Çayı ince belli bardaktan içmeyi çok severim. Tıpkı Metin Üstündağ usulü...
"ne garip bir sıvıdır bu ateş suyu.. ugh!. ve fakat en güzeli sahilde, denize karşı içileni olsa gerek.. salaş tahta masalarda ve pek tabii hava da az biraz rüzgarlı olacek.. çay da hep sıcak olacek.. l aflayarak, denize ve martılara bakınarak.. ciddi gibi içilecek.. garson rahatsız etmeyecek ama.. hem çayın dostlukları da başka başka.. hem çay bizim ömrümüzün bitkisel ateş suyu.. ama kız belli bardakta olacak.. avucunuzla kavrayacaksınız bardağı.. tabağa koymayacaksınız.. diğer yuduma kadar.. ama tekrar, kaynamış değil.. ama kokusu da aklını alacak.. bir çay marş'ımız niye yok.. bir çok şeyden daha mühim bu sıvı, oysa.. ımmmh, nefis..
"tazeler misiniz usta, benimki demli olsun lütfen.." aynı bardakta çay gibiyiiz"
Acaba ince belli cam bardağın ilk tasarımı kime ait, diye merak ettim. Araştırdım. İnce belli cam çay bardakların üretimini ilk kez kimin ne zaman yaptığı ne yazık ki bilinmiyormuş. Şaştım kaldım.
1858-1930 yılları arasında yaşayan ressam Hoca Ali Rıza'nın Semaver adlı tablosunda ilk kez rastlandığı için, bu tarihler arasında kullanılıp yaygınlaştığı tahmin ediliyormuş.
Cam tasarım konusuna merak sardım. İlk merak ettiğim cam tasarımı, ince belli cam çay bardağı. Ve tasarımcısı belli değil. İlginç!
Önce Orhan Pamuk'un Benim Adım Kırmızı adlı romanında ince belli cam bardakla ilgili bir cümle olabilir mi diye aklımdan geçti.
Türkiye Şişe ve cam Fabrikaları A.Ş 1934 yılında kurulmuş.
Tablodaki cam bardak, çok daha önce cam üretimi yapan cam atölyelerinden birinde imal edilmiş olmalı.
İnce belinden avuçla sımsıkı kavranabilen, çayın sıcaklığını kolaycacık hissettirebilen, incecik şeffaf üretimiyle demini, rengini hemencecik belli eden şahane bir tasarım değil mi, ince belli cam çay bardak?
Heyy! Dilerim Seramik ve Cam Sanatları Tasarımı bölümünü kazanırım. Yepisyeni merak konuları buldum. Vay babasını... Ne hoş!.. Bahtiyarım☺
NOT- Akademisyen Seyhan Güneş'in Türk Çay Kültürleri ve Ürünleri adlı araştrma yazısını okudum. İlgilenenlere tavsiye ederim.
Hayal Kahvenizde, tıpkı sizin düşlediğiniz gibi o güzel hayal yolculuğunda; deniz kenarında martılar eşliğinde, ince belli bardaktaki çayı yudumladım. Yanına sadece yarım simit, küçük bir peynir dilimi ekledim.( Bilirim martılar da simit sever, paylaşmak güzeldir.)
YanıtlaSilBir önceki paylaşımı okumuş, yorum yazamamıştım. Yürekten kutlarım.
Seramik ve Cam Sanatları Tasarım Bölümü, dilerim bu çok istekli ve yetenekli adaya kapılarını açar.
Sevgiyle.
Böyle daha sonuçlar belli olmadan beyan ettim ya durumumu, dilerim mahcup olmam Makbule:) Harika yazmışsın. ince belli bardakta çay, simit, peynir... Oy oy oy... En harikulade yemek değil midir?
Silimkan varsa asla başka bardakta içmem çayı. gerçekten müthiş bir tasarım. hem zarif. yazıyı açarken ben de meraklanmıştım "acaba kimmiş" diye.
YanıtlaSilBen de aynı fikirdeyim Elisabeth. İnce belli cam bardak yoksa, içmem:) Kim tasarladıysa ruhuna rahmet demeliyim.
SilTasarımı acaba İran'lılara ait olabilir mi? Acem tabak mı derler, bardak mı derler, bir şey derler. Oradan aklıma geldi.
YanıtlaSilOlabilir elbette Küçük Joe. Bilmiyorum, araştırıyorum:)
Sil