29 Temmuz 2011 Cuma

Mutluluk Neydi Ki?




Bugün günlerden Cuma ya… Bizim ofisin son çalışma günü…  Bu hafta kâh ofiste kâh arazide nasıl işim vardı anlatamam. Of ki of yani… Tüm bu yorgunluğun üzerine hava fena hâlde sıcak. Az önce ofisteki herkes gitti. Masamı toplayıp ben de ofisten çıkmalıyım normalinde… Nerdee? Bitmişim ben… Aaaaahhh düşünmekten… Yorgunum ahhh… Sıcakta çalışmaktan…Kolumu kaldıracak enerjim kalmamış. Ölmüşüm ben ahhh… Ölmüşüm…  Öyle kukumav kuşu misali oturuyorum ellerim çenemde. Ah! Bir mucize olsa keşke… Beni kendime getirebilse…. Yok bak… Mucizelere inanırım gerçeğinde… Ama bugün var ya mucizelere inanmak için bile gücüm yok anlatabiliyor muyum? Yooo… Şu  bitik vaziyetimle mucize bekleyemem... Mümkün değil...   Tam bu bünyeyle blog yazılarıma göz gezdiriyordum ki yukarıdaki videoya denk geldim. Heyy! Bu müzik var ya bu müzik... Anında aklımı başımdan aldı benim... Aklımın iplerini saldım gene…  Durur muyum? Müziğin sesini sonuna kadar açtım. İnan bana... Hemen yerimden zıpladım. Mutfağa daldım.  Raftan en renkli kadehi seçtim. Buzdolabının kapısını açtım. Düşündüğüm şişeyi çıkardım. İşaret parmağımı sihir yapar gibi şişenin  kapağına bastırdım. "Okus pokus!" diye usulca fısıldadım.  Hooop! Kendi etrafımda üçyüz atmış derece  döndüm.  Şişeyi  açtım. Kapağını omuzumun üzerinden geriye fırlattım. Şişedeki içeceği yüksekten lıkır lıkır kadehe boşalttım. Heyy! Sihir etkisini gösterdi. Fooooşşşş! Köpürdü... Bardaktan taştı. Aldırmadım. Muzipçe gülümsedim. Becerikli işaret parmağımı burnumun ucuna getirdim. Hedefi on ikiden vurmuş tabanca namlusu niyetiyle  üfledim. Elimdeki kadehle bu eşsiz müziğin ritminde iki ileri bir geri hareket ederek  çalışma odama  geçtim. Koltuğuma oturdum. Arkama yaslandım. Renkli kadehteki soğuk gazozu  yudum yudum içtim. İçimin  yağları eridi yeminle.. Ohh!.. Kendime geldim!...  Görüyor musun, mucize gerçekleşmişti işte.  Bazan mutluluk nedir diye soruyorlar ya… Şimdi yüreğimi dinledim.  Mutluluk sevdiğin müzik eşliğinde,  bir kadeh buz gibi  gazoz içmekti… Başka ne olabilir ki? Mutluluk buydu işte. 


16 yorum:

  1. Vildaaannn..
    Harika bir buluş bu mutluluk bu kadar kolaymıydı?? Hemen yerimden kalkıp mutfağa koştum ben de. Aynısını .. hem de hemen yapacaktım..sıcaktan fena halde bunalmıştım gün boyu aynen. Ame ben çalışmadığım için evde pineklemiş..yemiş de yemiştim itirafçası.
    Asıldım dolabın kapagına..yeşil olan bir şişe geçti elime. baktım gazoz değil ama soda. Olsundu..köpürgen ya olabilir. Asıldım bardak dolabına..off ya hepsi makinada kirlide. Olsundu. İş görür bira bardağı buldum kalın ağır bişiy. Şİşeyi aynen senin gibi yaptım ama benzemedi..şeytan kovar gibi oldu. Ve cumbur cunbur bardağa boca ettim. Tam dolmadı. tadı da tad vermedi ama neyse..biraz şeker biraz limon kattım..berbat oldum içince. Daha önce yediklerimin hepsi isyan çıkardı. Şimdi elim midemde.. oturuyorum. Çok mutsuzum çokk.
    Ben nerde yanlış yaptım.

    YanıtlaSil
  2. buz da koysaydın bir iki tane oh mis!

    YanıtlaSil
  3. Yahuuu dilek sen naaptın,offff altıma güldüm.Mutluluğu yakalamışsın ama miden kabul etmemiş.

    YanıtlaSil
  4. Dilek müzik... Müziğin sesini açtın mı peki?

    YanıtlaSil
  5. Ceren, buz gibiydi gazoz... Buuuzzz!

