13 Ağustos 2010 Cuma

Kardeşle Bir Ramazan Gecesiydi...

Geçen sene bir Ramazan gecesiydi.. Benim kardeş aradı. "Abla haydi teraviye gidelim mi?" dedi. "Teraviye mi? Sahiden mi?" dedim. "Evet, hani eski günlerdeki gibi." dedi. Baktım bizim ahaliye. O gece televizyonda Galatasaray'ın maçı vardı. Valla evden gizli kaçsam haberleri olmazdı. Öyle dalmışlardı maçın derdine. "Tamam kardeş" dedim. "Haydi gidelim!"

En son bir Kadir Gecesi'ydi. Arkadaşımla birlikte İzmit'te teraviye gitmeye niyetlenmiştik.. Biraz gecikmiştik. Aslında amacımız Mimar Sinan'ın ünlü yapıtı Yeni Cuma Camii'ne gitmekti. Baktık ki oraya kadar gidersek çok geçikeceğiz. Önümüze ilk çıkan caminin önüne arabayı park etmiştik. Bu yeni bir camiydi. Dolphin'nin yanındaki Eren Cami. Daha önce hiç gitmediğimiz için, camiye nereden gireceğimizi bilemedik. Bazı kadınlar da bizim gibi gecikmişlerdi. Onların peşi sıra ilerleyip camiye yan kapıdan girdik. Zaten girer girmez de namaza duruldu. Biz de en arkada saf tuttuk. Namaza başladık. Önce yatsı namazının ilk dört rekatını herkes kendisi kıldı. Sonra dört rekat farzı hoca kıldırdı. Gene iki son sünneti kendimiz kıldık. Sıra teravih namazı kılmaya geldi. Dörder rekattan 20 rekat kılacağız. Uyduk imama, başladık namaza. Ayaktayız. Malum önce subhaneke, ardından euzübesmele içimizden okuyoruz sonra Fatiha ve bir sureyi hocanın okuması gerekiyor. Hoca Fatiha'yı okudu ve ardından sureyi okumaya başladı. Tamam bekliyoruz sureyi okumayı bitirmesini. Okuyor, okuyor, okuyor. Sure bir türlü bitmiyor. Bu arada caminin başka taraflarından defalarca patır patır secdeye inip kalkma sesleri geliyor. Sanıyorum hocanın okuması bir beş dakika falan sürdü. Derken Allahüekber dedi . Biz de rüküya ve secdeye indik. Bu uzun sure okuma her rekatta devam etti. Normalde 45 dakika falan sürecekken teravih namazı, sanıyorum iki saat civarında sürdü. Sonra anladık ki burası caminin özel bölümüymüş ve hatimli teravih namazı kılınmaktaymış. Yani her rekatta bir sayfa kuran okumaktaymış hoca.. Hem de uzata uzata.. Kadir gecesiydi ya bu da sanırım Allah'ın bize bir hikmetiydi, öyle değil mi? Ayrılmadık cemaatten. Uzun teravih namazını kıldık sonuna kadar.



Şimdi bu durumu bildiğimden "Kardeş uzun teravi olmasın sakın!" demiştim. "Yok ablam, uzun değil, bizim hoca okadar hızlı ki insanlar kaçmasın, cemaat çoğalsın diye en kısa sureleri okuyor. Namaz neredeyse yarım saatte bitiyor."dedi. "Camiden sonra kahve içeriz ama değil mi karşı kafede?" dedim. "Tamam ama dedikodu yapmak yok!" dedi. Güldüm. " Gündüz Allah rızası için aç kalan, gece de Allah rızası için teravih namazı kılan kulların, azıcık izin verilmez mi acaba dedikodu yapmalarına?" dedim.. Kardeşim tutamadı kendini artık... Biraz da öğretmenlik de olunca serde: "Aaa! Tövbe tövbe ablam ya! Ne zaman büyüyeceksin sen?" dedi. Tövbe vallahi! Biz o gece hem teraviye hem de kafeye gittik. Hem namaz kıldık.. Hem kahvemizi içtik.. Dedikodu mu? Biz mi? Allah saklasın! Asla! Asla!... Asla dedikodu falan yapmadık! Sanıyorum.. Yooo.. Daha neler? Yapılır mı Ramazan ayında öyle şeyler! Bilakis Ramazan ayı yüzü gözü hürmetine bir ay bari, hırsız hırsızlığını, arsız arsızlığını bırakır derler. Tövbe! Tövbe! Yaa.. Böyleyken böyle işte...

