28 Ağustos 2011 Pazar

Bayıldığım Müzikler - Bob Dylan - Yılgınlar Sokağı - Desolation Row



Asılanların kartpostallarını satıyorlar
boyuyorlar kahverengiye pasaportları
denizcilerle dolu güzellik salonu
sirk geldi şehire
kör komisyoncu geliyor işte
transa sokmuşlar
tek elinden trapezciye bağlı, diğeri cebinde
ayaklananlar tedirgin
kalacak bir yere ihtiyaçları var
 hanımefendi ve ben bakarken yılgınlar sokağından


 
cinderella'nın işi öyle kolay görünüyor ki
" anlamak için birini sert biri gerek " gülümsüyor
ve ellerini arka ceplerine sokuyor
tıpkı bette davis gibi
ve romeo geliyor, inleyip duruyor
" sen bana aitsin sanırım "
biri şöyle diyor: " yanlış yerdesin dostum " 
" çekip gitsen iyi olur "
ambulanslar gittikten sonra
duyulan tek ses
cinderella 'nın süpürgesi
süpürüyor yılgınlar sokağını


görünmez oldu ay
yıldızlar başladı saklanmaya
falcı kadın her şeyi içeri kaldırmaya başladı
 habil ve kabil dışında
ve notr dame' ın kamburu
sevişiyor herkes
ya da bekliyor yağmuru
ve o sevecen insan, giyiniyor
şov için hazırlanıyor
karnavala gidecek bu gece
yılgınlar sokağına

  ophelia pencerenin altında
onun için oyle çok korkuyorum ki
yirmibirinci yaşgününde
daha şimdiden yaşlı bir kadın gibi
ölüm çok romantik, tabi ona göre
demirden bir yelek giyiyor
mesleği dini, günahıysa cansızlığı
ve gözleri
nuh 'un devasa gökkuşağında
dikilmiş durumda
vakit geçiriyor göz atarak
yılgınlar sokağına

  einstein robin hood kılığında
geçmişi bir sandıkta kilitli, bir saat önce de bu yoldan geçti
arkadaşı bir kıskanç keşiş
öyle korkak görünüyordu ki
bir sigara otlanırken
yağmur borularını koklayarak
sonra da alfabeyi okuyarak gitti
ona dönüp bakmak aklına gelmez şimdi
yalnız bir zamanlar keman çalarak şöhret olmuştu
yılgınlar sokağında

dr. pislik bütün dünyasını saklıyor
deri bir kap içinde
tüm cinsiyetsiz hastaları
onu uçurmaya çalışıyor
hemşiresi ezik bir tip
siyanür deliğinden sorumlu
bir yanda da kartları tutuyor
üzerinde " ruhuma acıyın " yazan 
hepsi birden düdüklerini çalıyor
seslerini duyabilirsin
kafanı yeterince uzatabilirsen
yılgınlar sokağından





sokağın karşı tarafında perdeleri çivilemişler
şölene hazırlık var. operadaki hayalet
bir rahibin mükemmel imgesi
kazanova 'yı kaşıkla besliyor
kendine güveni artsın diye
sonra öldürecekler onu özgüveniyle
sözcüklerle zehirleyip
sıska kızlar bağıran hayaletlerin seslerini duyuyor
" hemen uzaklaşın buradan, yoksa bilmiyor musunuz?
kazanova cezalandırılıyor.
gittiği için yılgınlar sokağına. "


 


ajanlar geceyarısı
tüm insan üstü tayfayla birlikte
herkesi toplamaya başlıyor
kendilerinden çok şey bilen
onları fabrikaya getiriyorlar
omuzlara kalp krizi makinasının bağlandığı
sonra sigortacılar 
gazyağı getiriyorlar kalelerden
kontrol eden kimse kaçmasın diye
yılgınlar sokağından


 övgülerin hepsi nero 'nun neptün 'üne
sabah erken yola çıkıyor titanic
herkes haykırıyor " kimin tarafındasın? "
ezra pound ve t.s. eliot
kaptan köşkünde dövüşüyorlar
kalipsocular gülümserken
ve balıkçılar çiçek uzatıyorlar
denizin vahşi pençeleri arasında
güzel deniz kızlarının gelip geçtiği
hatta kimsenin de üzerinde pek düşünmesi gerekmediği
yılgınlar sokağı hakkında

  evet dün aldım mektubunu
nasılsın diye sorduğun zaman
şaka mıydı bu?
o sözünü ettiğin insanlar
evet tanıyorum, ama pek tekin değildir onlar
yüzlerini tekrar düzenlemem gerekti
sonra da yeni birer ad verdim hepsine
şu sıralar pek iyi okuyamıyorum
bana mektup gönderme artık
eğer onları postalamayacaksan
yılgınlar sokağından



NOT: Şarkının Türkçe çevirisini Mr. Tambourine Man'ın bloğundan aşırdım. Of, Bob Dylan'ın Mr. Tambourine Man şarkısını da ne severim:)


14 yorum:

  1. bu adama tümden, hepten, koşulsuzca bayılınır bence..

    gerçekten hakkını veren müzisyenlerden.. ve hakkı verilmesi gereken adamlardan :)

    ayrıca mr. tambourine man şarkısına ben de bayılırım.. fakat babama bir türlü sevdiremedim :))

    YanıtlaSil
  2. Minik çaplı bir Bob Dylan dinletisine vesile oldun, iyi ki uğramışım.

    YanıtlaSil
  3. bob dylan çok severim. Mr. Tambourine Man ve one more cup of coffee favori şarkılarım

    YanıtlaSil
  4. Her zaman beklerim Two.. Sağolun:)

    YanıtlaSil
  5. Aaa! Erge, madem öyle buyrun böyle:))

    http://hayalkahvem.blogspot.com/2011/01/icinde-kahve-olan-her-seyi-severim-bob.html

    YanıtlaSil
  6. Of, ya bu şarkısına ne diyeceksiniz!Müthiş..

    http://hayalkahvem.blogspot.com/2010/12/sevdigim-film-muzikleri-natural-born.html

    YanıtlaSil
  7. Bob Dylan'ın yeri bir başkadır. One More Cup of Coffee 'yi öyle çok dinlemiştim ki...

    YanıtlaSil
  8. Teşekkür ederim. Şarkı iyi geldi..

    YanıtlaSil
  9. Şeytanın "Yaz" Dediği... Bob Dylan diyoruz.. başka bi şi demiyoruz bugün:)

    YanıtlaSil
  10. Ne hoş:)) ben de yazmıştım Bob Dylan'ı.

    ''Ah Bob! Yine Gülümsettin Beni / İhtiyar Delikanlı'' başlığı ile..

    http://begonvilliev.blogspot.com/2010/04/ah-bob-yine-gulumsettin-beni-ihtiyar.html

    YanıtlaSil
  11. Begonvilli Ev, Bob Dylan yazısı görüp dayanamam.
    Hemen okurum. Hem begonvilleri koklayayım. Hem yazıyı okuyayım:)

    YanıtlaSil
  12. evet bob diyoruz basak bir sey demiyoruz .

    guzel geldi, iyi geldi : )

    YanıtlaSil
  13. Bu şarkının bizdeki karşılığı Erkin Koray-yalnızlar rıhtımı olması muhtemeldir.

    YanıtlaSil