15 Kasım 2009 Pazar

Domuz Gribinden Nasıl Korunacaksın Bu Durumda?

Eğer Ataol Behramoğlu'nun dediği gibi, yaşadıklarından öğrendiğin bir şey varsa… Eğer yaşadın mı bir şeyi, yoğunluğuna yaşamaya inanıyorsan… Bitkin düşüyorsan koklamaktan bir çiçeği… Uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara… Bırakabilen biriysen kendini tembelliğin kucağına… Bir kum tanesi gibi... Bir yaprak gibi... Bir taş gibi... Bütün müzikleri, tüm benliğin seslerle, ezgilerle dolarcasına alabildiğine dinlemeyi seven biriysen eğer… Bir kayadan zümrüt denize dalarcasına, balıklama dalmayı seviyorsan hayatın kucağına.. Hani bilirsin ya, gözü kara… Uzak ülkeler, tanımadığın insanlar ilgini çekiyorsa hala… Bütün kitapları okumak arzusuyla yanıyorsan… Değiştirmek istemiyorsan hiçbir şeye, bir bardak su içmenin mutluluğunu sağlık ve huzurla… Hayattaki bütün sevinçleri yaşama arzusu ile doluysan eğer… Kimi zaman kederi de yaşadıysan, tüm benliğinle, namusunla… Acıların da sevinçler gibi insanı olgunlaştırdığına inanıyorsan eğer… Ömür denilen şeyin hayata sunulmuş bir armağan olduğuna… Ve hayatın da insana sunulan bir armağan olduğuna inanıyorsan eğer… Hele hele... bir de... Tüm bunların üzerine, gördün mü arkadaşlarını... sevdiklerini... sımsıkı kucaklamadan duramıyorsan eğer… Söyler misin domuz gribinden nasıl korunacaksın bu durumda? Hani seni görünce dayanamayıp sımsıkı kucaklıyorum ya... İşte bu sebeplerden... Kusura bakma!


NOT: Ataol Behramoğlu'nun harika şiiri Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var şiirinden uyarlayarak yazdım.

1 yorum:

  1. şiiri nasıl gündelik hayata uyarlamışsınız! elinize sağlık çok güzel olmuş. domuz gribinden korunmak için birsüre kimseyi kucaklamamak lazım. galiba:)

    YanıtlaSil