12 yorum:

  1. Ne güzel bir başlık olmuş. ''Seninle bir sonbahar akşamıydı'' der gibi geldi bana.
    Çok da bilgilendirici bir teravi olmuş.
    Bana hayatımda ilk teraviye gidişimi hatırlattı bu. Bizim yazlık köydeki balıkçıların kızları ile gitmiştim. Onlar benim çocukluğumdan beri arkadaşlarımdır.
    -hadi gidelimmi gidelim dediler.
    Küçük yerlerde bu bile kızların hayatında büyük heyecandır. Kakara kikiri yaşlardayız.
    -Uzun etek giy, başına da örtü al dediler bana.
    Uçları fırfırlı ispanyol eteğimi giydim ve örtü olarak ipek fularımı aldım yanıma.
    Egenin yaşlı, genç, toplu, tombul zeytinyağı güzeli bayanları her secdede top gibi elastiki hareketlerle ahşap cumbayı gümbür gümbür sallarken..aralarında sersemlemiş bir sinek gibi kalmıştım. İpek fular saçımdan kayıyor,saçlarım sağa sola dağılıyordu. Her eğilmemde ayaklarıma dolanan uzun eteklerim doğrulmamı engelliyordu. Etek ve eşarbımla verdiğim mücadelede etrafımdaki bayanlarda bana yardım ediyor beni çekiştirip duruyorlar ama teravi bir türlü bitmek bilmiyordu. Çok yorulmuş bitmiştim.
    Ben b u teraviyi beğenmedim deyip yarıda terketmek olmazdı tabiiki. Sinemadaki gibi frigo gazoz molası verecek de değillerdi ya.
    Ertesi gün bütün kaslarım tutulmuştu.
    Ya işte böyle Vildancığım. Yazının ve günün manasına uymadı bu yazdıklarım biliyorum ama hatırlayınca acı ama gerçek diye yazıvermişim işte. İyi ramazanlar..sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Dilek bugün var ya başımı kaşıyacak halim yok.. Acayip bir iş yoğunluğum var anlatamam sana.. Bir de hava sıcak.. Off! Sadece ofiste değil üstelik işim.. Ayrıca toplantı da yoğun bir gün.. Gidiyorum.. Geliyorum.. Eee.. Niyetliyim.. Açım.. Susadım.. Kahve istiyorum.. Hatta yanına istediğim bir şey daha var bilirsin:) Yok ama.. Mubarek Ramazan ayında gayret ediyorum anlayacağın.. Az önce biraz bitik vaziyettim artık inan bana.. Ofiste diğer odada klima var.. Bilirsin benim odada klima yok.. Yerine kafamın üzerinde pır pır pervane dönmekte.. Niye? Kendimi bir film fonunun içinde hissediyorum böyle de ondan:) Ne şaşkınım değil mi? Sanki burası Kazablankaymış.. Hatta Casablanca filminin bir dekoru içindeymişim gibi hissediyorum da.. Öyle işte.. Günlük hayatta hayallere devam ediyorum anlayacağın halen böyle:) Ben ise bu kara saçlarımla nasıl oluyorsa Ingrid Bergman oluyorum bu durumda tabii..Ne yapayım bu filmde durumlar böyleydi.. Sonraaaa.. Heyy.. Hatta "play it again, Sam" diyorum galiba... Sonraaaa.. Humprey Bogart... Yooo.. Dur bir dakika.. Ben nereden geldim şimdi buralara... Hoppala.. Dilekciğim aslında ne yazacaktım biliyor musun sana?
    Bak şimdi.. Çok işim var dedim ya.. Yoruldum.. Bittim dedim hani.. İşte senin bu yorumunu okudum ya çok güldüm Dilek inan ki.. İlaç gibi geldi:))) Allah ne muradın varsa versin:)
    Hasretle öpüldün:))Bu sene seni teravihe götüreceğim hazır ol... Böyle işte:))

    YanıtlaSil
  3. haha..Ingrid Bergman ha..çok alemsin. Bir odada Ingrid Bergman .. diğer odadakide Cary Grand mı yoksa Humphrey Bogart mı oluyor :)
    Çok merak ettim..ziyaretine gelen kimler oluyor budurumda acaba :)
    www.psikiyatrivehayat.com/ingridbergman.htm adresindeki Psikiyatri ve hayat yazısında insan olmasının özelliklerini anlatıyor.
    Çok ilgimi çekti. Sonra düşündüm her
    insan etten kemikten akıl ve duygudan yapılmış ama hepsinin ambalajı farklı ve hayatın karşılarına çıkardığı engeller ve meyve bahçeleri yine farklı farklı(diyanet saati geldi). Bu kadar aynılıktan bu kadar farklılık çıkarmı? milyarlarca çıkıyor hemde.
    Verdiğim linki okur da beğenmezsen eğer Calamity Ceyn de olabilirsin mesela(yazılışını uydurdum). Bu arada bana bir rol biçersen sevinirim kardeş. biraz havaya gireyim. Sevgiler

