Ah, benim akılsız başım! Ben... Kaya Amca'yı aramayı nasıl unutmuşum? Sabah evden işe gidiyordum. Zagor'un maceralarında, birden şimşek çakar da, karelerin içinde "RUUUMMBLEE!" diye ses efekti yazar ya... Hah işte, tıpkısının aynısı şimşek efektini işittim birdenbire!.. Ben ne yapmıştım? Allahım, bağlamam Gönül'le olan maceramı anlatırken Kaya Amca'yı yazmayı nasıl atlamıştım? Peki dün niye telefonla Kaya Amca'yı aramamıştım? Ne fenayım!.. Hemen arabamı yolun kenarına çektim. Hemen... Cep telefonumu elime aldım. Numarasını buldum. Düğmesine bastım. Çalıyor... Tamam, açtı:
- Kaya Amca...
-Efendim canım.
-Kaya Amca, Allah sabırlar versin demek için aramıştım. Hani Neşet Ertaş bu dünyadan göçtü ya. Dün sizi aramayı unutmuşum. Kusuruma bakmayın olur mu?
-Sağol, canım. Sağolasın. Büyük ustaydı. Çok büyük aşıktı. Çok severdim bilirsin, çoook.
Hemen kendimi affettirmeli, onun kederini az buçuk neşeye çevirmeliydim.
-Bilmez miyim Kaya Amca. Oğlunuzun adı Neşet. Başka soruya ne hacet.
Güldü. Devam etmeliydim sözlerime...
-Neyse. Gücenmemişsiniz bana. Oysa sizden azbuçuk sitemkar sinyal alsaydım, B planımı çoktan hazırlamıştım. Hangi türküyü söyleyecektim bilin bakalım?
İşte... Tamam... Gene güldü.
-Hangisiymiş? dedi.
Hiç çekinmedim. Bu bed sesimle iki satır Neşet Ertaş türküsü söyledim.
-Niye çattın kaşlarınııı... Bilmiyom ki suçlarımıııı... Kaya Amca daha ileriye gitmeyeyim. Sabah sabah gününüzü rüsva etmeyeyim, dedim. Seçkin Teyze nasıl?
- İyi çok şükür. Yarın rutin kontrellerimiz için doktora gideceğiz.
Kaya Amca ve sevgili eşi Seçkin Teyze benim şahane müşterilerim. Aynı zamanda Kaya Amca benim bağlama ustam, öğretmenim. Bağlama öğrenmeye heves ettiğim günlerde belediyenin bağlama kursuna işten kalan zamanlarımda yetişmeye uğraşıyordum ki, pek kolay olmuyordu tabii. Bir gün benim ofise Kaya Amca geldi. Bir "RUUUMMBLEE!" efekti o zaman da işitmiştim. Hemen bağlamam Gönül'ü kucağıma alıp Kaya Amca'nın yanına getirmiştim. Kaya Amca şahane bağlama çalar. Ne olurdu arada ofise uğrasa, bağlama çalmayı öğretse bana... Öyle notayla filan öğrenmekte gözüm yok ki... Şöyle bir iki türkü çalabilsem var ya... Uçacağım havalara... Baktı bende bi heves... Bi heves... Çok iyi arkadaşız sonra... Bir başlarız Kaya Amca ile hasbihal etmeye... Of, doyamayız tadına... "Elbette" dedi. Hey, uçtum ben tabii!.. Sahiden başladık mı biz Kaya Amca'yla haftada bir bağlama çalışmaya... Notasız öğretiyor. "Mızrap, parmak, kulak" diyor... Sırrımız bu. Sonra "Yüreğini dinleyeceksin, bağlamanın tellerinde rahatça dolaşacaksın." diyor. Ne güzel günlerdi. Divane aşık gibi bağlamanın tellerinde dolaşmaya başlamıştım. Şu bağlamanın sesi var ya! Of ki of yani!.. Nasıl titretiyordu yüreciğimi... Araya Seçkin Teyze'nin sağlık sorunları girdi. Çok şükür iyi ama şimdi. Benim işlerim yoğunlaştı. Gönül ofisteki odamdan, yan odaya, oradan dolaba dinlenmeye geçti. O gün bugündür bağlamamı unuttum gitti.
-Kaya Amca, bizim Gönül var ya... O zamandan beri ellemedim biliyor musunuz? Eğer vaktiniz varsa diyorum. Tekrar başlayamaz mıyız derslere, ne dersiniz? Olmaz mı?
-Hayhay canım, dedi. Elbette...
Heyy!.. Kaya Amca öğleden sonra ofise geldi. Allahım ben ne fena birisiyim. Gönül'ü belli ki küstürmüşüm. Kaya Amca şahit... Gönül'ü elime aldım ki o ne? Tellerinden biri kopup, düşmedi mi ayaklarımın dibine! Gönül nasıl garip, nasıl mahsun bakıyor anlatamam. Ah, haklı... Eğildim kulağına...
-Affet beni Gönül, dedim sessizce. "Kaya Amca'nın yanında mahcup etmesen beni keşke... Bak, kırılan Gönül telinin kimseye faydası yok. Merak etme e mi, bu sene inan çok ilgileneceğim seninle." dedim. İnandı bana. Sevinçten parladı mı ne?
Kaya Amca'yla sözleştik. Gönül'ün kırılan telini onaracağım. Haftaya bağlama öğrenmeye en baştan başlayacağım. Kısmetse!
sen asla kimsenin gönül telini kırmazsın bence.bence o tel neşet aba'nın ardından kırılmıştır.
YanıtlaSilBen mi? Biliyorum ki Kara Kitap. Patavatsızın tekiyim. Kırmışımdır illa ki. Ama kırılan kalbin kimseye faydası yok:))
Silne kadar incesin..ne kadar..
YanıtlaSilSemmma, yapmayın:) Utandırıyorsunuz beni:)
SilNe güzel bir yazı olmuş.İnsnlar birbirini anlamadan kırılıyor.Ne için onu da bilmeksizin.Elinize aldığınızda gönül sizi nasıl da kucaklayacaktır.Tellerinin üzerinde parmaklarınızı dolaştırdığınızda nasıl da sevinç çığlıkları atacaktır.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Mahmut. Bilmeden kırdıklarımdan buradan toptan özür dileyeyim. Gönül daha arabamda biliyor musunuz? Gönül'ün kırık telini onaramadım.. Sözüm söz illa onaracağım:)
SilLa'mı cim'i yok, belli ki, Gönül incinmiş :)) Olsun, gönül almak diye de bir şey var.
YanıtlaSilNeşet Ertaş'ın sevenlerine başsağlığı diliyorum. Dün ben de iki satır karaladım, rahmetli ile ilgili.
Gönül'le ilişkinde kolaylıklar ve başarılar diliyorum.
Evet Rabia, Gönül'ün teli elime alır almaz koptu ne yazık ki. Az sonra gelip ziyaret edeceğim sizi:)
Sil