Başkent Üniversitesinin iç mimarlık ve çevre tasarımı bölümü akademisyenlerinden Ekin Can Seyhan'ın 2015 yılında yazdığı, Superman Çizgi Romanlarında Tarih İçerisinde Tasarım Unsurlarının Değişimi adlı makalesine denk gelince, ekrandan bakarak okumak yetmedi, kağıda bastım, tüm merakımla, cümlelerinin altını çize çize okudum.
Superman ilk kez, bir arabayı rahatlıkla havada tutabilen, insan üstü güçlere sahip biri olarak, Action Comics'in 1938 tarihli ilk kapağında görülmüş. Oysa o tarihe kadar Action Comics'te resmedilen kahramanlar, sıradan dünyalarda yaşayan sıradan insanların hikayeleriymiş. Başka bir dünyadan olsa da, Superman'ı dünyalı kılan, gündelik hayatla ilişkisini sağlayan ikinci kimliği vardır elbette. Bilirsiniz di mi? Clark Kent.
Ekin Can Seyhan, makalenin girişinde çizgi roman tarihini ve Superman'in tarihini özetlemiş. Hiç bilmiyordum. Bugün bildiğimiz ilk çizgi roman, Yellow Kid'miş.
1939'dan günümüze çizildiği dönemin siyasal, toplumsal, kültürel ve bilimsel olayları hikaye eden Superman'in tarihi çok ilginç. 1940'larda 2. Dünya Savaşı dönemindeSuperman, Amerikan halkına vatan sevgisi aşılamaya çalışan bir rol üstlenmiş. 1947 tarihine denk gelen kapakta bir elinde Hitler diğer elinde Mussolini'yi tutan bir Superman çizilmiş. Savaşın ardından ortaya çıkan Feminist hareketlerden Superman maceraları nasibini almış. 1949 yılındaki bir sayıda, Superman'in yapabileceği her şeyi yapabilen, Superman'le eşit güçlere sahip Louis Lane adındaki kadın kahraman çizilmiş.
Aslında en çok ilgimi çeken ne biliyor musunuz? Bir iç mimar ve çevre tasarımcısının, hobisi olduğunu düşündüğüm çizgi romanı mesleki alanına taşıması. Şahane değil mi?
1939'dan günümüze, Superman maceralarındaki tasarım unsurları neler? Binalar, arabalar, diğer taşıt araçları, telefon kulubeleri, iç mekanlar, kıyafetler hatta Superman amblemi zamanın ruhuna göre nasıl değişmiş?
Resimlerle örnekler verilerek yazılan, Superman çizgi romanlarındaki tasarım unsurlarının tarihi içindeki (1938-2014) değişimleri adlı bu makaleyi, mimarlık ve tasarım tarihine hoş, populer bir bakış kazandırdığı için çok kıymetli buluyorum.
Ayrıca özgeçmişine baktım, Ekin Can Seyhan, 2017 benzer çalışmayı Batman çizgi romanları üzerinden de yapmış. Batman'ciyim. Tüh! dedim. Keşke önce Batman makalesini okusaydım. 2020 yılında ise tüketim kültürü perspektifiyle mekansal bir okuma: Dövüş Klubü başlıklı yazısını görünce iyice uçtuğumu söyleyebilirim.
Durmak yok. Akademisyenlerin takibindeyim:)
Superman ilk olarak kel ve dünyayı ele geçirmek isteyen uzaylı kötü adam olarak tasarlanmış ancak bu fikir pek tutulmayınca değiştirilip bildiğimiz Superman'e dönüştürülmüş.
YanıtlaSilÇizgi roman, dizi, film... Hepsinin içinde çeşitli göndermeler var mutlak. Mesela Superman'in kırmızı & mavi kostümü Amerikan bayrağının renklerini yansıtarak subliminal mesaj içeriyor. Hitler ve Mussolini'yi elinde tutan Superman, alttan alta Amerika'nın her şeyi kontrol edebilecek tek ve en büyük güç olduğu algısını yaymaya çalışıyor. İnceledikçe, alt metinlerine, göndermelere, detaylara takıldıkça ilginçleşir eserler :)
böyle hocamız oldu da biz mi okumadık?
YanıtlaSil