30 Temmuz 2011 Cumartesi

Hayat Cevap Ver Bana! Yaşamın Anlamı Nedir?


Bak şimdi. Ölü Ozanlar Derneği'ndeki Profesör Keating'i bilir misin? İlk dersinde Carpe Diem'in ne demek olduğunu öğrencilerine anlatan öğretmendir hani... "Yaşadığın günü olağandışı yapmaya çalış! Anı yakala!" Tamam. İşte  aynı filmde Mr. Keating'in öğrencilerine şiirin ne demek olduğunu  anlattığı bölüm vardır. Olağanüstüdür.  Hayal edelim mi şimdi o sahneyi...  Hani ders zili çalar. Profesör sınıfta sessizce oturmaktadır. Nasıl disiplinli bir okuldur burası anlatamam. Bilirsin "hayat disiplinden ibarettir"i öğreten okulalardan...  Mr. Keating'de bu okuldan mezun olmuştur. Şimdi artık bir profesördür ve mezun olduğu okula 19. yüzyıl Edebiyatı dersi  için öğretmenlik yapmaya gelmiştir. Önce öğrencilerinden birine işleyecekleri kitabın giriş bölümünü okutturur. "Şiiri anlamak" başlıklı bu önsözü öğrenci okurken, öğretmen de tahtaya bir yatay çizgi, yatay çizginin sağ ucuna kadar da bir dikey çizgi çizer. Çünkü okunan yazıda şiir üzerine doktora yapmış Evan Pritchard'ın şiiri anlamak hakkındaki açıklamaları, şiir bir çizelgeymiş gibi anlatılmaktadır. Acaba şiirin amacına ulaşması için kullandığı sanatsal ölçü nedir? Bir de bu amacın önemi nedir? İşte çizelgede dik çizgi şiirin yetkinliğini, yatay çizgi ise önemini gösterecektir. Böylece şiirin kapladığı bütün alanla şiirin başarısının ölçüsü bulunacaktır. Şiirin etkisi ve başarısı bir matematik grafiği gibi çözümlenebilir mi? Prpfesör Keating "saçmalık!" diye bağırır ve öğrencilerine kitabın  okudukları bu sayfalarını yırtmalarını söyler. Öğrenciler şaşırlarlar tabii... Hiç kitap sayfaları yırtılır mı değil mi? Ama bu Edebiyat öğretmeni bildiğimiz öğretmenlerden değildir. Öğrenciler bayılırlar bu duruma ve sevinçle kitabın giriş bölümünü yırtarlar. 
 
Profesör Keating bu yaptıklarının bir kavga bir nevi savaş olduğunu söyler öğrencilerine... Bu derste sözcüklerin  ve dilin tadına varmayı, kendileri için düşünmeyi ve  kim ne derse desin sözcüklerin ve fikirlerin dünyayı değiştirebilecek güce sahip olduğunu öğrenmeleri gerektiğini anlatır. Öğrenciler bir "sürü" değil, birer "insan"dır çünkü. Öğrenciler arasında 19.yüzyıl Edebiyatını öğrenmenin kendilerine katkı sağlamayacağını düşünenler vardır illa ki. Öğretmen çocuklara yanına toplanmalarını, onlara bir sır açıklayacağını söyler. Profesör sınıfın ortasında  yere diz çöker. Çocuklar da etrafına toplanırlar.  Nefis bir konuşma yapar. Der ki: "Biz hoş olduğu için şiir okuyup yazmıyoruz. İnsan ırkının birer ferdi olduğumuz için şiir okuyup yazıyoruz. Çünkü insan ırkının içinde coşkular vardır.  İktisat, Mühendislik, Tıp, Ekonomi, Hukuk vs.  yaşamak için gerekli asil birer meslektir çocuklar. Ama şiir .. güzellik...  aşk... sevgi...  biz bunlar için hayattayız."  Çocuklar ilgiyle öğretmeni dinlemektedirler. Profesör Keating Whitman'dan bir şiir ile devam eder. "Ah ben! Ah Yaşam! Hayatın anlamını arayan sorular... İnançsızların sonsuz sırası... Aptallarla dolu şehirler... Bunlar arasında yaşamanın anlamı nedir ki hayat! Cevap ver bana! Cevap ver!" Öğrencilerine bakar ve  "İşte cevap" der öğretmen... "Siz burdasınız. Hayat var ve hep olacak... Hep olacak. Güçlülerin mizanseni devam ederken sen de bir kaç dize katkı yapabilirsin." der. Öğrenciler büyülenmişcesine öğretmeni dinlerler. Son soruyu sorar öğretmen... "Güçlülerin mizanseni  devam ederken sen de bir kaç dize katkı yapabilirsin!" der  tekrar ve öğrencilerinin gözlerine tek tek bakarak sorar: "Sizin dizeniz ne olacak?" Robin Williams'ın olağanüstü oyuncuğuyla müthiş bir öğretmendir Profesör Keating! Ölü Ozanlar Derneği ise tek kelimeyle şahane bir filmdir.


6 yorum:

  1. Ah o film !! Bende çok iz bırakmıştır...

    YanıtlaSil
  2. Haklısınız Begonvilli Ev, müthiş etkili bir filmdir...

    YanıtlaSil
  3. Henüz izleyemediğim filmler arasında kendisi. En kısa zamanda izlerim umarım

    YanıtlaSil
  4. Ne güzel bir filmdir yahu, kitabını da okumuştum sonrasında... Ama filmi başka! Öğretmen denen varlığın ne denli önemli olduğunu hatırlatır... Bir de akabinde bu mesleği sadece "iş" olsun diye yapanların ne çok olduğunu...

    YanıtlaSil
  5. Konuşma Baloncuğu, hiç ihmal etmeden seyredin derim:)

    YanıtlaSil
  6. Haklısınız Cüneyt, öğretmenlere ithaf edilesi bir filmdir:)

    YanıtlaSil