Fransız yönetmen, Jean Luc Godard'ın çevirdiği Aşka Övgü adlı filminde kitaplara oyuncu muamelesi yaptığını öğrendiğimde çok merak etmiştim. Filmi seyrettim. Doğruydu. Filmde oyuncuların elinde, masada, sehpada hep kitaplar vardı. "Ne var bunda?" denebilir. Kitapların bolca yer aldığı kütüphanede veya kitapçıda çevrilen filmler yok mudur? Vardır. Ama bu filmde durum farklıydı. Kamera kitapların kapaklarına bir oyuncunun yüzüne yaklaşır gibi odaklanıyordu. Adeta her kitap bir oyuncu yüzü gibiydi. Bu durum çok hoşuma gitti. Çünkü ben kitap kapaklarına meraklı biriyim. Beğendiğim kitap kapaklarını seyretmeyi severim. Ayrıca filmde oyuncular da kitap gibi konuşuyorlardı. Sanki Godard kitap yazmak istemiş, kitap yazacağına kitap gibi bir film çekmiş. Filmi seyrederken, kameranın odaklandığı kitapların yazarlarının adlarını not ettim. Acaba Godard niye bu yazarların kitaplarını seçmişti? Merak ettim. Şimdi bu yazarları ve kitaplarını tek tek incelemeye karar verdim. Jean Luc Godard'ın Aşka Övgü adlı filminde, uzun uzun gösterilen kitaplardan birinin yazarı Peter Cheyney'di. Sanal ansiklopedide yazarın kitaplarını buldukça kapaklarına bayıldım. Bakınız işte aşağıya ve yukarıya ekledim.
İngiliz polisiye yazarı Peter Cheyney, bugün adı pek bilinen bir yazar değil. Yazarın kitapları Çağlayan yayınlarının değişik kapak tasarımlarıyla 1954 yılında bizim memlekette yayımlanmaya başlamış. Ve zamanında oldukça fazla satmış. Tükçe'ye çevrilen 25 civarında kitabı varmış. Öykülerinin konuları Avrupa'da geçiyormuş ve türdeşlerinden daha az şiddet içeriyormuş. Malum, İngiltere'de polis bile tabanca taşımaz. Bu nedenle İngiliz yazar Peter Cheyney'in dedektifi, sıkıştığında 45 liğine davranan ünlü dedektif Mayk Hammer tiplemesi gibi değilmiş. Peter Cheyney'in kitaplarındaki dedektif iş kavgaya geldi mi, sanıyorum bizim şimdi Ju do diye bildiğimiz, o dönemin tabiriyle Jui Jutsu ile düşmanlarını alt edermiş. Ama çapkınlıkta ABD'li meslektaşlarını aratmazmış. Şimdi ilginç bir tespit yapacağım. Romanlarının edebi değeri tartışılan Peter Cheyney'in Türkçe metinlerde Lemi Kovşun olarak adlandırılan, orijinalinde ismi Lemmy Caution biçiminde geçen ünlü dedektif karakteri var ki, bu dedektif sinemada da tanınmış biri değil mi? Hatırlasana Jean Luc Godard'ın Alphaville(1965) adlı filmini.. Bu filmde Alphaville adlı ilginç bir şehre gelen özel dedektifin adı nedir? Lemmy Caution.
Çok tuhaf bir filmdir Alphaville. Alpha 60 adında bir bilgisayar şehri yönetmektedir. Şehirde aşk, vicdan gibi kelimeler yokedilmiştir. İnsanlara ağladıkları için ölüm cezası verilebilmektedir. İnsanları her an gözlemekte ve denetim altında tutmakta olan bilgisayarı tasarlayan bilimadamının kızına aşık olur bu ünlü dedektif Lemmy Caution... Neyse.. Şimdi anlatmak istediğim film konuları değil. Jean Luc Godard'ın, yazar Peter Cheyney'in bir kitabına, 2001 yılında çevirdiği Aşka Övgü adlı filminde rol vermesi haybeye değil demek ki. Çünkü Godard yıllar önce, taa 1965 de çevirdiği Alphaville adlı filminde yazarın kitaplarının ünlü kahramanı dedektif Lemmy Caution'un adını kullanmış. Bundan yıllar sonra Godard, çevirdiği Aşka Övgü adlı filminde Peter Cheyney'in kitabına rol vermekle, kendi tarzında yazara teşekkür ediyordur belki, kim bilir? Bakar mısın sen şu işe? Neler öğreniyor insan... Seyirci olarak yönetmenin filmindeki kitapların peşine dedektif gibi düşünce... 10. 07.2010
Göstergebilim.. Sinemanın dili. 50 lili yıllar polisiyelerin Türkiye'de patlama yaptığı yıllardır. Peyami Safa'nın Cingöz Recai serileri, bu talebe cevap verebilmek için yazdırılmıştır. Goddard'ın, Amerikalıların "Pulp" dediği tarz kitaplara merakı, kimi hatırlatıyor size? Siz çok seversiniz ya bir seri filmini..:)
YanıtlaSilselam avram,
YanıtlaSilbakın ne var burada:)
http://hayalkahvem.blogspot.com/2010/12/yeni-sherlock-holmes-olur-da-yeni.html
Şaşırma duyargalarımı kapattım artık. Şaşırmıyorum... okuyorum.:)) Bende, Peyami Safa'nın özel bir yeri vardır. Lise yıllarında tüm kitaplarını deli gibi okumuştum.Arka arkaya, ara vermeden..
YanıtlaSilo değil de, ne çok yazmışım sahiden:) sağolun.
YanıtlaSil