaa! Ben Avram'ın bu yorumunu yeni mi okuyorum yani:) Bay No'yu halen okumadım. Okuyayım bari:)

    YanıtlaSil
  4. Selam Mardinli, iyi ki bu yorumunuzu yazmışsınız.
    Zagor'u ne çok özlediğimi farkettim şimdi.
    Sağolun.

    YanıtlaSil
  5. Ne diyeyim Avram? Üzgünüm:)

    YanıtlaSil
  6. ZAGOR VE DİĞER ÇİZGİ ROMANLAR OKULLARDA DERS KİTABU OLARAK OKUTULMALI VE ŞİMDİKİ GENÇLİĞİN ŞİDDETLE İHTİYACI OLAN DÜRÜSTLÜK YİĞİTLİK,CESARET,FEDAKARLIK ,MERTLİK ,ARKADAŞLIK TABİAT VE HAYVAN SEVGİSİ GİBİ KAVRAMLAR GENÇLERE AŞILANMALIDIR. ÖZELLİKLE FERRİNİN ÇİZİMİ ZAGOR SİNİRLERİ GEVŞETİR SİZİ BÜYÜLÜ BİR DÜNYAYA ÇEKER,HUZUR VERİR.

    YanıtlaSil
  7. ÖZELLİKLE FERRİNİN ÇİZİMİ ZAGOR VE DİĞER ÇİZGİ ROMANLAR OKULLARDA MECBURİ DERS KİTABI OLARAK OKUTULMALIDIR.ŞİMDİKİ GENÇLİĞİN ŞİDDETLE İHTİYACI OLAN DÜRÜSTLÜK,MERTLİK,YİĞİTLİK,FEDAKARLIK,ARKADAŞLIK,TABİAT VE HAYVAN SEVGİSİ ÖZGÜRLÜK DUYGUSU O KADAR GÜZEL İŞLENMİŞTİRKİ GENÇLİĞİN BÜTÜN BUNLARDAN HABERİNİN OLMAMASI BOZUK TOPLUM YAPISININ TEMEL NEDENLERİNDEN BİRİDİR.

    YanıtlaSil