8 Eylül 2010 Çarşamba

Deli Eder İnsanı Bu Dünya.. Ya Peki Salata!

Şu yukarıdaki muhteşem "Kıvırcık Salata" var ya, altı ay hasretle beklediğim bir sevgili gibiydi. Sadece kışları çıkardı piyasaya benim çocukluğumda. Kendini acayip özletirdi. Okadar severdim ki anlatamam. O zamanlar mevsiminde gelmesini beklediğim bir sevgili gibiydi ya, ne zaman çıkarsa bizim pazardaki manavın tablasına, onu uzaktan görürdüm ve ahhh... içim giderdi. Kıvırcık salata, sanki eylül ayında geri gelen bir Alpay şarkısıydı. Ben mevsimi gelip kıvırcık salataları gördüğüm zaman aynen şöyle olurdum: Eylül'de gelirdi. Görenler dönmüş hem de mutlu derlerdi. Ağaçlar başıma konfeti gibi yaprak dökerlerdi...

Böyleydim işte. Salata için çıldırırdım. Halen de deli eder beni. Ne yani? Olamaz mı? Koskoca Orhan Veli Kanık söylememiş mi şu güzelim dizeleri: "Deli eder insanı bu dünya; Bu gece, bu yıldızlar, bu koku, Bu tepeden tırnağa çiçek açmış ağaç" İnsanın içinde sevgi olsun yeter... Herşey deli edebilir insanı herşey... Bazen deli etmek için insanı bir kıvırcık salata bile yeter.

Ya domates... ya maydanoz... ya yeşil biber... ya roka.... Hepsi benim için salatayı ifade ederdi. Şimdiki gibi değildi benim çocukluğumda. Her sebze ve meyve kendi mevsimine aitti. Okulda mevsimleri öğrendiğimiz zaman, durmadan sınıflandırırdık. Yaz sebzeleri... Kış sebzeleri... Yaz meyveleri... Kış meyveleri... Her birini sadece mevsiminde yiyebilirdik. Mevsimi geçerken özleyeceğimizi bilirdik ya, ardından seslenirdik. Misal, yaz geliyor ve artık lahana, karnabahar, ıspanak, marul, pazı, roka, pırasa gibi kış sebzeleri ve portakal, mandalina, elma, muz, nar, armut gibi kış meyvelerini artık göremeyeceğiz Eylül'e kadar... İnanın böyleydi. Şimdiki gibi her mevsim göremezdiniz bu sebze ve meyveleri, tiplerini bile unuturdunuz belki...
Ben de ayrılacağımı bildiğimden arkalarından şarkı söylerdim: "Tatil geldiği zaman Ağlarım ben inan Gidiyorsun işte Arkana bakmadan Nasıl geçer bu yaz Ne olur bana yaz Sen sen sen Sen bir ömre bedel Yok yok yok Gitme gitme gel Eylülde gel! "


Bu yazdıklarım saçma gelebilir yeni nesile.. Ben çok eskiyim.. Bizim zamanımızda her şey mevsiminde yenirdi. Özlenirdi... Kavuşunca koklanırdı... Hangi meyve yada sebze ise kendisine has bir kokusu vardı... Hiç aklınıza geliyor mu şimdi elinize aldığınızda limonu koklamak? Ya domatesi... Ya maydanozu.. Ya portakalı... Ya çileği... Ya kahveyi içerken koklayanlardan mısınız? Ben koklardım ama... Hala koklarım... Eski alışkanlık! Hem de yemeden önce koklamak, o nebata saygıdır... Koklarım mutlaka.


