Bedri Rahmi Eyüpoğlu “Klasiklerin en kötü kaderi,okunmadan bilinmeleridir.”demiş. Ne kadar doğru söylemiş! Klasiklerden konusunu çok iyi bildiğim ama okumadığım onlarca kitap vardır muhtemelen. William Shakespeare’in Macbetch adlı eserini bilirdim. Tiyatroda seyretmişliğim de vardır. Ama okumamıştım, şimdi ne yalan söyleyeyim. Bu hafta sonu çizgi romanını okudum. Mutlaka duymuşsundur. NTV yayınları, artık klasiklerin çizgi roman versiyonlarını çıkarmaya başlamış. İlk kitap, Sevin Okyay’ın tercümesiyle ve Jon Hawart’ın çizimleriyle Shekespeare’in ünlü Macbetch’i. Gerçekten etkileyici ve sürükleyici. Klasik bir eserin çizgi romanını okumak acayip keyifli. Doğrusu bir sonraki kitabı sabırsızlıkla beklemekteyim.
Ben şimdi Macbetch hakkında yazı yazmak istemiyorum. Çok merak eden, alır kitabı okur. Bence almalı zaten. Mutlaka her kitaplıkta olsun. Bak şimdi… Kitabı okuyordum. Sayfa 88 . Perde Dört. Sahne İki. Bu sayfada bir şey dikkatimi çekti. Macduff’un şatosundayız. Lady Macduff, kocasının İskoçya’dan ayrıldığını Rosse Beyi’nden öğrenir. Üzgündür. Bu gidişin korkudan mı yoksa bilgelikten mi olup olmadığını konuşmaktadırlar. Lady şöyle der.” Karısını, çocuklarını ve ünvanını ardında bırakmak mı bilgelik? Bizi sevmiyor.” Çizgi romanın bu karesinde, Lady ellerini yüzüne kapamış ağlamaktadır. Şimdi benim kafama takılan cümleye geldik işte. Sözlerine şöyle devam eder: “ Doğru değil bu… Çünkü kuşların en küçüğü, minicik çalıkuşu bile yavrularını korumak için baykuşla dövüşür. Korkusu, ailesine olan sevgisinden büyük. Sebepsiz kaçmanın bilgece bir yanı yok. “
Çalıkuşu mu? Sahiden acaba orijinalinde de çalıkuşu mu yazıyordu? Çalıkuşu Reşat Nuri Güntekin’in ünlü romanı ya. Eee? Bak şimdi. Baykuş Shakespear’ın orijinal kitabında da baykuştur. Olabilir. Kafam bunu basıyor. Baykuşta sorun yok. Kolaylıkla kabulleniyor. Ama Shakespear’ın kitabında nasıl çalıkuşu geçebilir? Çalıkuşu demek Reşat Nuri Güntekin demektir. Çalıkuşu bir kuş da olsa, bizimdir ve bizim romanımızdan ibarettir. Nedense çalıkuşunun Macbetch içinde geçmesi şu garip aklıma bir an aykırı geliyor, bir türlü kabullenmiyor. Bir an olur ya hani. Kabullenmeme hali. Öyle bişi. Neyse ki sonra kabullendi de, okumaya devam ettim. Böyle olurum bazan işte. Aklımın iplerini salarım...O giderken bir an peşinden bakarım... Bir an!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder