Sabah erkenden fırına gidip sımsıcak ekmeği kucağıma alınca, elim yandı... Bir an boş bulundum. Ekmeği yere düşürdüm. Sonra büyük bir kabahat işlemişcesine, hemen eğilip yerden aldım. Üç kere öpüp, alnıma değdirdim. Kimse görmedi yaptığımı... Ben kendi kendime bu yaptığıma sevindim. Büyükannem yere ekmek parçası düşürünce, "ekmek nimettir" derdi. Yerden alıp, üç kere öpüp başımıza değdirip, kenara bir yere koymamızı isterdi. İşte tam bunu düşününce aklıma kaleci Tolga geldi. Ben futbolun f'sinden anlamayan biriyim. O kadar çok futbol muhabbeti yapılıyor ki memleketimde... Pek çok güzelliğin karambole gittiğini düşünmekteyim. Misal yukarıdaki iki kare hafızamda yer etmiş. Yoo... Ben bu maçı seyretmemiştim. Sadece gazetelerdeki fotoğraflarına denk gelmiştim. Şimdi geçmiş haberlere bakıp hatırladığım bu karelerin doğruluğundan emin olmak istedim. Gazete haberinde "Athletic Bilbao taraftarının fırlattığı ekmeği yerden alan Tolga öpüp başına koydu ve direğin yanına bıraktı." diye yazıyordu. Ne yalan söyleyeyim bu kareleri tekrar görmek çok hoşuma gitti. Sonra Oktay Akbal'ın "Önce Ekmekler Bozuldu." adlı kitabını elime aldım. Bir süre altını çizdiğim cümlelerinde gezindim. "Bu dünya bir kere daha değişmeyecek. Belki eski halini almaz, ama zararı yok, gidenler gitti, gelenler gelsin. İnsanlar gülmesini, ağlamasını yeniden öğrensin. Sırasında ağlamasını ve gülmesini bilmeyene, insan denemiyor... Bizler, yarı barış, yarı savaş insanları, umutlarımızı kaybetmedik. Dünyanın iyi bir dünya olabileceğini, insanın mavi gökyüzünü, denizi, ağaçları seyretmekle mutluluğunu yaşadığı anlara yeniden kavuşacağına inanıyoruz. Herşey ekmekle başladı, ekmekle bitecek." Yüreğim fırından yeni çıkmış ekmek içi gibi yumuşadı. Buram buram merhamet dumanı tüttüğünü hissettim. İşte oturdum bu yazıyı döşendim. Önce öbür dünyaya göçmüş büyükanneme rahmet gönderdim. Oktay Akbal'ın ise ömrüne bereket dedim. Sonra iyiki memleketimde kaleci Tolga gibi futbolcular var diye sevindim.
günaydın bloğu açar açmaz yazınızı gördüm kaleci tolgayı da yaptığına ilkkez sayenizde öğrenmiş oldum çok hoşuma gitti..çocukken bende elimden çok kere düşürmüşümdür ve tıpkı sizin gibi 3 kere öpüp alnıma koymuşumdur ama bunun ne manaya geldiğini bir türlü çözememiştim,tabi insan sonraları anlıyor ekmeğin ne büyük bir nimet olduğunu, sabah şerifleriniz hayrola :) yüreğinize sağlık..
YanıtlaSilEtkilendim diyebilirim. Çok güzel bir şeye değinmişsin. Bazen böyle şeyleri okumaya ihtiyacı oluyor insanın.
YanıtlaSilSevgiler...
Kutluyorum sizi. Teşekkür ederim güzel bir yazıydı.
YanıtlaSilEkmek ve Oktay Akbal'ı konu eden yazınız çok güzel ama bir şey sanırım yanlışlıkla yazılmış.Oktay Akbal Rahmetlik olmadı;bir anda yazınızda görünce afalladım ,çok şükür yaşıyor.Diliyorum daha çok yaşasın.Lütfen düzeltir misiniz.Selam ve sevgiler.
YanıtlaSilSelam Gülçin, ne hoş adetlerimiz vardır değil mi? Yere düşen ekmeği yerden alıp, üçkez öpüp alna değdirmek,kimilerine gereksiz görülebilir ama, sanki hayatın anlamı bu minik törenlerimizde gizli.. Oktay Akbal'a inanıyorum. Herşey ekmekle başlıyor, ekmekle bitecek:) Teşekkür ederim.
YanıtlaSilSelam Küçük Şeyler,çok haklısınız.
YanıtlaSilO kadar görüntü, ses, kelime kirliliği yaşıyor ve içimiz kararıyor ki... Bu kareler ve cümleler umut veriyor:) Sağolun.
Selam Profösör, ben teşekkür ederim:)
YanıtlaSilSelam Arzu, hemen düzelttim:) İnceliğiniz için çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilgünaydın:) bende ekmek bulunca hemen öper başıma koyarım birde aramızda kalsın çoğu zaman yerde bulduğum ekmek kraker ve benzeri nimetleri çantama atarım hemen :) kedi köpek yada bir hayvan görünce çıkarıp veririm yada evimin çatısına koyarım kuşlar alıp yesin diye:) aslında önceden herhangi bir çatıya koyardım burada evler hep tek katlı ama bir gün bir kadın çıkıp sen ne yapıyorsun evime büyümü sokuyorsun diye çıkışınca sizi tanımam bile dediysemde çok korkmuştum:)) sadece kendi çatıma koyuyorum ekmekleri:))) sevgiler...
YanıtlaSilçok güzel bi yazıydı, fotograftan da haberim yoktu gerçekten erdemli bi davranış, insanın duygu teline dokunuyor.
YanıtlaSilteşekkürler =)
Ben hem Tolga'yı alnından öpüyor hem de davranışa ortak oluyorum. Ekmek insanın ilk evcilleştirdiği buğdaydan yapılması nedeniyle de bu kutsallığı hak eder.
YanıtlaSilDeniz,mavi gökyüzü kuşlar ve ağaçlar geçmişe kulak misafiri kalarak unutamadıklarımız.
YanıtlaSilKeşke onlarıda nimetten sayıp baştacı yapabilseydik..
Selam Siyah Kuğu, çok güzel yapıyormuşsunuz gerçekten. Bayıldım.
YanıtlaSilEkmekleri çöpe atmayalım, kuşlara yedirelim kampanyası başlatalım birlikte:) Sağolun.
Selam Küçükkurba, o kadar çok futbolla ilgili fotoğraflar, yazılar var ki, böyle güzellikler gözden kaçıyor çoğu zaman. Paylaşmakta fayda var demek ki:) Ben teşekkür ederim.
YanıtlaSilSelam Bolat, ekmek sanırım ayrıca emeği de ifade ediyor. Emeğe saygı bir nevi... Bir de o kadar aç insan varki dünyada, sahip olduklarımıza şükür olabilir belki.. Ekemeği üç kez öpüp alna değdirmek, hoş bir alışkanlık bence. Ve unuttum sandığım bu davranışı, istem dışı yapınca sevindim gerçekten:)
YanıtlaSilAh, Casswa! Kaçıyor hayat elimizden değil mi? Ama... "Bizler, yarı barış, yarı savaş insanları, umutlarımızı kaybetmedik. Dünyanın iyi bir dünya olabileceğini, insanın mavi gökyüzünü, denizi, ağaçları seyretmekle mutluluğunu yaşadığı anlara yeniden kavuşacağına inanıyoruz.":))
YanıtlaSil