8 Aralık 2010 Çarşamba

İspanyol Pilavı "Paella" Pişirmeyi Tarif Etmeye Niyetlenince...


Şimdi  İspanyolların ünlü pilavı paella'yı anlatmaya niyetlendim.  Ayıptır söylemesi  fevkaladenin fevkinde paella pişiririm. Yiyenler: "Ole! Ninen mi  acaba İspanyol'du!" derler. Sonra dayanamaz parmaklarını yerler. Eğer o gün paella pişireceksem önce  koca koca  halka küpelerimi takar, kat kat fırfırlı  İspanyol elbisemi illa giyerim. Her işin hakkını vermeli, mutlaka  havaya girmeliyim.
 

Yemek tarifini de öyle süsleyip püslemeden sade bir dille mümkün değil  yazamam. Tarifini vereceğim yemeğin yanına baharat misali bir tutam  film, iki tutam  öykü   illa birşeyler katmalıyım. Yoo.. Denemedim değil. İnan bana denedim. Dedim ki kendime: "Güzelim uğraşma fazla. Şöyle  listele  malzemeyi  diz alt alta... Cümleleri yan yana sırala... Nasıl yapılacağını şakır şakır yaz sonra... Sen sağ ben selamet, öyle değil mi? Yooo... Asla yemeği normal lisanla anlatamam. Şöyle hanım hanımcık bir yemek tarifi yazsam, oh diyeceğim. Yok. Olmuyor. Yarabbim ben ne zaman yaşımın insanı olacağım? Bilmiyorum.  Ah! Kendimi çözebilsem, Dan Brown'un romanındaki Da Vinci'nin Şifresini çözmüş gibi  hissedeceğim. Nerdee? Elimde değil. Benim hayal frekanslarım çılgınca çalışıyor ne yapabilirim?  Neyse... Gene aynı niyetle yemek tarifi vermek için oturdum bilgisayarın  başına işte. Ne olduysa oldu  ellerim kilitlenmedi mi birden bire? Öylece kalakaldım bir süre. Nasıl başlayacağımı bilemedim. Neden biliyor musun? Paella tarifi vereceğim vermesine ama  keşke vereceğim tarifi Zagor'la tadlandırabilsem diye efkarlı  bir düşünce gelip çöreklendi belleğime. Of, hem de ne çöreklenme...



İyi de Zagor'la İspanyollar'ın Paella'sının ne alakası var öyle değil mi? İkisi de Akdenizli ya hani... "Zagor İrlandalı bir ailenin çocuğudur" falan sakın  deme...  Zagor'un yaratıcısı İtalyan ya. Ne bileyim? Aklıma gelmesi o sebeptendir belki. Ben tüm bu düşünceleri hafızamda bir o yana bir bu yana top gibi hoplatırken, radyoda Yaşar o güzelim şarkısını söylemeye başlamadı mı şimdi?   Bilirsin ya hani... "Bir rüya gördüm. İçinde sen. Beni terk etmişsin. Beni yok etmişsin. Hayırdır inşallah!" Hey! Ansızın parmaklarım, bağı çözülmüş  yavru taylar misali  klavye üzerinde dolu dizgin koşturmaya başladı. Allahım, tutamıyorum ellerimi... Ne oldu biliyor musun? Resmen parmaklarım bu şarkıyı  Zagor'a uyarladı...  Şöyle:  Zagor bir rüya görüyor. İçinde ben. Onu terkedip gitmişim. Onu yok etmişim. Hayırdır inşallah. "Dön!" diyor. Dönmüyorum. "Kal" diyor. Kalmıyorum. Ne yaptığımı bilmiyorum. Bir karar bile vermiyorum. Hayırdır inşallah! Bu rüya nerden çıktı geldi sahi? Hayırdır inşallah!

Hey! Diyeceksin ki  şimdi bana  "Yuf yani... İş olsun diye bu kadar tırışkadan yazı  mı yazılır? Paella pişirmeyi tarif edecektin hani?" Of...  Ben ne yazdığımın farkında mıyım sanıyorsun? Gözümü açamıyorum  ki.. İnan bana çok uykum geldi.. Üzgünüm. Yatacağım şimdi... Iııııhhh! Bilmiyorum...Yarın yazarım belki.

14 yorum:

  1. Ömrün uzun olsun emi,sabahın 9.20 si ve ben kahkahalarla gülüyorum,kendi sesimden korktum bir ara...:))Ya nasıl başarıyorsun bunu..:))Şu yazının devamını bekleyeceğim..:))

    YanıtlaSil
  2. Nasılsa bu cumartesi ağzınızdan tarifi çeker alırım ben ;)))
    aaa olmaz ki kardeşim bu kadar, ağzımın suyu aktı, sabah olmasına rağmen. İçinde tavuk et, deniz ürünleri, safran, biber, pirinç her şey var... e denizden ne çıkarsa yerim zaten... ayyy neee o neee? bir şapka mı çıktı denizdennnn??? eh ne olacak şimdi, lafımı mı yicem yoksa şapkayı mı? yetişin HayalKahvem, kurtarın bu girdabına girdiğim yazınızdannn :))))

    Sevgiler,

    YanıtlaSil
  3. Önce 1-2 tane sarımsak ve 1 baş soğan minik minik doğranır ve içinde zeytinyağ olan bir vok tavaya atılır. Sonra 1 sivri kırmızı biber ve 2 domates iri iri doğranırak ilave edilir. 1 su bardağı pirinç iyice yıkanıp tencereye konur ve diğerleri ile karıştırılarak kavrulur..

