Bak şimdi olanları bir bir anlatacağım sana. Dün abuk sabuk bir nedenden, derdimi doğru dürüst dinlemeden, ordan burdan, yalan yanlış duyduklarıyla, aşağı yukarı bir yıllık sıkı fıkı tanışıklığımıza rağmen arkadaşım küstü bana; beni terk etti gitti! Oysa iyi kötü bilirdi beni. Aşağı yukarı tahmin ederdi ne deyip ne demeyeceğimi. Ivır zıvır lakırdılar etmeyeceğimi düşünmüş olması gerekmez miydi? Böyle mi olacaktı? Düşe kalka, bata çıka sürdürdük bugüne kadar ilişkimizi. Tamam, tek tük tartıştığımız olmuştur. Ama ipe sapa gelmeyen, saçma sapan nedenlerden, anlatmaya bile değmez inan ki!.. Sağ salim gelmiştik işte bu günlere… Hiç sesimiz sedamız çıkmazdı ki… Ben biraz sesimi yükseltirsem, o kem küm eder susar, doğru dürüst karşılık dahi vermezdi. Ben tıkır tıkır söylerdim söyleyeceğimi. Çatır çatır anlatırdım düşündüklerimi. O sus pus olurdu, hiç ses etmezdi. Tamam, bazen yarım yamalak bir şeyler söylerdi. Fazla dinlemezdim ki. Böyle paldır küldür asla çıkıp gitmezdi…Akça pakça, çıtı pıtı, ufak tefek biriydi. Severdim. Güçlü kuvvetli görünen bendim. Eve gelince, ortalığı gümbür gümbür inletirdim. Pata küte girerdim mutfağa, yemekleri yapan, ortalığı temizleyen hep bendim. Kıyamazdım ki ona! Geceleri horul horul uyuduğunda dahi ses etmezdim. Odamı değiştirirdim en fazla. Öteberilerini toplamazdı, dolaşırdı eski püskü esvaplarla… "Yırtık pırtık gezilir mi bu zamanda? Malın mülkün var satsana, dolaşsana pırıl pırıl!" demezdim. Ne isterse yapsın diye düşünürdüm, yanımda ya! Eş dost, konu komşu kızarlardı, yakıştırmazlardı onu bana. Hiç dert etmezdim. Şimdi terk edip gitti ya beni allak bullak oldum valla. Kendime gelemedim. Şimdi bunları yana yakıla anlatıyorum ya sana, kusura bakma, e mi? Akıl fikir kalmadı bende. Beni biraz toparlasana!
9 Aralık 2010 Perşembe
"İkileme" Kelimelerle Bir Deneme Yazısı
Bak şimdi olanları bir bir anlatacağım sana. Dün abuk sabuk bir nedenden, derdimi doğru dürüst dinlemeden, ordan burdan, yalan yanlış duyduklarıyla, aşağı yukarı bir yıllık sıkı fıkı tanışıklığımıza rağmen arkadaşım küstü bana; beni terk etti gitti! Oysa iyi kötü bilirdi beni. Aşağı yukarı tahmin ederdi ne deyip ne demeyeceğimi. Ivır zıvır lakırdılar etmeyeceğimi düşünmüş olması gerekmez miydi? Böyle mi olacaktı? Düşe kalka, bata çıka sürdürdük bugüne kadar ilişkimizi. Tamam, tek tük tartıştığımız olmuştur. Ama ipe sapa gelmeyen, saçma sapan nedenlerden, anlatmaya bile değmez inan ki!.. Sağ salim gelmiştik işte bu günlere… Hiç sesimiz sedamız çıkmazdı ki… Ben biraz sesimi yükseltirsem, o kem küm eder susar, doğru dürüst karşılık dahi vermezdi. Ben tıkır tıkır söylerdim söyleyeceğimi. Çatır çatır anlatırdım düşündüklerimi. O sus pus olurdu, hiç ses etmezdi. Tamam, bazen yarım yamalak bir şeyler söylerdi. Fazla dinlemezdim ki. Böyle paldır küldür asla çıkıp gitmezdi…Akça pakça, çıtı pıtı, ufak tefek biriydi. Severdim. Güçlü kuvvetli görünen bendim. Eve gelince, ortalığı gümbür gümbür inletirdim. Pata küte girerdim mutfağa, yemekleri yapan, ortalığı temizleyen hep bendim. Kıyamazdım ki ona! Geceleri horul horul uyuduğunda dahi ses etmezdim. Odamı değiştirirdim en fazla. Öteberilerini toplamazdı, dolaşırdı eski püskü esvaplarla… "Yırtık pırtık gezilir mi bu zamanda? Malın mülkün var satsana, dolaşsana pırıl pırıl!" demezdim. Ne isterse yapsın diye düşünürdüm, yanımda ya! Eş dost, konu komşu kızarlardı, yakıştırmazlardı onu bana. Hiç dert etmezdim. Şimdi terk edip gitti ya beni allak bullak oldum valla. Kendime gelemedim. Şimdi bunları yana yakıla anlatıyorum ya sana, kusura bakma, e mi? Akıl fikir kalmadı bende. Beni biraz toparlasana!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hayal kahvem bunu çok sevdim ben. Apar topar hızlı bir şekilde okudum :D
YanıtlaSilElinize sağlık,çok beğendim...
YanıtlaSil