Bu gece… Tam bilgisayarımı kapatıp, yatacaktım... Arkadaşım Dilek msn’den önce “Merhaba!” deyip, akabinde benimle iki çift laf etmek istediğini söylemesin mi? Önce uykulu gözlerle heyecanlandım birden, ne diyeceğimi bilemedim. İnan bana… İki gözüm önüme aksın ki, telaştan resmen iki ayağım bir pabuca girdi. Dilek en iyi arkadaşlarımdan biri… İki kere iki dört yani.. İkili oynayamam… Yüzüne gülüp, msn de görmemezlikten gelemem ki. İki ahbap çavuş gibiyizdir biz. Teklifsiz birbirimize gider geliriz. "Tamam" dedim. Lafladık biraz. Uykum açıldı bu durumda tabi... Laf lafı açtı… Bir süre Hayal Kahvem’deki yazılarım hakkında konuştuk. İki arada bir derede, bana “Deyimlerle deneme yazıları yazmaya çalışıyorsun ama çok baştansavma oluyor yazdıkların haberin olsun!" gibi bir şeyler demesin mi? Vay canına sayın seyirciler! Demek deyimlerle deneme yazılarım hakkında, aklından geçenler böyleyken böyleydi. İki elim şakaklarımda düşündüm. İki gözümün nuru arkadaşım bu gece yarısında, neden bana böyle şeyler söylüyordu ki? Tutamasaydım kendimi, iki gözüm iki çeşme ağlayacaktım vallahi! Hatta üzüntüden bir ara dünyam döndü de bayılıp iki seksen yere uzanmaktan zor kurtardım kendimi.. Dedim ki Dilek’e… “ Uykum geldi. Kusura bakma.. Ya uyuyacağım… Ya uyuyacağım… İki şıktan biri!..
İkidebir msnim gitti..ikiletmemek için sormadım. ikimiz buluşunca iki laf arasın da iki şık şık, bir tıktık öğrenirim artık. ikiliyorum şimdi ben..saat iki olmuş. Yarın ikitellide olmam lazım. Yatmadan da yemek yapmalıyım. İkitaşar, bir pişer, güzelin aşı tez pişer nasılsa.
YanıtlaSiliki geceler :)
Denemeyi okudum çok güzel, tam yorum yazacaktım ki, Dileğin yorumunu okuyunca yok dedim bu deneme beni aşar... Hadi Elvan ikile:))
YanıtlaSilsiz iki canbaz biyoniksiniz sanırım.gecenin ikisinde bu konuşmalar beni şaşırtı ikileme düştüm,ben çok mu tembelim yoksa ?iki arkadaş bir elin nesi var ikielin sesi var diyip motivasyon artırmaya devam bence.
YanıtlaSilPeki bu yorumlardan sonra kimi geceler evden pijamalarımla Dilek'e nasıl terliksiz usulca kaçtığımı ve gece yarılarından sonra çiğ börek yapıp seyrettiğimiz filmleri nasıl kahkalarla anlattığımızı falan anlatmayayım artık.. O başka bir deyimlerle denemeler yazı konusu olsun:)) İki kere iki dört eder. Doğru. Depremden sonra biz iyice tuhaflaştık:)
YanıtlaSilOlamaz böyle bir şey. Yazdım yazdım yorumum gitti silindi. Şimdi kısaca tekrar yazmak zorundayım.
YanıtlaSilSoru1: bu yazının fotografındaki küçük cin gibi kız senmisin. Sen değilsen ben nerden tanıyorum onu. Yoksa benmiyim. Küçüklüğümün aynasında mı görmüştüm acaba.
Yoksa sensin de.. ben o zamanlar seninle oyunlar mı oynardım.
Soru2: Balıklar harika olmuşdu. İnan nerdeyse hepsini yiyip benim evlada bir tane bile bırakmıyacaktım. o balıklarım modelini markasını merak ettim. Yani cinsi ne idi biraz küçüktü ama terier değildi. İstavrit gibi kılçıklı değildi. golden redriver gibi püsküllü de değildi. Türk lokumu gibi birşeydi. Ama kafaları da vardı.
Harika idiler. Ellerine sağlık kardeş. Galiba çok uykum geldi. kelimeler uçuşuyor gözümde. Yarın öğrenirim okulda.
Sağlıcakla.
Selam Dilek,
YanıtlaSilBu kızın fotoğrafını o kadar çok kullandım ki hayal kahvem de, ben gibi görebilirsin:) Bi de biri canımı sıkarsa yüzümün mimiği böyle oluyor.
Çocukluğumu buldum diyebilirim:))
Dün akşam sana getirdiğim balığı mı soruyorsun?
Dilek bir şey itiraf etmeliyim o bir tabak balığı bitişik komşum Şeraza'ya hazırlamıştım. Balık pişirince kokuyor ya illa veririm kendisine. Şeraza düm akşam evde yoktu. Ben de alt kata sana indirdim. Balık alt çaprazımda oturduğun için sana kokmuyordur diye düşünüyorum. Her balık pişirdiğimde sana vermiyorum:) Kokmuyor diğ mi Dilek:))
O balık tekirdi! Tekir! Of, çok severim. Nerdeyse kafasıyla, kılçığıyla yerim diyebilirim. Aslında komşularıma verirken elim titriyor titremesine, pek vermek içimden gelmiyor ne yalan söyleyeyim:)) Ama vermeyince de kokuyor diye boğazımdan geçmiyor bu sefer..
Tadımlık veriyorum işte artık idare ediverin:))
Tekir Dilek.. Allahım sen daha önce tekir yemedin mi? Ben tekirsiz yapamam... Her hafta hapur hupur yerim:)))