Barış Bıçakçı'nın Sinek Isırıklarının Müellifi adlı romanının, ikinci bölümünü okuduktan sonra, ruhumu Orhan Pamuk'un Saf Ve Düşünceli Romancı kitabında anlattığı okur tipinden "saf okur" olanına akortladım. Romanın kahramanı Cemil'in, hayali bir karakter olduğunu unuttum da, Cemil'in, aslında romanın yazarı Barış Bıçakçı olduğunu farzetmeye başladım. Romanın kahramanı Cemil'i, romanın yazarı Barış Bıçakçı olduğunu farzedince, kitap artık roman olmaktan çıkıverdi de birdenbire denemeye kitabına dönüşüverdi. Zaten deneme kitabı okumayı oldum bittim severim. Ayrıca ne yalan söyleyeyim, zihnimin içinde oyun oynayıp, bir romanı, deneme kitabına dönüştürmek hoşuma gitti. Yazar değil de, okur olduğuma bir kez daha sevindim. Barış Bıçakçı kitabını ne maksatla yazmış olursa olsun, sinek ısırıklarının müellifi artık bendim. Şimdi elimdeki çayı kokladım. Barış Bıçakçı'nın kitabında söz ettiği Oktay Rifat'ı hatırladım. "Kaynayan çaydanlığın mutfağa diktiği o kokulu ağaç." Hımm... O kokulu ağacı odamın ortasında hayal ettim. Kitabı okumaya devam ettim. Deneme kitapları insanı bambaşka yazarlara, kitaplara, filmlere, fotoğraflara, müziklere, kokulara, tatlara ulaştırır. Barış Bıçakçı'nın bu kitabı denemeye dönüşünce, sahiden beni bambaşka dünyalara sürükledi. Misal, cümleleri arasında söz ettiği kitaplardan biri Yalnız Bir Avcıdır Yürek'ti. Daha önce hiç işitmemiştim. Küçük bir araştırma yaptım. Bu kitap sinemaya da uyarlanmış. Kitabın yazarı Carson Mc Cullers 1917 yılında Amerika'da doğmuş. Müzik eğitimini yarıda bırakarak yazmaya başlamış. Üniversitelerde yaratıcı yazım dersleri almış. Öyküleri dergilerde çıkmaya başlamış. Kendisi gibi yazar olan eşi intihar edince hayatı alt üst olmuş. Otuzlu yaşlarında geçirdiği felç sebebiyle sol tarafını kullanamayan yazar, elli yaşında ölmüş. Yalnız Bir Avcıdır Yürek, McCullers'in 23 yaşında yazdığı ilk romanıymış. Barış Bıçakçı'nın yazdıklarının yoluma çıkardıkları, beni başka hayatlara yönlendirmeye devam ediyor. İyi ki Sinek Isırıklarının Müellifi'ni bir roman gibi düşünüp, kitap içindeki herşeyi kurgu farzetmemişim. Saf bir okur olarak Barış Bıçakçı'nın romanını, deneme kitabına çevirip okudukca, kara noktamda kalan, daha önce görüp işitmediğim ne çok yeni bilgilere ulaşacağım kim bilir? Sırada ne var? Julio Cortazar'ın Ayakizlerinde Adımlar ve Mırıldandığım Öyküler. Ne güzel! Çok sevindim.
Carson mc Cullers'in "Küskün Kahvenin Türküsü" de çok güzeldir, hatta daha güzeldir...
YanıtlaSilHımm, Leylak Dalı, Kahvenin küskününü, hele küskün kahvenin türküsünü merak ettim:)
SilHüseyin Kıyar'ın Hisardan Ahmet kitabı da çok güzeldir. Yazar Barış Bıçakçı'nın arkadaşı imiş...
YanıtlaSilLeylak Dalı, size yetişmeme imkan ve olanak yok hocam:)
SilBakmayın siz benim böyle yazdığıma, kimbilir ne zaman bu kitapları alacağım? Du bakalım, niyetine gireyim, kısmetse okuyacağım diyeyim:) Teşekkür ederim.
Off nasıl güzel bir keyif... Mutfağıma bir ağaç dikmek sonra gölgesinde elimdeki kitabın kelimelerinde yüzmek için ayağa kalmamı engelleyen sebepkarlığımı yenecek kadar ağzımın sularını akıttı.Sağolasın. Sevgiyle...
YanıtlaSilSahiden şahane bir keyif Özgür:) Hayali yeter! Sevgiler.
Silsinek ısırıklarının müellifi'ni okurken ilk kez bir kitapta bajsi geçen yazar ve kitap isimlerini not almıştım.iki sayfaya yakındı. barış bıçakçı'nın başka kitabını okumadım ama onu okurken çok keyif almıştım.cemil'in hayatına biraz özenmiştim aslında.
YanıtlaSilKara Kitap, Bizim Büyük Çaresizliğimiz tam öykü ya da roman tadında. Sinek Isırıklarının Müellifi sanki Barış Bıçakçı'nın neler okuyup, neler düşünüp, neler yaşayıp yazar olduğunu anlattığı bir deneme kitabı gibi. Sadece tarzı değişik, bütün bunları kendisi değil de Cemil yaşamış gibi yazmış. Eee, ne yalan söyleyeyim böylesi farklı olmuş. Böyle okumak istedim kitabı. Böylesi hoşuma gitti:)
YanıtlaSil