Hoppala! Hafıza ne tuhaf bir kutu!
Hangi tozlu çekmecesinden çıkartıp dilime düşürdü bilmiyorum. Az önce
masamdaki poliçeleri inceliyordum. Herşey birdenbire oldu... Adeta
hayal gibi... Bak şimdi... Birdenbire Zeki Müren'in o güzelim şarkı
söyleyen sesi kulağımda çınlıyor... Oturduğum yerde usul usul salınmaya
başlıyorum. İncelediğim poliçeyi imzalarken, sadece benim işitebileceğim
sesle mırıldanıyorum... "Gün ışığında yola koyuldum. Elimde kandil gözümde mendil. "
Tuhaflık hissediyorum. Yıllardır bu şarkıyı dinlemedim. İçimdeki ben
beni dürtüyor sanki. Of! Yoksa ben gene mi gitmek istiyorum? Yooo...
İmzaladığım poliçeleri havada dalgalandırıyorum. Sesimi yükseltiyorum...
"Vefa arıyorum... Dost arıyorum... Şefkat arıyorum... Aşk arıyorum..."
diye şarkı söylemeye devam ediyorum. Dayanamıyorum... Bu kez ayağa
kalıyorum... Sabahtan beri inceleyip imzaladığım poliçeleri kucağıma
alıyorum... Odamdan çıkıyorum. Koridorda müziğin ritminde dans ederek
yürüyorum... Sesim boş koridorda çınlıyor... "Vefa uzaklarda kalan bir his."
diyorum. Şarkı söylemeyi hoop diye kesiyorum. Olduğum yerde duruyorum.
Bir süre sonra salınarak yürümeye ve şarkının kalanını söylemeye devam
ediyorum. "Dost eski şarkılardan bir iz." Gene olduğum yerde
duruyorum. Ofistekilerin oturduğu salonun kapısındayım artık. Beni
görüyorlar. Berna saçlarını geçen hafta sarıya boyatmıştı. Onun önüne
iki adımda gidiyorum. Göğsüme bastırdığım poliçeleri masasına "şaak"
diye koyuyorum. Gözlerinin içine bakarak... "Şefkatse bardaki sarışın kız" diyorum. Gülüyor. Masanın önündeki koltuğa çöküyorum... "Dizlerimde derman... Kalemimde mürekkep bitti. Kahvem... Kahvem nereye gitti?" diyorum... Gülüyor. Gülüyorum... Özlem'e dönüyorum. Şaşkın şaşkın bakıyor yüzüme... Ellerimi ona doğru uzatıyorum... "Vefa arıyorum... Dost arıyorum... Şefkat arıyorum... Kahve arıyorum..."
diyorum. "Tamam, anladım. Kahve kriziniz tuttu." diyor. Gülüyor.
Gülüyorum. Gülüyoruz biz. Kahve yapmak için salına salına mutfağa doğru
gidiyorum.
O şarkı BURADA
bazen hafızamız bize böyle oyunlar oynuyor... dile takılan şarkıdan kurtulmak da o denli zor ki... ne yaparsanız yapın zihninizde.. ta ki yerini bir başkası alana dek... sevgiler...
YanıtlaSilSelam Emine, ofis hayatı sıkıcı olabiliyor. Arada ofiste numaralar yapıp renklendirmek gerekiyor:) Şarkıların melodisinde sigortalılar yokken, salınarak dolanmayı seviyorum:) Hep çalış, çalış nereye kadar öyle değil mi:)) Sevgiler benden.
Sil"Vefa arıyorum... Dost arıyorum... Şefkat arıyorum... Kahve arıyorum..." ühü ühü ühü bizim bu yeni yerde kahve servisi yok,ben de kahve arıyorum.ağlıcam şimdi.
YanıtlaSilNasıl yani Kara Kitap, senin çalıştığın yerde kahve, çay servisi yok mu?
SilHıımm, çalışanlar birleşip bir su ısıtıcı alsanız mesela. Ya da hani o ucuzundan elektrikli Türk kahvesi cezvesinden... Kim ne diyecek ki?
Bu tip durumlarda "krizim tutar, gözüm bişi görmez" filan deseydin keşke:)
Kendi işini kendin görmelisin o halde Kara Kitap. Oflamadan, ağlaşmadan acaba nasıl çözüm bulurum diye düşün bakalım. Mühendis sensin Kara Kitap, ben mi sana bu numaraları öğreteceğim:)) İstersen var ya sen bu işi şıp diye çözersin. Kesin çözersin:))
ah bana bağlı olsa çözüm üretmek basit.ama baştaki amir kişisi yasaklamış türk kahvesini. ben de granül kahve sevmediğim için mahrum kaldım güzelim türk kahvemden.
SilKara Kitap, özlemek güzeldir:) Akşam eve gidince yemekten sonra içsen keşke.
Silkahve gerçeğe dönmedikçe sen hayale dalıyorsun demek ki. kahve ve hayallerin arasında tersi orantı var gibi :)
YanıtlaSilCem, bende sakın orantı filan aramayın. Tuhaf biriyimdir. Her işte tuhaf orantılar kurarım:) Hayal etmeyi ve kahveyi çoook severim:)
SilBir şarkı bana geçmiş bir anı anımsattığında kokusuyla birlikte gelir. Bir baharat, bir çiçek ya da parfüm ama illa ki kokulu:)
YanıtlaSilHımm, sahi mi? iyi ki yazmışım bu yazıyı o halde Bahar, sevindim:)
Silkahvenin dostluk hatıra gibi duygusal bir yanı var.ne demişler kahve bahane sohbet şahane,ve ilk içtiğim kahvenin hatırı dolmadı daha...üstelik 11 yaşında kiminle içtiğimi hatırlamıyorum. hayal kahvem,kahveye beklerim bu arada bahçedeki söğüdün altına:)
YanıtlaSilHımm. Bahçedeki söğütün altında kahve teklifinize hemen "tamam" diyorum:))
Sil