Üzerinize afiyet... Son zamanlarda... Tükenmeyen gam var bende. "Sen şimdilik gelme sevinç, gönlümde gam var, bırak onunla helalleşeyim", modundaydım.
Ormanda tek başıma yürüyordum. Ormanda tek başıma yürürken gamlı gamlı düşünüyordum. Birdenbire onu gördüm. Kuru yapraklar, ısırganlar, sarmaşıklar arasında dimdik ayakta duruyordu. Kuru yapraklar, ısırganlar, sarmaşıklar arasında dimdik ayakta dururken, içinde mahşeri yaralar gizlediğini hissettiğim koskocaman şemsiye gibi başını bedeninin ucunda umutla sımsıkı taşıyordu.
Sonra mı? Öyle işte...
Ormanda tek başıma yürüyordum. Ormanda tek başıma yürürken gamlı gamlı düşünüyordum. Birdenbire onu gördüm. Kuru yapraklar, ısırganlar, sarmaşıklar arasında dimdik ayakta duruyordu. Kuru yapraklar, ısırganlar, sarmaşıklar arasında dimdik ayakta dururken, içinde mahşeri yaralar gizlediğini hissettiğim koskocaman şemsiye gibi başını bedeninin ucunda umutla sımsıkı taşıyordu.
Sonra mı? Öyle işte...
Hayal kahvem ah ah!
YanıtlaSil"iç ses, diye söylendim
Silve ah dedim sonra,
böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim." der didem madak ahlar ağacı şiirinde. o şiir geldi aklıma yağmur tozu...
" güçlü bir el silkeledi beni sonra
sanırım tanrının eliydi,
sayamadım kaç ah döküldü dallarımdan,
çok şey geçmiş gibi başımdan
ah dedim sonra,
ah! "
Bizim buralarda bu arkadaş "döbelen" ismiyle anılır. Bolu-Kastamonu taraflarında "söbelen" de denilir. Yenilebilir.
YanıtlaSilteşekkür ederim pan.
Silben ise şemsiye mantarı diye biliyordum.
şimdi diğer isimlerini de öğrendim.
etraf ne hainliklerle dolu, maksat boynumuz bükülmesin kalbimiz kırılmasın... :(
YanıtlaSilsevgiler
pınar, ahlar ağacı'na devam edelim öyleyse:
Sil"bir ilaç içsem bari diye düşündüm,
biraz kolonya sürünsem,
ferahlasam, pencereyi açsam.
şöyle bir şey yazdım sonra:
yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre
sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde.
berbattı,
bir şiire böyle başlanmazdı."
Ah, ah... Sana da mı bulaştı bu tükenmeyen gam sevgili Hayal Kahvem? Ben de öyleyim, sorma! Ama sonra her sabah doğan güneşe bakıyor ve her gecenin ardından illaki aydınlık bir gün gelir diyorum. İnşallah da öyle olacak. Yeter ki biz çizgimizi bozmayalım, ümidimizi yitirmeyelim ve bu azimli mantar gibi sımsıkı tutunalım sevdiklerimize, değerlerimize. Kocaman sevgiler!
YanıtlaSilmit, didem madak'a sevgiyle rahmet gönderelim. ve ilaç niyetine ah'lar ağacını biraz daha okuyuverelim:
Sil"ve şimdi şöyle dua ediyorum tanrı’ya:
olanlar oldu tanrım
bütün bu olanların ağırlığından beni kolla!"
heeyyy ve de vaayyy... mahşeri yaralar mı???? üstad bu neeee :)
YanıtlaSilBiliyorum, böyle afilli lakırdılar edecek gibi endam sergilemiyorum lakin çıkıyor işte bazan aklımın dip çekmecelerinden:)
SilHakısın valla... Ben de şüpheye düştüm şimdi.
Ben icat etmemişimdir, ezberimde kalmıştır. Okumuşumdur bir yerlerden:)
Yok ondan değil, edersin elbet böyle afili lakırdılar, üstelik yakışır da 😉acaip vurucu bir betimleme oldu.. bayıldım.. 👍 arası şu çekmeceler aç da uçuversin sihirli kelimeler 😊
YanıtlaSil