Şimdi , kendi usulüm olan salata tarifimle sözüme nihayet vereceğim...
İstediğiniz kadar kıvırcık , domates, biber, roka, maydanoz, tereotu, taze soğan ve arzu ettiğiniz tüm yeşillikleri itinayla doğrayıp bir derin kaseye doldurunuz. Herkes aynı şekilde yapar salatayı öyle değil mi? Benim salatamın sırrı şudur:
Eğer bir yeşil salata yapıyorsanız, mevsim sebzeleriyle renlendirilen salatanızın, limonunu eli bol'a, zeytinyağını cimri'ye koydurunuz. Ama asıl benim salatamın büyük sırrı şurdadır. Eğer benim salatam gibi fevkaladenin fevkinde bir salata yapmak istiyorsanız: "Lütfen salatanızı bir deliye karıştırınız yada bir deli gibi karıştırınız!" Eğer sadece üzerine döküp bırakırsanız yağını, limonunu ve tuzunu, onlar öylece havada kalırlar. Oysa bir deli çılgınca karıştırırsa, herbiri aşk ile birbiriyle hemhal olurlar. Eee sevgi ile yapılan bu işleme, bir tutam şefkat iki tutam da ilginizi katarsanız, muhteşem bir salata yaparsınız! Deneyin... Salatanın tadını alacaksınız!

7 yorum:

  1. Yazıyı okuyunca aklıma eskiden yazın gelişini evde yapılan ilk menemenle anladığım çocukluk günlerim geldi. Tavada kızan yağın üzerine ilave edilen taze sivri biberin kokusu, arkasından eklenen domates... Menemen = Yaz demekti benim için o zamanlar. Malesef şimdiki sivri biberlerde o kokuyu hiç alamıyorum :(

    YanıtlaSil
  2. Ne güzel anlatmışsın Vildancığım. Bir ekleme de benden olsun. Nerden geliyor bu isim biliyormusun. Salata ya. Adı üstünde.
    Sallamaktan.
    Salla-At. Sallaat. Böyle derken derken Salata denmiş kolay tarafından. Yani adını lezzetindeki sırdan almış.
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
  3. bana göre harika olmuş salata tabi üzerine birazda nar ekşisi veya balzamik üfff nefis neyse... Afiyet olsun iyi bayramlar

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Adsız.. Yoo.. Benim tarifimle salata yapacaksanız, bu salataya nar ekşisi ve balzamik lütfen eklemeyiniz.. Ama isterseniz limonu az tutup, balzamik değil de bizim usul bir sirke ilave edebilirsiniz..

    Bakın illa nar ekşisi ve balzamik kullanacağım derseniz.. Çoban salata yapın lütfen.. Hem de gavurdağı cinsinden.. Domatesleri, biberleri, soğanları, salatalık, maydanoz vs.. minik minik doğrayacaksınız.. Bu salataya kıvırcık koymayacaksınız.. Bol nar ekşisi, balzamik.. Biraz yağ ve limon.. Doğradığınız nebatın üstüne bu ekşili karışımı boşaltacaksınız.. Sonra gene deli gibi karıştıracaksınız.. Azıcık bekleyin ama olur mu? Hemen yemeyin ki domatesler de suyunu salsın.. Salata iyice sulansın.. Sonra bu salatayı çatalla değil ama kaşıkla ağzınıza atacaksınız.. Sulu sulu.. Of.. Nar ekşili.. Şahane olur vallahi.. Amaaa nar ekşisini ve balzamiği koymayın lütfen benim tarif ettiğim salataya olur mu? Afiyet olsun:)

    YanıtlaSil
  5. Sevgili Curious Global Cat, ne güzel anlatmışsınız. Haklısınız.. Menemen=Yaz demekti bizler için:)
    Yoo.. Koklamaktan vazgeçmeyin olur mu? Şimdi gene az da olsa koku alıyoruz.. Korkuyorum ilerde meyve sebzelerin hiç kokularını alamayacağız:(
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  6. Demek salatanın adı sallamaktan geliyor öyle mi Dilekcim? Bunu öğrendiğim iyi oldu.. Ben salatayı deli gibi karıştırırken bana tuhafmışım gibi bakanlara söyleyecek bir çift sözüm var artık:)
    Teşekkür ederim. Sevgiler..

    YanıtlaSil
  7. daha geçenlerde anneme "şimdiki çocuklar hangi meyve, hangi sebze kışa ait; hangisi yaza bilmiyorlar. hepsini de her mevsim görüyorlar" diye şikayet ediyordum. dediğiniz gibi, önceden hepsinin kokusu vardı. tat almak koku ile de ilgili ne de olsa. şimdi eski tadı kalmadı desek pek de yalan olmaz.

    YanıtlaSil