Yoo.. İnan ki Zagor'a hiç vefasızlık etmedim. Kitapçıların çizgi roman bölümlerinde, elim her daim ilkin Zagor maceralarına gitmiştir. Öyle ki, ilk önce bir kere bile diğer çizgi roman kahramanlarını merak etmedim. Zagor'dan önce bir kere bile diğer çizgi roman kahramanlarının maceralarına göz gezdirmedim. Bugün İstanbul'daydım. Kitapçıda Zagor serilerine bakıyordum. Zagor Klasik maceralar'ın 64. sayısı elimde yoktu. Rafından çıkardım aldım. Zagor'un yanında macera kitapları dizim dizim dizilmiş Mister No ve Martin Mystere ile göz göze geldim. Uzandım. Zagor'a belli etmeden bir macera Mister No ve bir macera Martin Mystere satın aldım. Sülalemin bütün bıyıklıları adına... Yüreğimin ürkek serçe kanadı gibi çırpını çırpınıverdiğini hissedince... Ne yalan söyleyeyim ayrı ayrı poşetlere koydurdum. Bir poşette Zagor, diğer poşette Mister No ve Martin Mystere... Az önce eve geldim. Niye yüreğim sıkışıyor? Niye kendimi fena halde suçlu hissediyorum? Bilmiyorum. Zagor'u aldım aralarına... Mister No ve Martin Mystere'yi Zagor'un iki yanına koydum. Hayır... Öylece kalakaldım. Hatta donakaldım. Sanki Zagor'a bir şey söylemeli kendimi savunacak lakırdılar etmeliyim etmesine ama kendimi o kadar savunmasız hissediyorum ki anlatamam... Feci bir durum bu!.. Fena halde yardıma ihtiyacım var. Hııımmm.... Zagor yardıma ihtiyacı olan savunmasız bir kızın hep yanında olur değil mi? Değil mi?... Of! O nasıl bakış öyle... Yooo... Yapamam!.. Yoo!.. Ben Mister No ve Martin Mystere okuyamam bir süre... Binlerce kasırga aşkına... Yooo... Yapamam!!!
Yüreğin hiç sıkışmasın arkadaşım :) Heyt be adamımsın Zagor :))
YanıtlaSilSağol Bolat.. Yüreğime su serpildi serpilmesine ama... Zagor'un bakışı hep gözümün önünde:))
YanıtlaSil