    Bu işin püf noktası suyudur. Pilav pişirilirken 1 ölçü pirince 1.5 ölcü su konarken paella da 1 ölçü pirince 2 ölçü su olacaktır. Bir de su et ya da balık suyu olacaktır. Ayrı bir tencereye 3 bardak su, pırasa yaprakları, havuç, 1 parça tavuk ya da balık, soğan, koyarak paella suyunu hazırlamak lazım.

    Diğer tenceredeki karışıma hazırladığımız bu sudan önce sadece 1 bardak koyalım. Bir havanda 1 kahve kaşığı safran ile 1 tatlı kaşığı deniz tuzunu dövelim ve suyla birlikte pilava karıştıralım.

    Pirinç suyunu çekerken 1 avuç halka kalamar, 1 avuç karides,1 avuç midye,1 avuç ince doğranmış mantar ve 1 avuç haşlanmış bezelye ile birlikte ikinci bardak suyu ilave ediyoruz. Ve pişince altını kapatıyoruz. İnanmıyorum... Yazdım işte.. Hikaye etmeden hem de:)) Afiyet olsun.
    İçine bir tutam sevgi iki tutam şefkat katıyoruz. Haaaa.. En son ateşi söndürdükten sonra ince doğranmış maydonoz ilave edince,emin olun fevkaladenin fevkinde paella yiyeceğinize:)) Afiyet olsun!

    YanıtlaSil
  4. Teşekkürler Hayal Kahvem..yapabilirsem benim için ilk olacak..hiç papella pişirmemiştim..:)

    YanıtlaSil
  5. Hayal Kahvem, harika bir yazı olmuş, çok eğlendim :)))
    "Ninen de mi İspanyol'du" :))))

    Paella'ya gelince ilk fırsatta deneyeceğim ve yorumumu bildireceğim...

    Eline, fikrine sağlık

    YanıtlaSil
  6. @ Burcu, İspanyol kanı var bende. Gerçekten.Öyle hissediyorum. Ama nerden geliyor bir türlü çözemedim. Aslında ailedeki kimseye benzemiyor huylarım. Kaç kere sordum. Evlatlık olabilir miyim diye? Hele tuhaf haller sergilediğimde, sıkıştırdım ailemi kaç kere. İtiraf etmediler. Ama Akdenizli olduğum kesin:))

    @ CWRM, denemelisiniz. Şahanedir.Kampta yapsak mı acaba? Ne dersiniz:)

    @ Momentos, benim kardeş hasta biliyor musunuz?
    Bugün kendisiyle bizzat ilgileneceğim. Cumartesiye kadar düzelmesi lazım yaaa... Olmaz ki ama:)) Gidip bir İspanyol çorbası, gazpacho yapsam mesela!!

    @ CWRM, güldürdüysem ne mutlu bana:)

    YanıtlaSil
  7. aaaaa :((( olamaz yaaa ! geçmiş olsun diyeceğim ama içten, canı gönülden.. ve çabuk geçer inşallah. Ama HayalKahvem, gazpacho olmaaazzzz, ona şöyle tavuk sulu, bol maydanozlu, içinde çiçek şehriyeleri ve birazcık minik minik tavuk parçaları olan çorba en iyisi, hadi o olmadı tarhana !.. siz içine sevginizi de katarsınız şıpındak iyileşiverir kardeş :) hadi kolay gelisn diyorum... sevgilerimi iletin,

    YanıtlaSil
  8. Momentos, iyileşecek,bana söz verdi:)) Yok benim kardeş kontestir biraz. Öyle tarhana falan içmez. Ona tavuk suyuna şahane bir çorba yapmalıyım ama üşütme falan değil, kas ağrısı çekiyor yavrucak.
    Şimdi ellerimi birbirine sürteceğim ve ağrıyan bölgesine dokunup enerjimi geçireceğim. İyileşecek...Kesin:))

    YanıtlaSil
  9. :) harika ! o zaman şimdiden geçmiş olmuş diyebilirim :))

    Şifalar sizinle olsun...

    YanıtlaSil
  10. Bu kadar çok adım geçince arama hakkım doğdu:))İyi dilekleriniz için çok teşekkürler Momentos. Şifacı gelip beni iyileştirdi. Sağolun Hayal Kahvem siz ölüyü diriltirsiniz vallahi. Tutulmuşum rüzgarda...

    YanıtlaSil
  11. Yaşasıınnnnnnn :)))) ne mutlu oldum... henüz şubat' a gelmedik ama nickinizle hep şubat havası içinde olduğunuzdan daha bir özen göstermelisiniz. Gerçi böyle şifacı abla olunca dert edilmez :))) değil mi?
    Güzel bir gece geçirin inşallah.

    Sevgiler,

    YanıtlaSil
  12. @ Aylardan Şubat, iyi olduğunuza sevindim.

    @ Momentos, haklısınız. Aylardan Şubat, her mevsim Şubat.. Dikkat etmeli kendine.. Sağolun.

    YanıtlaSil
  13. Aylardan şubatçığım geç olmakla birlikte ben de geçmiş olsun diyorum ki..hakikatten de geçmiş bitmiş..şükür ki.
    Götürdüğüm tabaktaki yeşil bulamaç avokado ezmesini görünce yüzü ekşidi (anladım ki sevmiyor) İkinci tabaktaki salçalı sebzeyi görünce daha fena baktı(galiba midesi döndü)
    Kibarlık etti aldı. Aama akibetlerinden endişe ettim.
    O bakımdan komşum olmadığın için çok şanslısın.
    Hastalığını vukuatsız bir biçimde atlatmışsın.
    Bunun içinde tekrar geçmiş olsun :))
    Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  14. Aylardan Şubatın içinde nice pastırma yazları - hatta dört mevsim yaşayıp bizlere de yaşatman dileklerimizle geçmiş olsun dileklerimizi ve sevgilerimizi yolluyoruz

    YanıtlaSil