10 Haziran 2009 Çarşamba

Çoğu Gitti Azı Kaldı, Değil mi?

Cayır cayır bir hava! Halsizim, mecalsizim… Baksana, ben bütün yaz, hep böyle hicran dolu sözlerle mi başlayacam yazılarıma? Aaa! Ne bu ya! Ben yazarken sıkılıyorum kendi durumumdan, okuyucu ne yapsın, öyle değil mi? Tamam! Neyse ne, kardeşim. Yaz mevsimi işte altı üstü üç ay... 365 günde toplasan sıcak gün sayısı ne kadar olacak ki! Hah, şöyle, toparlan bi kendine gel değil mi? Nedir bu inleyen nağmeler vaziyetleri! Sıkıla patlaya, yana yakıla olsa da geçecek bu sıcak yaz günleri… Darlanma bu kadar. Tamam, çok iyi… Böyle yazmaya devam et,devam… Sakın bırakma! Ben her yaz böyle olurum. Halsiz olur, mecalsiz olurum. Yaz ortasına doğru sıkılırım kendimden, bir karıncalanmadır başlayıverir birden, taşar içimden ruhum… Hahha! Ben her bahar aşık olurum şarkısı da bu kadar atmasyon yaz’a uydurulur!Pes yani!

Off! Karnım nasıl aç. Evdekiler de acıkmış belli….Derinden derinden miyav miyav sesleri geliyor. Hımm, henüz yemek yapmadım ki! Durma hakkımı kullandım akşam eve geldiğimde… Bir süre kıpırdamadım, durdum kaldım öylece. Dert değil canım, yaparım hemen. Kolay bir yemek olmalı kolay. Ne yapsam? “Selam!” dedim dolaba, açtım kapısını. Bomboş. Of ya alışveriş de yapmamışım. Ne olacak şimdi? Peki olanlara bakalım… Yumurta, tereyağ, yoğurt, bir anda gözüme çarpan… Heyy, tam omletlik malzeme! Off, şahane bir omlet yaparım şimdi, parmaklarını yerler billahi! Bizim evin erkekleri, bu işe ne derler peki? Hele küçük paşa yok mu, iki numara… Zor beğenenlerden… Şövalye ruhludur zat-ı şahaneleri, her yemeği beğenmez kendileri… Yemekler mükellef hazırlanacak, saraylı soyundan geliyor sanki! Ben şimdi bir masa donatırım, kral masası gibi. Masanın netlik ayarını tam sağladım mı, sadece omlet ve ayran varmış anlamaz ki. Güzel bir masa örtüsü sererim, tertemiz mis gibi... Kadehler içinde buz gibi ayran, ortaya koyarım pişirdiğim omleti papatya misali, hem de balkona, Marmara denizine sıfır manzara, bir mucize yaratırım bir solukta, şaşar kalırlar valla!

Off! Of!! Sonbaharın gelmesine şunun şurasında ne kaldı ki?

4 yorum:

  1. "Sonbaharın gelmesine şunun şurasında ne kaldı ki?"
    Çok var abla, maalesef daha çok var... :-(

    YanıtlaSil
  2. Yapma Ninjacım! Ancak kendimi teselli etmeye çalışıyorum, yapılır mı bu bana Tuğba! Denir mi çok var diye:) Allah Allah!

    YanıtlaSil
  3. Hehe:) Nincanın acımasız tarafını göstermek istedim. Çok caniyim vesselam! Valla Misiz Vildan abla, ben de çok mutsuzum sıcaklardan, mutsuzluğumu yaymak istedim bir kerecik olsun :))

    YanıtlaSil
  4. Hani hep Güneş'e enerji kaynağımız demezler mi?
    Bizim enerjimizi alıyor, kendi enerjisiymiş gibi satıyor olmalı elaleme:)

    YanıtlaSil