Dün gece... Niyetine girdim. Beş Batman filmini, yine yeni yeniden seyretmeye heves ettim. İkisi Tim Burton'ın Batman ve Batman Dönüyor. Üçü Christopher Nolan'ın Batman Başlıyor, Kara Şövalye ve Kara Şövalye yükseliyor. Tamam. Hazırım. Odayı kararttım. Nananaanooom! Seyretmeye başladım. İyi ama... İkinci filmin sonunda saat gece yarısı üçü gösteriyordu. Dayanamadım yattım.
Sana bir şey söyleyeyim mi, süper kahramanlar arasında sanırım en çok Batman'i seviyorum. Bikere ona bahşedilen özel güçleri yoktur. Batman kendiliğinden uçamaz, görünmez olamaz, binlerce ton ağırlık kaldıramaz. Karanlık bir kahramandır o. Gülümserken bile kederli görüntü verir. Süperman gibi pırıl pırıl, tertemiz Metropolis'te yaşamaz. Belki kapkara, kirli, yozlaşmış, çürüyen bir şehir olan Gotham'ın mutsuz insanlarından biri olduğunu düşündüğüm için, Batman herdaim bana melankolik bir adam hissi geçirir.
Bugün hava nasıl güzeldi anlatamam. Uyandığımda güneş pırıl pırıl parlıyordu. Oysa... Daha dün... Şakır şakır yağmur yağıyordu. Anladım ki... Şehre bir film gelmiş. Mevsim akdeniz olmuş, dedim. Gülümsedim. Hemen süslendim püslendim sinemaya gittim. Filmin adı Yerçekimi'ydi. Üç boyutlu bir film. Epeydir bu filmi bekliyordum. Koltuğuma kuruldum. Gözlüklerimi taktım. Işıklar karardı. İster inan ister inanma... Filmin başlamasıyla, anında uzayın o büyüleyici mecrasına aktım. Filmin konusunu boşverdim. Üç boyut görüntüleri içinde, bu filmden bencileyin hayalperest bir bünyenin etkilenmemesi mümkün değil. Bayıldım filme. Peki ya Sandra Bullock... Kaç yaşında bu kadın? Sanal ansiklopediye şimdi baktım. Tam 49 yaşında. Vay canına sayın seyirciler! Valla film kadar, Sandra Bullock'un görüntüsü ve performansından da etkilendim.
Arabama bindim. Eve dönüyordum. Yüreğimin bir yarısında Batman... Gotham şehrine gidesim, Batman'ın kapısını çalasım var. Diğer yanında Yerçekimi filminin o şahane görüntüleri. Ne dersen de... Astronot olasım, uzaya çıkasım var. Öyle özenti biriyim işte. Tam o anda radyoda bir misket havası çalmaya başlamadı mı? Üstelik Neşet Ertaş söylüyor. Ruhuna rahmet... "Aman ben yandım yandım yandım yandım. yandım. Ellerin memleketinde aldandım kaldııııım." Yeminle, Ankara'yla uzaktan yakından ilgim yok. Nedir bu böyle? Allahım nasıl şahane bir türkü bu anlatamam. Ne vakit duysam içim kıpır kıpır ediyor. Nasıl halim biliyor musun? Direksiyon başında hem türkü söylüyor hem omuzlarımı öne arkaya sallıyorum. O anda arabayı yolun kenarına çekesim, arabadan fırlayıp, şıkır da şıkır oynayasım var. Öyle böyle değil.
Dünya dönüyor. Mevsimler geçiyor. Tatil bitiyor. Benim... Başım içmeden duman. Amaann! "Aman desinler desinler şeker yesinler. Şu Hayal Kahvem kafayı iyice yemiş desinleeeer:)
Dünya dönüyor. Mevsimler geçiyor. Tatil bitiyor. Benim... Başım içmeden duman. Amaann! "Aman desinler desinler şeker yesinler. Şu Hayal Kahvem kafayı iyice yemiş desinleeeer:)
NOT- Başlık Yaşar'ın şarkı sözü.
O işe bende girişmek istiyorum Batman için, şimdilik çizgi dizisi sonra filmler :)
YanıtlaSilYerçekimi gidilesi bir film mi?
Kaşıkları çıkarıp oynayasım geldi :P
Ah Neşet Ertaş...
Yoo. Tuxedo, Christian Bale'in oynadığı Batman Başlıyor'la Batman filmlerini seyretmeye başlayın derim:)
YanıtlaSilYerçekimi, hayret ve hayranlık duygularımı kışkırtıcı tam benlik bir film. Tekrar seyretmek istediğimi söyleyebilirim.
Niye duruyorsunuz ki. Haydi oynayın:)
Batman forever =D
YanıtlaSil
YanıtlaSilTim Burton'a ayıp olmasın diye, öncelikle onun ilk iki filmini seyrettim amaa...
Christopher Nolan'ın üçlemesi var ya Sonsuz, beni benden aldı valla:)
Son ekran görüntüsü Gadjo Dilo'dan sanırım, izlediğim en güzel filmlerden birisi.
YanıtlaSilYerçekimi'ni ben de bir yıldır bekliyorum. Alfonso Cuaron tam benim kafamda bir yönetmen, her işini beğenerek izlerim.
Süpper bir yazı olmuş, elinize sağlık. :)
Ne mutluki 3 nüde sinemada izledim huhhuuuuuuu =D
YanıtlaSilEvet Mshn, haklısınız. Son kare Gadjo Dilo'dan. Ve şahane bir film.
YanıtlaSilYazıyı beğenmenize sevindim:)
Sonsuz, ayıptır söylemesi ben de 3'lemeyi sinemada seyrettim:)
YanıtlaSilSonra kaç defa daha seyrettiğimi söylemeyeyim. Çünkü son seyrettiğimde
Batman ekrandan elini uzattı...
"Hey, sen!" dedi. "Ne çok seyrettin.
Artık filmi ezberledin."
Kahire'nin Mor Gülü'nü seyrettiniz mi bilmiyorum. Woody Allen'ın filmi. Mia Farrow film içinde sürekli sinemaya giden bir kadın rolündedir. Aynı filme o kadar çok gider ki filmin kahramanı, beyazperdeden çıkıp kadının yanına gider:) Öyle olacak sandım. Şaşakaldım:))
Aaaa ne hoş =D bana Joker elini uzattı hahahaha
SilYaa, boyleyken boyle iste:)
SilCok keyifli bir yazi olmus sevdim:)
YanıtlaSil