26 Temmuz 2010 Pazartesi

Gırgır Çocuklarıydık Biz..

Bizim evde mizah dergilerini küçük büyük herkes okur. O kadar memnunum ki! Nasıl olmam? Bizler Gırgır Dergisinin müdavimi değil miydik gençliğimizde? Ne yazık ki biz gizli gizli okurduk ailelerimizden. En azından ben.. Nedense içinde fena şeyler yazıyor sanırdı annem ve "Kızlara göre değil" derdi ne demekse...

Gırgır Derginin kurucusu Oguz Aral'dı. Günümüzde eğer Mizah Dergiciliği varsa atasıdır kendisi. 1972 den 1989 yılına kadar süren yayın hayatında o kadar çok genç mizahçı çıkarmıştır ki günümüzde devam eden mizah dergilerinin çoğu Gırgır okulunun mürekkebini yalayan kişilerin bu işi devam ettirmeleri ile gelişip günümüze gelmiştir. En sevdiğim tipler Oğuz Aral'ın çizdiği "Avanak Avni", Bülent Arabacıoğlu'nun çizdiği "En Kahraman Rıdvan", Latif Demirci&Behiç Pek'in "Muhlis Bey ve Yavlum Mithat" ve tabii ki Özden Öğrük'ün çizdiği "Çılgın Bediş"ti. Hepsi birbirinden güzel karikatürler olurdu. Gırgır'ın şahane bir sloganı vardı. "Can sıkıntısını, aşk yarasını, karı koca kavgasını, şip şak keser. Her derde devadır, Gırgır da gırgır" diye. Böyle şahane bir şeydi işte! Şimdi her hafta evimize giren mizah dergilerini de çok seviyorum. Ailecek bayıla bayıla okuyoruz. Bize geldiğinde, eğer kıkır kıkır gülen birini görürsen, sakın şaşırma e mi? Gülmemiz mizah dergileri yüzündendir inan ki!

Oğuz Aral 26 Temmuz 2004 tarihinde kaybettik. Rahmetle anıyorum.

GIRGIR
sen gittin ya
vakitsiz bir vakitte
bende kalan fotoğraflarına
bıyık yaptım
beyoğlu'na çıktım
içtim
dayak yedim
tartıldım
nice zaman sonra
yoruldum
eve döndüm
eski sarı
mizah dergilerine
sarıldım sarıldım
ağladım
METİN ÜTÜNDAĞ

2 yorum:

  1. Ooooo, sayın Hayal Kahve'm... Bir kaç gündür siteye ulaşamıyorduk. Teknik bir arıza mı vardı acaba? Bisikletin zinciri mi attıydı yoksam:)) Tekrar hoş geldiniz :))

    Benim Gırgır'dan aklımda kalan "Utanmaz Adam" 'dı. Çok keyifle okurdum... Bülent Arabacıoğlu ve Gürsel Gündüz'ün "Orta Sayfa" daki çizimleri de harikaydı. Kardeş dergi olan "FIRT" da güzeldi. Hele ordaki "Arap Kadri" karakterine bayılırdım... :))

    Selamlar,

    YanıtlaSil
  2. Ah ne severdim Tomrukcan, bir bilseniz Gırgır’ı... Nasıl gizli gizli okurdum.. İnanamıyorum yaa.. Hayret bi şi.. Ne var ki.. Niye okumamı istemiyorlardı? Gizli okumak daha mı keyifliydi acaba? Olabilir mi:)

    Gırgır Dergisi'nin efsane güzeli Özden Öğrük'ün çizdiği Çılgın Bediş! Nasıl çılgın bir kızdı bizim zamanımız için.Kız erkek ilişkileri şimdiki gibi değil. Sadece karşıdan bakışma var okadar. Bu nedenle Çılgın Bediş'in düşünceleri ve yaptıkları inanılacak gibi değildir. Hele bizim gibi küçük şehirlerde yaşayan genç kızlar için. Odası, kıyafetleri, duvara astığı posterleri, arkadaşı Mükü, dedesi ile ilişkileri hep farklıdır ve aykırıdır ya kendine göre, idoldür ve ne yapsa yeridir o dönemdeki biz yeni yetme kızlara göre... Ona heveslenip duvara Tarık Akan posterini asmaya kalkmıştım.. Hiç unutmam abimle kovalamaca oynamıştık evde:) “ Aaa, abi sen Tarık Akan’ın İzmit subesi değil misin? Aynı sana benziyor” demiştim de kurtarmıştım posteri:)İyi ki abim okumuyor Hayal Kahvem!i:) Okuyor mu yoksa:)) Eyvahhh!

    YanıtlaSil