2 Mayıs 2012 Çarşamba

Kahve Molası - Şahsımın Küçümsenmeyecek Kabiliyetleri

"gökyüzü gibi şu çocukluk
hiç bir yere gitmiyor"
edip cansever


Yeni bir huy edindim. Bazan sen burada benim yazılarımı okurken, ben palas pandıras kendimi hayalimdeki bahçeye atıyorum. Bak, sen beni beğenmiyorsun biliyorum ama şahsımın küçümsenmeyecek kabiliyetleri var aslında, bilmeni istiyorum. Sorarım sana... Gerçek hayatında Cin Ali bile çizemeyen biri, hayalinde sapsarı çiçeklerle donanmış bir bahçe nasıl resmedebiliyor? Sen adeta parmağının ucuyla bile değmemek maksadıyla, ayağını, ellerini çekerken yerküreden, ben bilakis koklamak, dokunmak, hissetmek amacıyla, iyi niyet çiçeklerinden oluşmuş  bir dünya içine dalmayı nasıl becerebiliyorum peki? Ne yalan söyleyeyim, var benim de yani küçümsenmeyecek kabiliyetlerim. Tehditkâr bir hava çizmek istemem ama, yine de bana karşı tavırlarına dikkat etmeni rica ediyorum. Yooo... Hakkını teslim edeceğim elbette. Doğruya doğru yani... Bilmez miyim? İyi bir insan olduğun için kimbilir başına neler neler geldi. Kimi zaman kırgınlıklar veya kızgınlıklar yaşadın...  Kimi zaman ise yüreğini sızlatan keder ve acı belki... Bilmez miyim, kör kuyularda merdivensiz kalmış gibi güvensiz veya yalnız hissetmişsindir bazan kendini... Kimi zaman derdini ummana dökememek, anlatamamak, kimseyle paylaşamamak durumları beyninin içinde cirit atıp durmuştur. Duyarlısındır bilmez miyim? Yüreğin yeryüzündeki her meseleyi kendi derdine eş koymuştur. Biliyorum, çoğu kez insani zaaflar bünyeni ziyadesiyle zorluyor. İtişmeler, kakışmalar... Yanılgılar, önyargılar nasıl gülünç geliyor değil mi? Of, sadece başkalarıyla değil, esasında yaradılışından gelen binbir duygunla başedebilme mücadelesi de veriyorsundur sen eminim. Kolay mı? Düşünsene... İnsanın sadece kendisiyle cebelleşmesi bile ne meşakkatli bir mesele! Ya hafıza denen tuhaf kutunun senden gizli, kuytu çekmecelerine yerleştirdiklerine ne diyeceksin?  Hiç beklemediğin  anda ve yerde gizlediklerini çıkarıp serivermesi sini gibi önüne... Ah!..Unuttuğunu düşündüğün anılarını durup dururken  küllendirivermesi...  Kendi hafızan bile sana cephe alıyor icabında öyle değil mi? Ya kırık dökük keşkelerin... Ya peki sadece ortaboy değil, basbayağı yaşadığın battal boy pişmanlıklar... Ya o dipten giden ipincecik sızılar... Üstüne  ölümlü olduğunu da biliyorsundur sen eminim.  Ne de olsa insansın öyle değil mi? Bazan için kararıyor anlıyorum seni. Biliyorum kimi zaman dünya hapishanesinde elin kolun bağlanmış,  kendini esir düşmüş gibi hissediyorsundur. Bak sana mühim bir sırrımı veriyorum. İşte tam bu ruh halindeyken, bir bahçe hayal edeceksin.  Yerkürede tükendiğini zannettiğin, şefkate, iyiliğe, merhamete dair  her türlü hislerini tohum gibi o bahçeye serpeceksin. Maneviyatını canlandıracaksın maveviyatını!..  Attığın tohumlardan anında büyüyen çiçeklerin içlerine hooop diye dalacaksın. Yerküreye sırtüstü sereserpe uzanacaksın. Bu güzellikler dünyanın dört bir yanına dağılsın diye ayaklarını kaldırıp havayı çılgınca dalgalandıracaksın. Dene... İnan çok güzel, hayali bilel!.. Maneviyatını sağlam tutma çabalarını sadece kendin için değil hepimizi düşünerek de yapmayı unutma ama e mi? Çünkü sen de çok iyi bilirsin ya... Hayat paylaştıkça güzelliği katmerleşir öyle değil mi? Biteviye dalıyorum ya hayallerden hayale... Bu şahsi kabiliyetlerim sebebiyle, artık beni küçümsemeyeceğini umuyorum. Ne yapayım şair sözünü her daim hakikat belleyen bir bünyeye sahibim. Şair haybeye söylememiş ya arkadaşım... "Mesele esir düşmekte değil, teslim olmamakta bütün mesele." diye... Tüm yüreğimle inanıyorum bu dizeye. 

