30 Kasım 2017 Perşembe

Zaman Nedir?



"Ben içeri düştüğümden beri güneşin etrafında on kere döndü dünya  
Ona sorarsanız: ’Lafı bile edilemez, mikroskopik bi zaman...’
Bana sorarsanız: ‘On senesi ömrümün...’"


Nazım Hikmet Ran/Ben İçeri Düştüğümden Beri 
Gif/Google'dan




5 yorum:

  1. Usta fizikten de anlıyormuş👏👏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her okuduğunda tüyleri diken diken olur mu insanın. Yalanım yok benim oluyor Balthus. Bu şiir beni öyle çarpıyor.

      Sil
    2. Şiirin tamamını yazmak en iyisi olacak:

      Ben İçeri Düştüğümden Beri

      Ben içeri düştüğümden beri güneşin etrafında on kere döndü dünya
      Ona sorarsanız: ’Lafı bile edilemez, mikroskopik bi zaman...’
      Bana sorarsanız: ‘On senesi ömrümün...’
      Bir kurşun kallemim vardı, ben içeri düştüğüm sene
      Bir haftada yaza yaza tükeniverdi
      Ona sorarsanız: ’Bütün bi hayat...’
      Bana sorarsanız: ‘Adam sende bi hafta...’
      Katillikten yatan Osman; ben içeri düştüğümden beri
      Yedibuçuğu doldurup çıktı.
      Dolaştı dışarda bi vakit,
      Sonra kaçakçılıktan tekrar düştü içeri, altı ayı doldurup çıktı tekrar.
      Dün mektubu geldi; evlenmiş, bi çocuğu olacakmış baharda...

      Şimdi on yaşına bastı, ben içeri düştüğüm sene ana rahmine düşen çocuklar.
      Ve o yılın titrek, uzun bacaklı tayları,
      Rahat, geniş sağrılı birer kısrak oldu çoktan.
      Fakat zeytin fidanları hala fidan, hala çocuktur.

      Yeni meydanlar açılmış uzaktaki şehrimde, ben içeri düştüğümden beri...
      Ve bizim hane halkı, bilmediğim bir sokakta, görmediğim bi evde oturuyor

      Pamuk gibiydi bembeyazdı ekmek, ben içeri düştüğüm sene
      Sonra vesikaya bindi
      Bizim burda, içerde
      Birbirini vurdu millet, yumruk kadar simsiyah bi tayin için
      Şimdi serbestledi yine, fakat esmer ve tatsız

      Ben içeri düştüğüm sene, ikincisi başlamamıştı henüz
      Daşov kampında fırınlar yakılmamış, atom bombası atılmamıştı Hiroşimaya
      Boğazlanan bir çocuğun kanı gibi aktı zaman
      Sonra kapandı resmen o fasıl, şimdi üçünden bahsediyor amerikan doları
      Fakat gün ışığı her şeye rağmen, ben içeri düştüğümden beri
      Ve karanlığın kenarından, onlar ağır ellerini kaldırımlara basıp doğruldular yarı yarıya

      Ben içeri düştüğümden beri güneşin etrafında on kere döndü dünya
      Ve aynı ihtirasla tekrar ediyorum yine
      ‘Onlar ki; toprakta karınca, su da balık, havada kuş kadar çokturlar.
      Korkak, cesur, cahil ve çocukturlar,
      Ve kahreden yaratan ki onlardır,
      Şarkılarda yalnız onların maceraları vardır’

      Ve gayrısı
      Mesela, benim on sene yatmam
      Laf’ı güzaf...

      Nazım Hikmet Ran

      Sil
    3. Hadi be :(
      Peki utanarak yazıyorum benim bu şiiri ilk duyuşuma ne demeli... :((

      Sil
    4. Biliyor musun Balthus, bazan şiirler gizlenirler:)
      Hiç beklemediğin bir anda ansızın karşına çıkarlar. Aynı fesleğen çiçeğine ansızın dokunmak gibi... Hey!.. Du bi... Metin Üstündağ der ya hani:

      "Şiir fesleğen çiçeği gibi. Geçerken eliniz değer, müthiş bir koku; genziniz bayram eder. Şiirin az okunması değil mesele, hayatımızdan iyice çekilmesi acı. Şiir sadece sözcüklerle yazılmaz. Bazen bir jest, bir mimik, bir ince marifet de şiir olabilir. Katır kutur bir hayat yaşıyoruz. Mizah ve şiir bu hayatı biraz inceltmeye çalışıyor."

      Öyle işte:)

      Sil