    YanıtlaSil
  4. O değil de Dilek bak şimdi aklıma ne geldi.. Hani bizim apartmana ilk siz yerleşmiştiniz.. Henüz tanışmıyoruz.. Hani hatırlasana seninle ilk karşılaşmamız..Ben apartman kapısının anahtarını unutmuştum da birgün tüm zillere tek tek basmıştım.. Kapıyı sen açmıştın.. Asansörle yukarıya çıkmıştım.. Teşekkür edeceğim diye kapına gelmiştim..Kapıyı biri açmıştı.. Hiç unutmam.. Bugün gibi aklımda..Aman Allahım o ne?
    Bu nasıl bir hatun böyle demiştim.. Allahım yoksa bu kadın Greta Garbo'nun Değirmendere şubesi mi? Gene bir Greta Garbo sesi ve edasıyla beni içeriye buyur etmiştin.. Benim acelem vardı oysa.. Evden bir şey alıp çıkacaktım.. Tüm işi gücü unutup büyülenmişcesine sizin eve girmiştim..Aaa! Gene Ramazan ayıydı sanıyorum.. Sen bana kahve ikram etmek istemiştin.. Sonra hep söylersin nasıl şaşkın göründüğümü.. Sen ramazan ayında kahve ikram etmek istediğine şaştığımı söylersin ya her zaman.. Bak şimdi itiraf ediyorum Dilek.. Ben Ramazan ayında bana kahve ikram etmek istemene şaşırmamıştım.. Ben var ya.. Ben.. Greta Garbo Türk kahvesi pişirmeyi nerden biliyor diye şaşırmıştım.. Yaaa.. Böyleyken böyle işte canım:))

    YanıtlaSil
  5. Ramazan sevincini, neşesini ve huzurunu dostlarla birlikte yaşamak ve yaşatmanız ne kadar hoş Vildan teyzecim:))
    Teravihe bizim köye de bekleriz:)

    YanıtlaSil
  6. Hımm.. Sahi mi Kübra? Teravih öncesi annecinin o güzelim pizzalaradan da yermiyiz yoksa:)) Canımsın!
    Biz de seni bizim köye bekliyoruz.. Gel ben de sana mantı açarım Kübra.. Bir tanesi bir kaşığı dolduyor ama.. olsun.. şahane oluyor valla:))

    YanıtlaSil
  7. AA...iii....bir kaşığa bir mantı ha? :))))))
    Bu benim bir kayık tabağı dolduran bir lahana dolmam gibi galiba. Sonra biftek yer gibi çatal bıçakla kesilerek ağıza atılan cinsinsinden. Tadı yerinde ve yapan da yorulmamış ya. Önemli olan bu.
    Yerken beni de çağırırmısınız.

    YanıtlaSil
  8. Sahane mantının lezzetı hos sohbetınızle de bırlesınce doyumsuz bır tat cıkar ortaya muhakkak:))
    Siz isteyin yeter ki, ben de size kendi ellerimle bir kasıga birden cok sıgan:D mantı yaparım:) dilek abla'yı da cagırırız, ramazan'ın tadı da kalabalıkla cıkıyor zaten...

    YanıtlaSil
  9. Ay, yerim seni Kübra.. Şimdi gözümün önünde canlandın inan ki.. Aynı bu yazdıklarını böyle tane tane söylerken:)) Yooo.. Olmaz ama.. Herşeyi siz yapacaksınız.. Benim hiç marifetim kalmayacak:) Bırak bari bir kaşığa bir mantı benim işim olsun Kübra:)) Aaa! Zaten tembelliğe meyilliyim.. Şimdi canım mantı isteyince, senden isteyeceğim.. İyiymişşş:)) Bunu ben bi düşüneyim:))

    YanıtlaSil
  10. Dilek sen şu bir tabağa bir lahana dolmasından bana göndersen.. Mesela sahura.. Bulsam mesela kapıda:)) Lütfeeenn:))

    YanıtlaSil
  11. Ramazanlar kışa denk gelince yaparım canım biliyorsun lahana kış sebzesi..onun yerine yine reçel yapsam nasıl olur?? hadi allem kallem reçel sözü aldın benden. Kendim ettim kendim buldum görüyormusun bak?..Biz yine hepberaber tek kaşığa tek mantı hesabına dönsek..?? sevgiler.

    YanıtlaSil
  12. Dilek, lahana kış sebzesi mi dedin? Daha geçen hafta lahana sarma yedim:)) Bizim Songül o kadar güzel lahana sarar ki aklında olsun.. Minik minik böyle.. Hımm.. Artık kış sebzesi yaz sebzesi diye bişi yok ki Dilek'cim.. Sen yapacam de yeter ki, hemen karalahanaları demet demet kapında bulursun inan ki:) Off.. Karnım çok aç zaten şimdi.. Bu konuyu burada kapatalım
    iyisi mi:))

    YanıtlaSil