Hey!  Hayal bahçemdeki tüm iyi niyet çiçeklerimi toparladım.  Tamam. İşe dönmeliyim şimdi. Yani... Gitmeliyim. Kahve molam bitti:)


  

19 yorum:

  1. senin yazılarını okumak ayrı keyifli hayal kahvem, kalemine sağlık :)

    YanıtlaSil
  2. bende o bahçeye atmak istiyorum kendimi, hatta paldır küldür yuvarlanmak:):):)

    güzeldi..........

    YanıtlaSil
  3. büyük kabiliyetmiş. resim de yapamayıver boşver.

    YanıtlaSil
  4. Öyle güzeldi ki şöyle bir uğrayp bakayım derken dalıp gitmişim sayfana. Harikaydı. İş beni bekler.
    Emeğine sağlık.

    YanıtlaSil
  5. Bir bahçede ben kurayım becerebilirsin. Papatyalarla dolu olsun. Arada bir atarım kendimi sakinleşir huzur bulurum belki. İyi fikirmiş canım. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  6. mmmm mis gibi çayır kokusu geldi burnumun direğine astı kendini. Benim deniz tuzu kokan dünyama pek yakıştı... eline sağlık, güzeldi :)

    YanıtlaSil
  7. "Aldanma ki şair sözü yalandır" diye de demiş şair... "Bak bu iyiliğimi unutma" diyene kadar gerçekten çok iyi gidiyordun...

    YanıtlaSil
  8. Selam Gün, bu yazımı öğlen molasında hızlı hızlı yazmıştım. Şimdi tekrar okudum. Yazdıklarımdan hiç hoşlanmadım. Akıl verir gibi yazmışım ya.. Kendi kıt aklımı beğeniyordum demek ki o anda. Sevmedim.

    Çok hayalci biri olduğum için genelde burun bükülen biriyim. Kompleksim coşmuş demek ki iyice bi aşka gelmişim. "Bak bu iyiliğimi unutma" dediğim cümleyi şimdi fark ettim ve sildim.

    Haklısınız. "Aldanma ki şair sözü yalandır" diye demiş şair.. Ama ben şair değilim. Ve şair sözünü her daim hakikat bellerim.

    Yorumunuz için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  9. Beğenmenize sevindim Seyhan. Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  10. Selam Elif, sahiden bu hayaller iyi gelir benim bünyeme. Hele kendimi ot yerine koyarak kurduğum hayalim vardır ki..

    Of!..Bööyyle serilirim çimen çimen bahçeye... Sonra kuzular otlar, çocuklar koşturur üzerimde... Maksat gidebilmek hiçliğe:)

    YanıtlaSil
  11. Di mi Pan, Resim yapamayan, şiir yazamayan biri, hayallerinde resim yapsın, şiir yazsın bari:)

    YanıtlaSil
  12. Beyaz Sayfa sahiden yuvarlandınız mı siz hiç çiçekli bir yokuşta.. Hayalinizde bile deneyebilseniz keşke:)

    YanıtlaSil
  13. Teşekkür ederim Vladimir:)

    YanıtlaSil
  14. Özlemişim Merve, sağolasın:)

    YanıtlaSil
  15. Hayalkahvem ya da hayalbahçem, önemli olan hayal kurabilmek.Ben, akıl vermekten ziyade sitem etmek olarak algıladım. Hayalperest olduğumdan ya da okuduğum bir kitaptaki kişilik gruplandırmasında bana verilen öğüdün çok fazla hayal kurmaktan vazgeçmem şeklinde olmasındandır belki.(Evet böyle kitaplar da olabiliyor)Severek okudum.Okurken mutlu oldum.Sevgiler.

    YanıtlaSil
  16. Eyvallah Ahestebeste. Çocukluğumda annem "uydurukçu" derdi bana:) Çünkü duygularımı ve düşüncelerimi abartarak anlatırdım. İnsan 7 sinde neyse 70 inde de o olurmuş ya.. Doğru galiba:) Hayalciyim. Hayallerimi feci abartırım.
    Hayal etmeyi severim. Ne yalan söyleyeyim,hayal kurmayı tüm yüreğimle tavsiye ederim:)) Çünkü hayal kurmanın bir tersliğini asla görmedim. Hayal kurmak özgürlüktür.
    Eminim.

    Sevgiler benden:)

    YanıtlaSil
  17. bayıldım, ellerine sağlık.

    YanıtlaSil