    YanıtlaSil
  6. Casswa, Dilek mutluluk sebebimdir:)

    YanıtlaSil
  7. AA..ben burda eziyet içindeyim .. siz gülüyorsunuz. Müzik açmak hiç aklıma gelmedi. Atlamışım o kısmı. gerçi neyi tam yapmışım ki..Buz ve nane koysaydım belkide böyle olmazdım. Bir şeyi eksik koyunca çarklar dagılıyor işte böyle..pasta çırparken de bir yumurta eksik olsun puf diye sönmezmi.
    Ben puf diye çökmüş bir pastayım işte:(
    Kabiliyetsiz bir elim :((..
    Moralimi düzeltmek için bana kayalkahvemden ısmarlanmış bir sinema lazım..bir İstanbul lazım..
    Diymi hayal kahvem ..?? dimi..dimi.dimi????????????????????????

    YanıtlaSil
  8. Dilek tamam haydi gel. Gidelim sinemaya.. Baktım N City'de Larry Crowne var.. Bak Numan Serteli neler yazmış bu film hakkında.. İlgini çeker mi? Tamam diyorsan Zagor'un dumanla mesaj yöntemiyle haber gönder bizim köye.. Buluşalım sinemanın önünde:)) Sonra... "Mutluluk sevdiğin arkadaşla sinemaya gitmekmiş" dersin belki:))

    "Larry Crowne, ‘Allah bir kapıyı kapatırsa başka bir kapı açar’ ya da ‘Kul sıkışmayınca Hızır yetişmezmiş’ atasözlerimizi hatırlatan; ancak bunun için, umudu kaybetmeden çaba göstermenin de şart olduğunun altını çizen, bir Tom Hanks filmi..

    Sizin ilginizi ne kadar çekiyorlar bilmiyorum ama Oscar ödüllü oyuncular Tom Hanks ve Julia Roberts dışında hiçbir albenisi olmayan Larry Crowne’nın, aksi durumda gösterim şansı bile bulamayacak sıradanlıkta bir yapım olduğunu; sadece, bu sinema starlarının son durumunu merak edenler için ilginç olabileceğini söylemeliyim..

    Bir de film -Larry misali- bencileyin yaşı geçkinlerin zihninden illâki geçmiş olan, bir ‘İkinci Bahar’ yaşama hayalinin ateşini öylesine umarsızca yelliyor ki buna muhatap kişi, bu hepten âciz senaryoya mı üzülsün, yoksa iyice küllenen umutlarına mı, kesinlikle şaşırıp kalacaktır.." Numan Serteli..

    YanıtlaSil
  9. :) ihi.ihi...ihihihihihi :)
    püff..püff..yeldir..yeldirr..püfffff..

    ()
    ( ))
    ((( )))
    ((( )) )))
    (( ( ) ))
    ( )))) ( ))
    ()

    YanıtlaSil
  10. Hımm.. Anladım.. () ()) ())))

    YanıtlaSil
  11. Yazıyı geç okudum. Çoktan Cumartesi akşamı oldu bile... Ama gazozun tadı aynı :) Ne iyi bir fikirmiş :) Gazozla mutluluğun kesin bir ilgisi olmalı :)

    YanıtlaSil
  12. Vildana nazım geçti.
    İşte mutluluk budur benim için.
    Naz yapabilmeli kişi.
    Kişinin naz yapabileceği birileri olmalı
    Nazı geçebilmeli
    Kız kardeş kaprisi yapabilmeli.
    kendisine bir sinema..sinemada popcorn yanında nestea ısmarlatabilmeli..hatta nestea soguk olmuş diye kapris yapabilmeli. Sinemanın kliması cok çalışıyor diye mızmızlanabilmeli. çok yaşa Kardeş emi..ilaç gibi geldi bu kaçamak bana.
    Bu akşam da sinemaya gidelimmi..nooolurrr
    hı??..hı?..hı?

    :((((

    YanıtlaSil
  13. Selam Epicurius,
    Yaz sıcağında buz gibi bir gazozla mutluluğun ilgisi var.. Tecrübe ettim.. Kesin:))

    YanıtlaSil
  14. Selam Dilek,
    Seni 20 yıldır tanırım.. En kaprisli günündeydin gerçekten.. Olsun! "Kapris, naz yakışıyor sana:)"
    Dert etme... Kaprisini de nazını da seve seve çekerim:)

    O değil de, Tom Hanks'i her gördüğünde "bu adam içimi acıtıyor" demen yok muydu? İşte o sahnelerde gerçekten "yaaa sabırr!" demedim değil.. Ne yalan söyleyeyim dedim:)

    Bu akşam gene mi sinemaya gidelim? Yoooo... Mümkün değil:)))

    YanıtlaSil
  15. Foooooooooşşşşşşşş !!!

    İşte bu var ya; beni mutlu etmeye yetti :))))

    (ne kolay mutlu oluyorum di mi?) ;)

    YanıtlaSil
  16. Selam Momentos,

    Foooooşşşşşşşşşşşşşş:) Öyleyse:))

    YanıtlaSil